Sinemanın gülen yüzü: Kemal Sunal'ın ölüm yıldönümü

Kemal Sunal ve Şener Şen / Hababam Sınıfı filminden bir kare
Kemal Sunal ve Şener Şen / Hababam Sınıfı filminden bir kare

Yeşilçam'ın efsane isimlerinden biri olan Kemal Sunal 19 yıl önce aramızdan ayrıldı. Küçük büyük herkesin sevdiği bir isim olan Sunal, film çekimi için Trabzon'a gitmeden önce havaalanında kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Ölümün üzerinden 19 yıl geçmesine rağmen usta oyuncunun filmleri hala daha herkes tarafından severek izleniyor.

Kemal Sunal, yaptığı filmlerle, aile yaşantısıyla geçmişten günümüze herkesin sevgisini kazanmayı başardı. Yaptığı tiplemeler ile komedi oyunculuğuna yeni bir soluk getiren Sunal, bundan tam 19 yıl önce aramızdan ayrıldı. Film çekmek için uçağa binecek olan usta oyuncu bu esnada kalp krizi geçirdi. Geçirdiği krizin ardından aramızdan ayrılan sinemanın gülen yüzü Kemal Sunal sevenleri tarafından unutulmuyor.


                                    
                                    Kemal Sunal, 1944'te Malatya'da doğdu. Ailenin üç çocuğunun en büyüğüydü.
Kemal Sunal, 1944'te Malatya'da doğdu. Ailenin üç çocuğunun en büyüğüydü.

                                    
                                    Fizik olarak babasına benziyordu. Kendisinden küçük Cengiz ve Cemil adında iki erkek kardeşi daha vardı. Sunal, çocukluk yıllarını Küçükpazar'da geçirdi. Çekingen biri olan Sunal, bazen dış dünya ile irtibatını kesiyordu.
Fizik olarak babasına benziyordu. Kendisinden küçük Cengiz ve Cemil adında iki erkek kardeşi daha vardı. Sunal, çocukluk yıllarını Küçükpazar'da geçirdi. Çekingen biri olan Sunal, bazen dış dünya ile irtibatını kesiyordu.

                                    
                                    İlkokula başladığı gün, okula annesi ile beraber gitti. Annesi o gün sınıftaki bütün çocukların ağladığını ancak Kemal Sunal'ın hiçbir şey söylemeden yanında durduğunu ifade etti. Ortaokul yıllarında efendi ve utangaç bir insan olarak tanınınsa da lisede çekingenliğinden kurtuldu.
İlkokula başladığı gün, okula annesi ile beraber gitti. Annesi o gün sınıftaki bütün çocukların ağladığını ancak Kemal Sunal'ın hiçbir şey söylemeden yanında durduğunu ifade etti. Ortaokul yıllarında efendi ve utangaç bir insan olarak tanınınsa da lisede çekingenliğinden kurtuldu.

                                    
                                    Okul hayatına Mimar Sinan İlkokulunda başlayarak Vefa Lisesi'nden mezun oldu.Dar gelirli bir ailede büyüyen Sunal, yaramaz ama mutlu bir çocukluk geçirdi. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümünde Üniversite öğrenimine başlayan Sunal, 12 Eylül döneminde öğrenimini yarım bırakmak zorunda kaldı.
Okul hayatına Mimar Sinan İlkokulunda başlayarak Vefa Lisesi'nden mezun oldu.Dar gelirli bir ailede büyüyen Sunal, yaramaz ama mutlu bir çocukluk geçirdi. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümünde Üniversite öğrenimine başlayan Sunal, 12 Eylül döneminde öğrenimini yarım bırakmak zorunda kaldı.

                                    
                                    Gençlik yıllarında tiyatroya olan ilgisi Felsefe öğretmeni Belkıs Bakır'ın dikkatini çekti.Bakır, Kemal Sunal'a onu bu profesyonel oyunculuğa başlamasını sağlayacak kişiler ile tanıştırabileceğini söyledi.
Gençlik yıllarında tiyatroya olan ilgisi Felsefe öğretmeni Belkıs Bakır'ın dikkatini çekti.Bakır, Kemal Sunal'a onu bu profesyonel oyunculuğa başlamasını sağlayacak kişiler ile tanıştırabileceğini söyledi.

                                    
                                    Ancak babası Mustafa Sunal, oğlunun tiyatrocu olma isteğine başlangıçta karşı çıktı. Belkis Bakır bir süre sonra Mustafa Sunal'ı ikna etti.
Ancak babası Mustafa Sunal, oğlunun tiyatrocu olma isteğine başlangıçta karşı çıktı. Belkis Bakır bir süre sonra Mustafa Sunal'ı ikna etti.

                                    
                                    Belkis Bakır onu Kenter Tiyatrosuna götürdü ve Müşfik Kenter ile anlaştı. Sanat hayatı, "Zoraki Tabip" adlı tiyatro oyunuyla başladı. 1 yıl kadar Kenterler Tiyatrosu'nda çalıştıktan sonra Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nda görev aldı.
Belkis Bakır onu Kenter Tiyatrosuna götürdü ve Müşfik Kenter ile anlaştı. Sanat hayatı, "Zoraki Tabip" adlı tiyatro oyunuyla başladı. 1 yıl kadar Kenterler Tiyatrosu'nda çalıştıktan sonra Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nda görev aldı.

                                    
                                    1973 yılında Ertem Eğilmez'in yönettiği Tatlı Dillim filmiyle sinemaya adımını attı ve kalabalık kadrolu filmlerde rol almaya başladı. Türk sinemasının en büyük komedyenlerinden biri olan Kemal Sunal, peşpeşe çevirdiği filmlerinde hem maddi hem de manevi büyük bir başarı kazandı.
1973 yılında Ertem Eğilmez'in yönettiği Tatlı Dillim filmiyle sinemaya adımını attı ve kalabalık kadrolu filmlerde rol almaya başladı. Türk sinemasının en büyük komedyenlerinden biri olan Kemal Sunal, peşpeşe çevirdiği filmlerinde hem maddi hem de manevi büyük bir başarı kazandı.

                                    
                                    Filmlerde çoğu zaman saf, şanslı ama iyi yürekli karakterlerin rollerine girdi. 1976 yılında rol aldığı Kapıcılar Kralı filminde gösterdiği başarısı ile 1977 yılında Antalya Film Festivalinde Altın Portakal En İyi Erkek Oyuncu Ödülü nü kazandı.
Filmlerde çoğu zaman saf, şanslı ama iyi yürekli karakterlerin rollerine girdi. 1976 yılında rol aldığı Kapıcılar Kralı filminde gösterdiği başarısı ile 1977 yılında Antalya Film Festivalinde Altın Portakal En İyi Erkek Oyuncu Ödülü nü kazandı.

                                    
                                    Üzerine aldığı rolleri başarı ile canlandıran Sunal, Yeşilçam'ın komedide aranan bir yüzü olmayı da başardı.Sinema filmlerinde Şaban tiplemesi ile adından söz ettirerek Hababam Sınıfı serisi ile de akıllarda kaldı.
Üzerine aldığı rolleri başarı ile canlandıran Sunal, Yeşilçam'ın komedide aranan bir yüzü olmayı da başardı.Sinema filmlerinde Şaban tiplemesi ile adından söz ettirerek Hababam Sınıfı serisi ile de akıllarda kaldı.

                                    
                                    1974 yılında evlenen Ali Sunal ve Ezo Sunal adlarında, biri erkek diğeri kız iki çocuğu oldu.
1974 yılında evlenen Ali Sunal ve Ezo Sunal adlarında, biri erkek diğeri kız iki çocuğu oldu.

                                    
                                    1977'de Antalya Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü alan Sunal, oyunculuğu ve özellikle değişik tiplemesiyle Türk sinemasında komedi oyunculuğuna yeni bir soluk getirdi.
1977'de Antalya Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü alan Sunal, oyunculuğu ve özellikle değişik tiplemesiyle Türk sinemasında komedi oyunculuğuna yeni bir soluk getirdi.

                                    
                                    12 Eylül öncesi dönemde yarım bıraktığı üniversiteyi, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümünü'nden mezun olarak 1995 yılında bitirdi ve yüksek lisans yapmaya başladı.
12 Eylül öncesi dönemde yarım bıraktığı üniversiteyi, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümünü'nden mezun olarak 1995 yılında bitirdi ve yüksek lisans yapmaya başladı.

                                    
                                    Hayatı boyunca toplam 82 filmde rol aldı. 3 Temmuz 2000 tarihinde Balalayka adlı filmin çekimlerine başlamak için Trabzon'a gitmek üzere bindiği uçakta kalkıştan hemen önce geçirdiği kalp krizi sonucu hayata gözlerini yumdu.
Hayatı boyunca toplam 82 filmde rol aldı. 3 Temmuz 2000 tarihinde Balalayka adlı filmin çekimlerine başlamak için Trabzon'a gitmek üzere bindiği uçakta kalkıştan hemen önce geçirdiği kalp krizi sonucu hayata gözlerini yumdu.
Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >