Hiç çocuk olmadan büyümek zorun kalan Tahtacı Fatma'nın yüreğe dokunan hikayesi

"Biz ne ölüyük ne sağ... Ne ölü ne sağ... Arada... Fâkir misin? Beş tane kitap yutsan cahilsin. Var mı pulun? Cümle alem gulun. Yok mu pulun? Cehennemdir yolun"

Süha Arın'ın 1979 yılında filme çektiği belgeselin ismi Tahtacı Fatma. Tümüyle doğaçlama çekilen belgeselde, ileri görüşlü, kendilerini çok iyi yetiştiren, sürekli tartışan ve kendi içlerinde mutlu olmayı öğrenen insanların hikayesine şahit oluyoruz.
Toplumsal gerçeklerin gözler önüne serildiği Tahtacı Fatma belgeseli, 28 dakika sürüyor ve bu aslında bir ömre bedel olan 28 dakikanın sonunda, derin ve uzun bir yutkunmamız oluyor.

Süha Arın, Tahtacı Fatma belgeselinin çekimlerinden önce, 1978'de TRT'nin kendisinden çekmesini istediği, adı Yörük Elif olacak belgesel için Toros Dağları'nda çalışma yapar. Bu çalışma esnasında da, ormanda gezerken tahtacılarla karşılaşıyor Arın.

Fatma Şimşek, nam-ı diğer Tahtacı Fatma ile de bu vasıta ile karşılaşıyor. Süha Arın, kimse tahtacılarla ilgili çekilecek bir belgesele para desteği vermediğinden, tüm finansmanı kendisi karşılıyor. Hiç adeti olmadığı üzere filmini bir festivale de yolluyor, “Üç beş kuruş da oradan gelsin diye". Bu festivallerden de, beklemediği şekilde ödüllerle dönüyor belgesel. Bu yarışmalardan birine dahil olduğundan haberi bile olmamış Arın'ın. Şam'da düzenlenen bu festivalde gümüş kılıç kazandığını sonradan öğrenmiş.

Bu bilgileri aktardığı belgesel:



Tahtacı Fatma'nın hikayesine dokunduğumuz o belgesel:





Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >