Şehidin parçalanan telefonundan "son albüm"

Vodafone Arena yakınlarındaki terör saldırısında şehit düşen polis memuru Bora Çelik'in parçalanan cep telefonu ile hafıza kartındaki fotoğraf ve videolar kurtarılarak albüm ve CD haline getirildi.

Niğde İl Emniyet Müdürlüğü, İstanbul Beşiktaş'ta Vodafone Arena yakınlarındaki terör saldırısında şehit düşen polis memuru Bora Çelik'in ailesinin isteği üzerine, şehidin saldırı esnasında parçalanan cep telefonu ile hafıza kartındaki fotoğraf ve videoları kurtarıp, albüm ve CD haline getirerek teslim etti.

Niğde Emniyet Müdürü Ali Kemal Kurt, şehidin kişisel eşyalarının ailesine önceden teslim edildiğini söyledi.

Ailenin şehidin saldırıda parçalanan cep telefonundaki ve hafıza kartındaki bilgileri, görüntüleri istediğini dile getiren Kurt, "Bizden böyle bir talepleri oldu. Telefon tamircilerinin yapabileceği bir işlem değildi. Biz de emniyetteki imkanlarımızı kullanarak tahrip olmuş bilgileri geri getirdik. Hafıza kartındaki görüntüleri bir CD'ye kaydettik, fotoğraflardan da bir albüm yaparak ailesine, rahmetlinin son bir fotoğraf anısı olması hasebiyle hediyemiz oldu. Evlatlarının son fotoğraflarıydı, merak ediyorlardı. Son hatıralarını görme anlamında çok mutlu oldular." diye konuştu.

"Bora gitti diye vatan boş değil, arkada başka Boralar da var"
Şehidin annesi Rahime Çelik de Kurt'a anlamlı hediyesi dolayısıyla teşekkür ederek, "Ben bunları istiyordum. Bizim için uğraşmışlar, Allah razı olsun. Albümde hiç görmediğim fotoğraflar da var." dedi.

Oğlu Bora ile şehit olmadan bir gün önce görüştüğünü ve birbirlerini özlediklerini söylediklerini aktaran anne Çelik, şunları anlattı:

"Ertesi gün konuşuruz diye sözleşip kapattık ama nasip olmadı. Şehit olmadan bir ay önce yanına gitmiştim, görüşmüştük. Orada sevdiği yemekleri yaptım. Aşureyi çok severdi onu yapmıştım. İşinden memnundu, gidip geliyordu. Beni İstanbul'da gezdirmişti, vapura bindirmişti, hediyeler almıştı. Ev alacağını söylemişti, 'anne sana ev alacağım, içini de dayayıp döşeyeceğim' diyordu. 'Umreye gideceğim seni de götüreyim' demişti. Beraber gidecektik. Çok hayalleri vardı. Melek gibi bir çocuktu ama onu hayattan kopardılar. Bora gitti diye vatan boş değil, arkada başka Boralar da var."

Çelik, şehitlerin kanının yerde kalmamasını ve faillerinin bulunmasını isteyerek, idam cezasının getirilmesini istediklerini kaydetti.

"Polis olmasını en çok ben istedim"
Şehidin babası Nuri Çelik ise oğluyla şehit olmadan bir gün önce telefonla görüştüklerini belirterek, "Polis olmasını en çok ben istedim çünkü sülalemizde hiç polis yok. Öğretmen, doktor, mimar var bir de polisimiz olsun istedik. O da nasip kısmet bu kadarmış." ifadelerini kullandı.

Şehidin ablası Nuriye Örs de kardeşinin 15 Temmuz'daki darbe girişimi gecesi tank önünde çektirdiği fotoğrafı göstererek, "Darbe gecesi çok korkmuştuk, hemen aramıştık, 'iyi misin ablacım nasılsın' diye sormuştum. O da görevde olduğunu söyleyip kapatmıştı. Darbe girişiminden birkaç gün sonra, bize bu fotoğrafı göndermişti. Görev başında tankı bekliyordum demişti. Ben de dikkat et kardeşim kendine, vatanımız sağ olsun, vatan sizlere minnettar, her zaman yanınızdayım demiştim." diye konuştu.

Abla Örs, kardeşi şehit olduğu için ailece gururlu olduklarını dile getirerek, "Vatanımız sağ olsun, biz bir ölür bin diriliriz. Bora, hiçbir şeyden korkmazdı. 'Abla ben şehit olur gelirsem ağlama' dedi, ben de ağlamak istemiyorum, ağlamayacağım." dedi.

Şehidin dayısı Hüseyin ve yengesi Nadiye Gök de albümdeki fotoğraflara bakarken duygulu anlar yaşadı.

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >