Bauhaus’un günümüze yansıması: Trade Union School

UNESCO, 2017 yılında Hannes Meyer ve Hans Wittwer tarafından tasarlanan Bauhaus tarzı bina topluluğu “Bundesschule Bernau”yu Dünya Mirası Listesi’ne dahil ediyor. Binaların tescillenmesi ile bölgeye gelen ziyaretçi sayısı giderek artıyor. Artan ziyaretçi sayısı, karşılama için yeni bir pavyon ihtiyacını doğuruyor. Bernau yerel yönetimi, 2017 yılında ziyaretçi merkezi için bir mimari yarışma düzenliyor.

Steimle Architekten’in tasarımı, bir yandan Bauhaus tarzı bina topluluğu ile uyum oluştururken diğer yandan kaliteli bir kentsel yapı olarak kendini gösteriyor. İki yaklaşımın birlikteliği ile yenilikçi bir kimlik elde ediliyor. Pavyon, ziyaretçilere henüz girişte bu özel bölgenin temasını tanıtırken ihtiyaç duyulan alanları da barındırıyor.

Pavyonun mimari dili, Bauhaus tarzı Trade Union School’un grafik sisteminden ve teknik donanımından esinleniyor. Var olan mimari dile yeni bir işlev kazandırılıyor ve pavyon kendi karakterini oluşturuyor. Bol miktarda cam cepheler ve basit geometrik formlar yapının Bauhaus karakterini tanımlıyor.

Tasarım, önündeki çam ormanı manzarası ile bütünleşiyor. Çam ağaçlarının uzun dalları, ziyaretçileri giriş pavyonuna yönlendiriyor. Ayrıca pavyonun çevresi ağaçlarla destekleniyor. Peyzajın da etkisiyle ziyaret, Hannes Meyer'in "psikolojik etkiler" olarak adlandırdığı etkilere benzer bir deneyim dizisi tanımlıyor. Bu yaklaşım, mimarinin fiziksel olarak zamansal boyutunu vurgulamayı amaçlıyor.

Ziyaretçi merkezi, basit bir sabit yapı şeklinde doğrusal bir aksta tasarlanıyor. Pavyon, orman kotundan biraz yükseltiliyor. Ziyaretçiler, orman kotunun üstündeki resepsiyon terasından pavyona erişiyor. Girişte yer alan, terasın üzerindeki dev konsol çatı, ziyaretçileri içeri girmeye davet ediyor. Bütün cepheleri camla kaplı olan pavyon, ziyaretçilere Bauhaus atmosferini yaşatmak ve vakit geçirmek için yeterli alan sunuyor.

Doğudaki “Bundesschule” binasına doğru, pavyonu kaplayan büyük bir showroom alanı bulunuyor. Açık planlı showroom isteğe göre bölünebiliyor ve geniş cam cephesi sayesinde listelenmiş bina ile kesintisiz görsel temas kuruyor. Destek odaları, batıdaki park alanına doğru kompakt bir şekilde konumlandırılıyor.

Betonun maddiliği nedeniyle ağır algılanan çatı konstrüksiyonu, çelişkili bir şekilde pavyonun üzerinde yüzer gibi görünüyor. Cam cephenin önünde zorlukla algılanan yuvarlak çelik destekler, bina boyunca uzanan betonarme kirişi taşıyor. Birleşim noktası kirişin içerisine gömülerek kirişin kalın görüntüsü yumuşatılıyor. İç mekanda yer alan taşıyıcı perde duvarlar, yuvarlak çelik desteklerin hizasına yerleştirilerek aks etkisi güçlendiriliyor.