Sade ve çevreci bir tasarım: Elysée Montmartre

Policrónica, mobilyalar, aydınlatma armatürleri ve kapı kolları da dahil olmak üzere otelin tüm unsurlarını kendi bünyesinde tasarlayıp üretiyor. Ahşap, bitki lifleri, pirinç detaylar ve nötr kumaşlar gibi sıcak ve doğal malzemeler kullanılarak 16 odada sade ve organik bir atmosfer oluşturuluyor.

Otelin iç mekânında kullanılan okaliptüs ahşabı, Policrónica tarafından yerel olarak tedarik ediliyor. Kontrolsüz büyümesi ve toprak kalitesine zarar vermesi nedeniyle istilacı olarak görülen okaliptüs, genellikle kağıt üretiminde kullanılıyor.

Policrónica, küçük orman sahipleriyle doğrudan çalışarak ağaçları kağıt üreticilerine kıyasla daha yüksek fiyatlarla satın alıyor.

Bu yaklaşım, malzemenin yüksek değerli uygulamalar için nasıl kullanılabileceğini gösterirken, sürdürülebilir ormancılık uygulamalarını teşvik etmeyi amaçlıyor. Böylece, çevresel sorumluluk göz önünde bulundurularak okaliptüsün alternatif kullanım alanları keşfediliyor.

Policrónica, Lizbon’daki atölyesinde ham ağaçtan son ürüne kadar tüm üretim sürecini tek bir merkezde yürütüyor. Tasarımcılar, mimarlar, marangozlar ve endüstriyel teknisyenlerden oluşan disiplinler arası bir ekip, yenilikçi ve sürdürülebilir üretim yöntemlerini kullanıyor.,

Bu yaklaşım, geleneksel üretim süreçlerinde genellikle birbirinden ayrı yürütülen kesme, biçimlendirme, dağıtım ve marangozluk aşamalarını birleştirerek daha verimli bir model ortaya koyuyor.

Projenin öne çıkan unsurlarından biri, Policrónica’nın geliştirdiği güneş enerjili vakumlu ahşap kurutucuları oluyor. Bu teknoloji, okaliptüsün kuruma süresini 18 aydan yalnızca 6 güne düşürürken ahşabın eğrilmesini veya çatlamasını önlüyor.

Ayrıca, ağacın neredeyse tamamı değerlendirildiği için israf en aza indiriliyor ve geleneksel üretim süreçlerinde ortaya çıkan tekrar eden taşımalar ortadan kalkıyor. Böylece, oldukça düşük karbon ayak izine sahip bir üretim modeli oluşturuluyor.

Elysée Montmartre Hotel, yalnızca bir konaklama alanı değil, aynı zamanda sürdürülebilir tasarım ve el işçiliğinin bir yansıması oluyor. Konuklar, doğal malzemelerin sıcaklığı ile modern mimarinin birleştiği bir ortamda ağırlanıyor.

Policrónica, bu dönüşüm projesiyle yerel malzemeleri, özel tasarım anlayışını ve yenilikçi üretim tekniklerini bir araya getirerek butik otel kavramına çevre dostu ve estetik bir yaklaşım kazandırıyor. Tarihi korurken ekolojik etkiyi en aza indiren bu tasarım anlayışı, gelecekteki projeler için ilham verici bir model sunuyor.