Denizli'de bir Guggenheim göndermesi: Babadağlılar Çarşısı

Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.

Cengiz Bektaş tarafından 1973 yılında tasarlanan, 1976 yılında ise inşa edilen, 10 katlı Babadağlılar Çarşısı, ofis ve alışveriş merkezi fonksiyonlarını bir arada bulunduruyor. Çoğunlukla tekstil ürünlerinin satıldığı Babadağlılar Çarşısı, günümüzde hala Denizli’nin simge yapılarından biri olarak dikkat çekiyor.

Babadağlılar Çarşısı, giriş.
Babadağlılar Çarşısı, giriş.

Tasarladığı farklı fonksiyonlara sahip yapılarla öne çıkan Bektaş, Türkiye mimarlık pratiğinin en önemli aktörleri arasında bulunuyor. Babadağlılar Çarşısı, Bektaş’ın Türkiye’de, dikkat çeken, nitelikli mimari projeleri arasında yer alıyor. Birçok özelliği ile öne çıkan çarşı, on kattan meydana gelen bir rampa mimarisi şeklinde çözülüyor.

Göçler sonucunda Denizli’de önemli bir sayıya ulaşan ve adeta Denizli tekstil sanayinin temelini oluşturan Babadağlı iş adamlarından, Denizli’nin Sabancı’sı olarak da tanınan Kazım Kaynak ve 24 arkadaşı, 1973 yılında Denizli’nin ilk iş hanı niteliğindeki Babadağlılar Çarşısı’nı kuruyor. Denizli’de tekstil sanayicilerinin çoğunluğunu Babadağlı iş adamları oluşturuyor. Babadağlılar Çarşısı esnafının çoğunluğu, Babadağlı olup dükkânların sahipliği ise genellikle babadan oğula geçiyor. Babadağlı esnafa göre sayıları oldukça az olan Kızılcabölük’lü esnaf da çarşıda bulunuyor. Çarşıdaki dükkânların %60’ı bizzat dükkân sahibi olan esnaf tarafından işletiliyor.

Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.

Babadağlılar Çarşısı’nın açılışının olduğu 19 Ağustos 1976 sabahı gerçekleşen 4.9 büyüklüğündekideprem sonrasında Babadağlılar Çarşısı, sıvasında dahi çatlağı olmayan Denizli’deki yapılar arasında yer almasıyla hafızalara kazınıyor. Yapının merkezinde avlu, etrafında ise dükkanlar bulunuyor. Yapının içinde, birbirine yapışan, iki tane sekizgen göze çarpıyor. Yukarıdan ışığın gelmesiyle, ortak avlu ve ortak/merkez alan etrafında rampa tasarımı, Bektaş tarafından tasarlanan bazı yapılarda görüldüğü gibi ortak toplanma alanlarını vurguluyor. Çatıdan doğal ışığın gelmesi ile yapı, elektriğe ihtiyaç duymadan, doğal ışık ile fonksiyonunu devam ettirebiliyor.

Çarşının planı, Bektaş’ın geleneksel mimari anlayışını yansıtıyor. Bektaş, Babadağlılar Çarşısı’nı tasarlarken, yapının dışarıdaki çevreye uyum sağlıyor olmasına dikkat ettiğini söylüyor. Bektaş, çarşının sirkülasyonunu rampa ile çözerken, Denizli insanının özelliklerini de ele aldığını dile getiriyor. Bektaş bir röportajında, Denizli’de bir çarşının iki veya üç katlı olduğunda çalışmadığını ve insanların merdivenden çıkmaktan hoşlanmadığını söylüyor.

Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.

Çarşıda, yaşlılar ve özürlüler için tasarlanmış asansör de bulunuyor. Cengiz Bektaş mimarlığında, iç mekân tasarımına verilen önem, iç mekânın yapı kurucu unsur olarak ele alınması Babadağlılar Çarşısı’nda da fark ediliyor.

Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.

Aykut Köksal, çarşının tüm katlarının rampa ile birbirine bağlanan tasarımında, bir Guggenheim göndermesinin olduğunu söylüyor ve söz konusu yapıya “Guggenheim Çarşısı” diyor. Bektaş ise Köksal’ın bu benzetmesine, “Guggenheim Müzesi’nde tüm yapının rampa şeklinde çözülmesinin sonucunda, duvarda asılı olan eserin karşısındaki kişi ayakta eğri duruyor, Babadağlılar Çarşısı’nda ise her dükkâna düz ayak giriliyor.” şeklinde bir yanıt veriyor.

Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.

Yapının hafriyatı için, inşa edildiği dönemde dozer, kepçe olmadığından dolayı Dinar'dan trenle paletli bir ekskavatör getirildiği, çarşının bodruma kadar inmesinden dolayı ise kanalizasyon problemi yaşanmasının doğrultusunda Ulu Cami’nin kanalizasyonundan faydalanıldığı biliniyor. Yapının, daha uygun ve daha kaliteli inşa edilebilmesi için herhangi bir müteahhide verilmediği, sürveyan diye tabir edilen bir inşaat ustasıyla işe başlandığı, ustanın bütün organizasyonu üslendiği, işçilerini getirdiği, Denizli Beyağaç İlçesinde Eskere Orman İşletme Müdürlüğü’nden ucuz ve kaliteli kereste için ihaleye girildiği biliniyor. İnşa edildiği dönemde, çarşının bir metrekaresinin inşa maaliyetinin 15,000 lira civarında olduğu biliniyor.

Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.

Osmanlı Mimarlığı’nda, “inşa edilecek külliye, medrese ya da bir han yapısının kabuk tasarımı, içinde yer aldığı kentin diğer yapıları ile mücadele etmeye girişmeden çevresine uyum sağlayacak şekilde tasarlanır, çevresinin formu neyse (genellikle irrasyonel bir geometridir) o geometriyi kendi dış konturlarında da aynen kabul eder. İç mekân tasarımında ise bu durum değişiklik gösterir ve yapının iç mimarisi rasyonel bir geometriyle çözülür” şeklinde bir tasarım eğilimi vardır. Köksal, bu yaklaşımın Babadağlılar Çarşısı’nda da görüldüğünü söylüyor. Bektaş ise Köksal’a “bu yalnızca kendi coğrafyanda yaratılmış olanları bilmekten gelen bir şey” cevabını veriyor.

Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.

Çarşı günümüzde hala, Babadağlıların ürünlerini sattıkları, Türkiye’nin farkı yerlerinden Denizli’ye gelen insanların alışveriş yaptığı faal bir ticaret merkezi olarak özgün fonksiyonunu koruyor.

Babadağlılar Çarşısı.
Babadağlılar Çarşısı.
KAYNAK / -KARAÇAM, N. T. (2006). DENİZLİ EKONOMİSİ (1920–1980). (YÜKSEK LİSANS TEZİ). PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ, SOSYAL BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ, DENİZLİ. -AKYOL, M. (2019). CENGİZ BEKTAŞ'IN 'ANADOLULU' MİMARLIK SÖYLEMİNİ YOLCULUK VE YEREL MODERNLİK ÜZERİNDEN OKUMAK. (DOKTORA TEZİ). GAZİ ÜNİVERSİTESİ, FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ, ANKARA. -AKSU, Ö. (2007). YEREL KÜLTÜR VE MİMARLIK İLİŞKİSİ: CENGİZ BEKTAŞ ÖRNEĞİ. (YÜKSEK LİSANS TEZİ). GAZİ ÜNİVERSİTESİ, FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ, ANKARA.