Tutkal ve ziftin zerafete uzanan yolculuğu Tutkara Sanatı

Ahlat Kaymakamlığı Proje Ofisi'nce hazırlanarak Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) tarafından desteklenen “Tutkara Sanatının, Öğretilmesi, Geliştirilmesi, ve Yaygınlaştırması” projesi kapsamında Ahlat Aile Destek Merkezi (ADEM) bünyesinde açılan “Tutkara Sanatı” kursuna katılan Ahlat Kaymakamı Bülent Tekbıyıkoğlu, kısa sürede yapılan sanatı öğrenerek oldukça güzel tablolar yapmaya başladı. Bu sanatı ilk defa duyduğunu ve Ahlat'ta tutkara sanatına ilgi duyarak ilk kez bu sanat ile uğraşmaya başladığını belirten Kaymakam Tekbıyıkoğlu, mesai saatleri dışında bu sanatla iştigal ettiğini söyledi. Kaymakam Tekbıyıkoğlu, "Burada ilk göreve başladığım zaman Ercan Angay hocamız elinde bir tabloyla ziyaretime geldi. Daha önce hiç görmediğim bir sanattı. Bunun adının ne olduğu sorduğumda söyleyemedi. Çünkü yeni bir sanat olduğu için adı yoktu. Bana hediye edilen bu tabloya baktığım zaman tutkal ve ziftten bu kadar nadide bir eserin çıkacağını hiç ummazdım. 2 yıl içerisinde bu sanatı destekleme cihetine gittik. Dört defa üst üste kurs düzenledik. Son kursumuzu da Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı destekliyor. Burada gerçekten çok estetik ve güzel eserler ortaya çıktı. Bu eserlerimizi de ilimizi ziyaret eden devlet büyüklerimize hediye ettik. Özellikle Başbakanımıza da hediye ettik. Orada da çok teveccüh gördü. Bende bu konuya bir alaka gösterip en son düzenlenen kursa kursiyer olarak katıldım. Bizde kendi kabiliyetimizi bu sanata emek verme cihetine gittik. Mesai saatleri dışında bu sanatla iştigal edebiliyorum. Proje süresi ve yapılan eserler tamamlandığı zaman bunları hem Ahlat'ta hem Tatvan'daki AVM'de hem de İstanbul Taksim'de sergileme ihtimalimiz var. Sanatın içerisinde olarak bir merakım olmadı, fakat hem İslami sanatlar bize Doğuya ait sanatlara hem de batıda resim sanatlarına izleyici ve takipçi olarak ilgim oldu. Ama onun ilerisi olmadı. İçerisine girip de bir icrada bulunmadım. İlk defa burada tutkara sanatını icra ettim. Bu tutkara sanatının isim babası da benim. 'Bunun ismi yok kaymakam bey' denildiği zaman, tutkalın 'tut'unu zift bize ait bir kelime değil. Zifti de 'kara' şeklinde aldık. Bu düşünceyle tutkara adını verdik. Bu da bizim hem büyük sesli uyumuna hem de küçük ünlü uyumuna uygun bir kelime oldu. Türkçe bir kelime oldu. Belki bunu da kelime hazinemiz içerisine dahil edebildik" dedi.

Kurs öğretmeni Ercan Angay ise, yaptığı sanatın yeni olması itibariyle isim bulamadıkları ifade ederek, Kaymakam Tekbıyıkoğlu'nun bıraktığı Tutkara adını ise oldukça beğendiklerini ifade etti. Angay, "Resim öğretmeniyim. 5 yıldır Ahlat Şehit Sümmani Görgen YBO'da görev yapıyorum. Tuval üzerinde tutkalla bir çalışma yapıyoruz. Yeni ismi tutkara sanatıdır. Bu ismi de kaymakam bey önerdi. Tutkalı tüp içerisine bırakarak daha önce çizmiş olduğumuz tuval üzerindeki çizgileri tutkalla dolduruyoruz. Tutkalın kurumasını bekledikten sonra zift sürerek tablomuzu tamamlamış oluyoruz. Yapmış olduğumuz tablolar desenine göre 1 ila 2 gün sürebiliyor. Bu sanatı çok fazla yapan yok. Yaygın olmayan bir sanat. DAKA kapsamında yapılan proje kapsamında 20 öğrencimiz var. Yaklaşık 40 günlük bir program var. Açılacak olan sergiyle projeyi tamamlayacağız" diye konuştu.