Peyzajı cepheye taşıyan tasarım: San Telmo Müzesi

San Sebastian’da bulunan San Telmo Müzesi.
San Sebastian’da bulunan San Telmo Müzesi.

San Sebastian’da Urgull Dağı’nın eteklerinde bulunan tarihi San Telma Müzesi, İspanyol mimarlık ofisi Nieto Sobejano Arquitectos tarafından restore edildi. Müze, hem sanatsal hem de tarihsel olarak kullanıcısıyla ilişkisini güçlendirmek için iyileştirme ve genişletme projeleriyle yeni bir kimliğe büründü.

Müze, günümüzde yıllar içinde fiziksel ve işlevsel hali kısmen değişen, uzun ve devamlı modifikasyon sürecinin sonucunu temsil ediyor.
Müze, günümüzde yıllar içinde fiziksel ve işlevsel hali kısmen değişen, uzun ve devamlı modifikasyon sürecinin sonucunu temsil ediyor.

Tarihi müze, kent dokusu ile Montre Urgull Dağı’nın topografyasının buluştuğu saçakta yer alıyor. Tasarım ekibi San Sebastian’ın karakteristik kentsel sorumu olan doğal ve kentsel peyzaj ikilemi ile yüzleşiyor. Ekip, mekandaki işlevsel ve hacimsel yaklaşımın yanında alanın sınır sorununa bir yanıt arıyor.

Tarihten günümüze ulaşan manastır kolonları.
Tarihten günümüze ulaşan manastır kolonları.

Nieto Sobejano Arquitectos mimarlık ekibi, müzenin süreksiz sınır tanımını, Urgull Dağı’nın San Sebastian kentinin tarihi merkeziyle buluştuğu nokta için doğa ve şehir kesişimi olarak ifade ediyor.

Projede, eski ve yeni doku birlikteliğiyle sık sık karşılaşılıyor.
Projede, eski ve yeni doku birlikteliğiyle sık sık karşılaşılıyor.

Tasarım ekibi, böyle bir sınır tanımına öneri olarak mevsimlere göre değişiklik gösterebilecek potansiyeli barındıran, Urgull Dağı ve bitki örtüsüne karışan, uzun, tamamlanmamış, zikzak çizen bir “Yeşil Duvar” önerinde bulunuyor. Duvar, mimari ve kentin peyzajla kesiştiği belirsiz bir sınır tanımlayan, bağımsızlığını da güçlü tutan bir metafor olarak tasarlanıyor.

Yeşillenmeye başlayan duvar.
Yeşillenmeye başlayan duvar.

Tasarlanan yeşil sınırın projede bir çelişki barındırdığını belirten mimari ekip, duvarın bina ile içine almak istediği ortam arasında fiziksel bir sınır tehlikesi barındırdığını ifade ediyor.

Proje, maket çalışması.
Proje, maket çalışması.

Öneri olarak kullanıcıyı içinde barındırdığı işlev zenginliği ile karşılayacak, müzenin çarpık yerleşimini benimseyen yeni bir bina tasarlanıyor. Bu bina uzun ve yerleşik bir duvar görüntüsü ile tanımlanıyor.

Hareketli cephe panelleri.
Hareketli cephe panelleri.

16.yüzyılın ortalarında inşa edilen ve restorasyonu gerçekleştirilen, eski Dominik manastırı San Telmo, tarih boyunca çeşitli yeniliklere ve değişikliklere maruz kalıyor. Son olarak 1932 yılında Zuloaga meydanına ve tepeye yeni eklenen yapılarla müzeye dönüştürülüyor. Bu hamlelerle manastırda var olan tapınağın yan cephesi tamamen gizleniyor.

Görsel bir şölene dönüşen cephe görünümü.
Görsel bir şölene dönüşen cephe görünümü.

Böyle bir geçmişle beraber tasarım için orijinal manastır yapısına bağlı ek yapıların yıkılması öneriliyor. Bununla beraber tasarım ekibi, kentsel hafızanın bir parçası olan manastır, kilise, kule ve şapellerin restorasyon projeleri sunuyor.

Kalıcı sergi alanına giriş.
Kalıcı sergi alanına giriş.

Maddi ve kavramsal boyutta bölgeye ve tarihi yapıya anlam kazandıran tasarım, dağ ile şapeller arasında yer alıyor. Dar hacimli uzunlamasına yerleştirilen yapı, lobi, toplantı salonu, mağaza, kütüphane, çalışma odaları ve depolama alanları ile müze ile ilişkili işlevlere ev sahipliği yapıyor.

Yapıya eklenen doğu giriş kapısı.
Yapıya eklenen doğu giriş kapısı.

Doğal ve yapay ikileminin ifadesi olan yeni bina, sahip olduğu farklı dönemlere ait malzemeler ve ölçeklerle mimari olarak figüratif bir diyaloğa sahip.

Dağa ulaşımı kolaylaştıran büyük merdiven.
Dağa ulaşımı kolaylaştıran büyük merdiven.

Projede, metaforik unsur olan “yeşil duvarın” yön değişiklikleri sayesinde, halkın Monte Urgull Dağı’na erişimini kolaylaştıracak büyük bir merdiven öneriliyor. Yine bu hareketlerle manzaraya yönelim sağlanıyor ve açık hava sergi alanları, seyir terasları ve kafeler kurgulanıyor.

Peyzajı cepheye taşıyan delikli metalik deri.
Peyzajı cepheye taşıyan delikli metalik deri.

Müzeyi kent için bir ikon durumuna getiren sınır tanımı olarak konulan duvar, doğal ve yapay ikileminin bir ifadesi olarak yerel bitki türlerinin büyümesine ortam sunan delikli metalik bir deri ile kaplanıyor.

Metalik cephe elemanının detay görünümü.
Metalik cephe elemanının detay görünümü.

Leopoldo Ferrán ve Agustina Otero tarafından tasarlanan alüminyum döküm paneller, kamusal mekanların sanatla kurduğu güçlü birlikteliklerikabul eden benzeri görülmemiş bir müdahale sunuyor. Bu dikkat çekici ve dinamik tasarım sayesinde unutulmaya yüz tutmuş tarihi binalar ve kalıcı sergiler kentin yeni odak noktası oluyor.

Eski ve yeni yapının ortak avlusu.
Eski ve yeni yapının ortak avlusu.

Proje, doğal ve yapay peyzaj ilişkisindeki kaotik duruma yeni ve modern bir bakış açısı getirmeyi hedefliyor.

Eski merdivene eklenen yeni merdiven çözümü.
Eski merdivene eklenen yeni merdiven çözümü.

Orijinal tarihi binayı çağdaş bir esere dönüştüren proje, bir müzenin yanı sıra bilgi üretmek ve yaymak için bir ortam sağlayarak müze tanımına da yeni bir açılım getiriyor.

Proje

San Telmo Müzesi

Mimar

Nieto Sobejano Arquitectos

Yer

San Sebastian, İspanya

Yapım yılı

2011