Charles Dickens ve 10 muhteşem sözü

Dünya tarihinin en iyi romancılarından biri olarak görülen Charles Dickens’ten 10 muhteşem söz

1812-1870 yılları arası Victoria devrinde yaşamış, tarihe adını resmen altın harflerle kazımış Charles Dickens ürettiği eserleri ile eşi benzeri bulunmayan bir üne kavuşmuştur. 150 yıl sonra bile hala günümüzde eserlerinin her gün satıldığı bir yazar düşünün. Hatta yazdığı “İki Şehrin Hikâyesi” romanı ile 200 milyon satış yaptığını düşünün. Böyle bir dehanın kitaplarında ve yaşadığı sürede söylemiş olduğu sözlerin ne kadar değerli olduğunu tahmin etmek güç değil. Sizler için Charles Dickens'in kitaplarından ve yaşamından 10 alıntı yapacağız.
“Kendi kalemimle harıl harıl yazmaktan vazgeçmeyerek, yılmak yok dostum Herbert, derdim. Düşmanın gözlerinin içine bakmak gerek. Sen gözünün içine baktıkça o bozulup başını çevirir. Bakacağım bakmasına da Handel, önce o benim gözümün içine baktığı için ben bozuluyorum.” 
Büyük Umutlar
“Kendi kalemimle harıl harıl yazmaktan vazgeçmeyerek, yılmak yok dostum Herbert, derdim. Düşmanın gözlerinin içine bakmak gerek. Sen gözünün içine baktıkça o bozulup başını çevirir. Bakacağım bakmasına da Handel, önce o benim gözümün içine baktığı için ben bozuluyorum.” Büyük Umutlar
“Zaten tüm yaşantımız boyunca en kötü zayıflıklarımız ile hainliklerimizi en tiksindiğimiz kimseler uğruna yaparız.” 
Büyük Umutlar
“Zaten tüm yaşantımız boyunca en kötü zayıflıklarımız ile hainliklerimizi en tiksindiğimiz kimseler uğruna yaparız.” Büyük Umutlar
“Gemileri batıranlar, akıntıya kapılmış giden buzdağları olurdu hep.”
Zor Zamanlar
“Gemileri batıranlar, akıntıya kapılmış giden buzdağları olurdu hep.” Zor Zamanlar
“Durum böyle olsaydı beni beğenmemezlik etmezdin değil mi Biddy?
Biddy pupa yelken geçen gemilere karşı şöyle bir iç çekti, sonra yanıt olarak 'Yok benim gözüm öyle yükseklerde değil.' dedi. "

Büyük Umutlar
“Durum böyle olsaydı beni beğenmemezlik etmezdin değil mi Biddy? Biddy pupa yelken geçen gemilere karşı şöyle bir iç çekti, sonra yanıt olarak 'Yok benim gözüm öyle yükseklerde değil.' dedi. " Büyük Umutlar
“Beden gözünün önünde güçsüz ve çaresiz, öyle sessiz yatarken, zihin her zamanki sağlıklı uğraşlar ve amaçlara geri dönüşüne tanık olmak insana çok dokunuyor.” 
Mr. Pickwickin Serüvenleri
“Beden gözünün önünde güçsüz ve çaresiz, öyle sessiz yatarken, zihin her zamanki sağlıklı uğraşlar ve amaçlara geri dönüşüne tanık olmak insana çok dokunuyor.” Mr. Pickwickin Serüvenleri
Sonunda insan zihninin, geçmiş olayların yarım yamalak anıları arasında aklın denetimi olmaksızın oradan oraya huzursuzca koşturduğu ama aynı zamanda dile gelmez bir eza duygusu ile bir türlü sıyrılamayacağı o yeri bilinçsizlik haline düştü. 
Mr. Pickwickin Serüvenleri
Sonunda insan zihninin, geçmiş olayların yarım yamalak anıları arasında aklın denetimi olmaksızın oradan oraya huzursuzca koşturduğu ama aynı zamanda dile gelmez bir eza duygusu ile bir türlü sıyrılamayacağı o yeri bilinçsizlik haline düştü. Mr. Pickwickin Serüvenleri
“ Al sana kalacak yer işte
Üç adım soğuk toprak hayatın bitince
Başucunda bir taş, ayakucunda bir taş daha 
Solucanlara tadına bakılacak bir aş
Tepende bol çimen etrafın hep çamur
Kalacak bir yer al işte sana…”
Mr. Pickwickin Serüvenleri
“ Al sana kalacak yer işte Üç adım soğuk toprak hayatın bitince Başucunda bir taş, ayakucunda bir taş daha Solucanlara tadına bakılacak bir aş Tepende bol çimen etrafın hep çamur Kalacak bir yer al işte sana…” Mr. Pickwickin Serüvenleri
“Elinizden geleni yapın. Hayatı bazen boşa harcıyor olsak dahi, uğraşmaya değer.”
İki Şehrin Hikâyesi
“Elinizden geleni yapın. Hayatı bazen boşa harcıyor olsak dahi, uğraşmaya değer.” İki Şehrin Hikâyesi
“Gözyaşlarımızdan utanmamalıyız. Onlar katı kalplerimizi yumuşatan, topaktaki tozun üzerine yağan yağmura benzer.”
Büyük Umutlar
“Gözyaşlarımızdan utanmamalıyız. Onlar katı kalplerimizi yumuşatan, topaktaki tozun üzerine yağan yağmura benzer.” Büyük Umutlar
“Zamanların en güzeliydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı, hem aptallık. Aydınlık mevsimiydi, karanlık mevsimiydi, hem umut baharı hem de umutsuzluk kışıydı, hem bir şeyimiz vardı hem de hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya cennete gidecektik ya da diğerine, sözün kısası şimdikine öylesine yakın bir dönemdi ki, kimi yaygaracılar, iyi ya da kötü fark etmez sadece “daha” sözcüğü kullanılarak diğerleriyle karşılaştırılabileceğini iddia ederdi.” 
İki Şehrin Hikâyesi


Sözler için Kaynakça: alintisoz.com
“Zamanların en güzeliydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı, hem aptallık. Aydınlık mevsimiydi, karanlık mevsimiydi, hem umut baharı hem de umutsuzluk kışıydı, hem bir şeyimiz vardı hem de hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya cennete gidecektik ya da diğerine, sözün kısası şimdikine öylesine yakın bir dönemdi ki, kimi yaygaracılar, iyi ya da kötü fark etmez sadece “daha” sözcüğü kullanılarak diğerleriyle karşılaştırılabileceğini iddia ederdi.” İki Şehrin Hikâyesi Sözler için Kaynakça: alintisoz.com
Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >