İyiler mutlaka kazanacaklar

Batı kendi kötüleriyle amansız bir hesaplaşma içine girmediği müddetçe sürekli yara alacaktır.
Batı kendi kötüleriyle amansız bir hesaplaşma içine girmediği müddetçe sürekli yara alacaktır.

Küresel sömürü medeniyetsizliği, söylemleri ile uygulamaları çelişen, gizli faşizmin egemen olduğu medeniyetsizlik. Ruhunu kaybetmiş, vahşi çığlıklar atan bir medeniyetsizlik. Kendine terörist yetiştiren bir korkak. Bu sahte medeniyetin önünde duracak tek ve gerçek güç kadim kültürlerin bozulmamış, iğdiş edilmemiş pür ve sahici halidir.

Dua yüklü mabetlerimizin şadırvanlardan akan sudan gagalarını dolduran güvercinlerin çağ yangınına daha çok su taşıması gerekiyor.

Batı kendi kötüleriyle amansız bir hesaplaşma içine girmediği müddetçe sürekli yara alacaktır. Birlik ve beraberlik içinde mücadele etmenin merkezinde bu var.

Süfli küresel sömürü medeniyetinin iğdiş ettiği zihinlere mıhladığı gotik canavarların ağızlarından püskürttükleri alevlere direnmeliyiz. Kulaklarımızda yankılanan cehennemin zincirlerinin şangırtısını hamasi, ayrıştırıcı, vahşi reflekslerden bir an önce uzaklaşarak durdurabiliriz. İyiler mutlaka kazanacaklar. Rahmet medeniyetinin, küresel sömürü medeniyetinin sinsi şifrelerini ortaya çıkartabilmesi ve karşısında dimdik durabilmesi, rahmet medeniyetinin temsilciliğine soyunmuş bulunan iyilerin kendi kusurlarıyla yüzleşmesi, hatalarını görmesi ve medeniyetini var eden tüm unsurlarla barışması ve bu barışı bir an önce sonuçlandırmasına bağlı. Kötü nereden gelirse gelsin kötüdür.

Batı kendi kötüleriyle amansız bir hesaplaşma içine girmediği müddetçe sürekli yara alacaktır. Birlik ve beraberlik içinde mücadele etmenin merkezinde bu var. Sanatı, edebiyatı, şiiri, estetik değerleri, en önemlisi de duygudaşlık yapabilme yeteneğimizi ve saygıyı tekrar hayatımıza adapte etme mecburiyetindeyiz. Âdemoğulları olarak bu bizim görevimiz. Sahte sanatın üretilmiş ilahlarına, faşizmin salyalı ağızlarla attığı korkak nutuklara, sahte kahramanlarına, ruhsuz ve içeriksiz figürlerine dünyanın ihtiyacı yok. Bundan medet uman zavallılara bundan fayda asla yok. Rüyalarını kaybetmiş, renklerini yitirmiş bir çaresizliğin medeniyet olarak sunulması tam bir medeniyetsizliktir. Yeni Zelanda'da bunun en acı örneğini yaşadık. Bir teröristin korkak fikirlerinde nelere ve kimlere hangi fikri alt yapı ile tutunduğunu gördük ve tiksindik bu karanlık cahillikten.

  • Sahte medeniyetin salyalı köpek dişleriyle ırkçılık adına yok ettiği bütün insani değerleri, Yeni Zelanda başbakanı tekrar insanlığa bir özür olarak sunarken aslında iyilerin kazanacağına dair umudu ne kadar güzel besledi. Küresel sömürü medeniyetsizliği, söylemleri ile uygulamaları çelişen, gizli faşizmin egemen olduğu medeniyetsizlik.

Vicdansız barbarlıktan. Damarlarına sentetik rüyaları dolduran bir dünya asla kurtuluşun ümidi rolüne soyunamaz. Estetik kaygılarını kaybeden hayallerini kaybeder, hayallerini kaybeden neslini kaybeder. Sahte medeniyetin salyalı köpek dişleriyle ırkçılık adına yok ettiği bütün insani değerleri, Yeni Zelanda başbakanı tekrar insanlığa bir özür olarak sunarken aslında iyilerin kazanacağına dair umudu ne kadar güzel besledi.

Küresel sömürü medeniyetsizliği, söylemleri ile uygulamaları çelişen, gizli faşizmin egemen olduğu medeniyetsizlik. Ruhunu kaybetmiş, vahşi çığlıklar atan bir medeniyetsizlik. Kendine terörist yetiştiren bir korkak. Bu sahte medeniyetin önünde duracak tek ve gerçek güç kadim kültürlerin bozulmamış, iğdiş edilmemiş pür ve sahici halidir. Vahşi ruhu faş olmuş cinnet içindeki tek dişi kalmış bu medeniyetsizlik tam da yüzden daha çok saldırıyor.

Ortadoğu'da vebalı ağzın dişlemediği hiçbir değer, pençeleri geçirilmemiş hiçbir canlı kalmamıştır.
Ortadoğu'da vebalı ağzın dişlemediği hiçbir değer, pençeleri geçirilmemiş hiçbir canlı kalmamıştır.

Rahmet medeniyetinin küresel sömürü medeniyetsizliğinin karşısındaki üstünlüğünü ortaya koyabilmesi ancak asli kodlarını yeniden keşfetmesine bağlıdır. Ortadoğu'da vebalı ağzın dişlemediği hiçbir değer, pençeleri geçirilmemiş hiçbir canlı kalmamıştır. Dünyada güvenilir hiçbir alan bırakmama derdindedir. Şu an, hemen şimdi sınırlarımızın ötesine bakmak yeterli olacaktır bunu anlamak için. Kadim ahlâktan, hak ve adaletten yoksun olan hiçbir sistem insanlığa huzur getirmez. Ahlâktan nasibini almış bir Batılının boynunda “Camide ibadetinizi rahatça yapın ben sizin için buradayım” yazılı pankartla durması umutları yeşerten küçücük bir iyilik. Ama Batı adına devasa bir adım. Kendi ihtirasları uğruna ülkeler arasında sınırlar çizen, çizilmiş sınırları değiştirmeye kalkan, harpler ve ihtilaller tertip etmekten çekinmeyen zihniyetlerden, mazlumların gözyaşını ve akan kanı görmelerini beklemek kudurmuş köpeğin dişlerinin arasına güvercinin kafasını uzatmasından başka bir şey değildir.

Canavarlar üreten yenidünya düzeninin bu canavarları kontrol ve yok etmeye çalışmasını beklemek kanlı pençelerden şefkat beklemekten farksızdır. Batıda tüm iyiler buna başkaldırmadıkça mutlaka dişliler arasında yenidünya düzeni adına eritilip yok edileceklerdir. Zira bu cinnet sirayet eden bir salgından farksızdır. İslam coğrafyası hiç bir zaman bu denli kapsamlı, sinsi ve stratejik bir saldırı ve tehlike altında olmamıştı. Bu yüzden acilen düşünme ve eyleme geçme zamanımız gelmiştir. Rahmet medeniyetinin küresel sömürü medeniyeti karşısındaki üstünlüğünü ortaya koyabilmesi ancak asli kodlarını yeniden keşfetmesine bağlıdır. Ama unutulmamalı iyiler mutlaka kazanacaktır.