ABD'de kendi alanında çalışmayan mezunların sayısında büyük artış

arşiv
arşiv

● ABD'de yapılan 2 çalışma, ülkede çalışma hayatına adım atmaya hazırlanan genç üniversite mezunlarının her zaman eğitim aldıkları alanlarda çalışmadıklarını, kendi alanında çalışmayan mezunların sayısında artış olduğunu ortaya çıkardı.

● Emsi veri araştırmacısı Clare Coffey, çalışma ve eğitim hakkındaki genel düşüncenin günümüzde de bilim adamı, yazar, öğretmen gibi belirli kalıplar içindeki iş kolları olduğunu söylüyor.

ABD'de yapılan iki araştırmanın sonuçlarına göre Amerika'da çalışma hayatına atılan genç üniversite mezunlarının kendi alanı dışındaki alanlarda çalışanların sayısında artış var.

Uzmanlar, yeni mezunların geçmiş nesillere kıyasla daha sık iş ve kariyer değiştirebileceğini kaydediyor. Uzmanlar ülkede meydana gelen bu durumun aksamalar yaşayan bir ekonominin karşısına yeni zorluklar çıkarmak anlamına geldiğini belirtiyor.

İş piyasası araştırmalar firması Emsi, 125 milyon Amerikalı'nın çalışma tarihçesini incelediği bir araştırma yürüttü. Uzmanlar, altı daldan mezun olanların sahip olduğu ilk üç işi değerlendirdi. Bu alanlar dil ve felsefe, sosyal bilimler, işletme, iletişim, mühendislik ve enformasyon teknolojisi.

Üçüncü işte çalışılan alan değişiyor

Sonuçları geçtiğimiz ay yayınlanan araştırma, mezunların çoğunun ilk işinin üniversitede eğitim aldıkları dallarla ilgili olduğunu gösteriyor. Örneğin mühendislik fakülteleri mezunlarının yüzde 20'si, ilk iş olarak endüstri ya da makina mühendisliğiyle ilgili alanlarda çalışmış; ancak bu mezunlar, artık üçüncü kez iş değiştirdiklerinde üniversitede eğitimini aldıkları dalla ilgisi olmayan alanlarda çalışıyor.

Altı dalda eğitim gören mezunların en çok çalıştıkları on alan arasında reklamcılık, satış ve finansal araştırmalar var. Araştırmaya göre tüm işlerin yüzde 54'ü, işletmenin farklı türleriyle ilgili.

Emsi'nin araştırması tüm dalları incelemese de üzerinde çalışılan altı alan, benzer sonuçlara işaret ediyor. Bu da kişilerin kariyerlerinin izlediği yolun değiştiğini gösteriyor.

Emsi veri araştırmacısı Clare Coffey, çalışma ve eğitim hakkındaki genel düşüncenin hala bilim adamı, yazar, öğretmen gibi belirli kalıplar içindeki iş kolları olduğunu söylüyor.

Coffey şunları kaydediyor:

  • "Ancak en çok talebin olduğu ve en çok büyümenin gerçekleştiği esas alanlar, şirketlerin ürünleri hakkında insanlarla iletişim kurabileceğiniz, bu ürünlerin dağıtım sürecini takip edeceğiniz iş kolları."

Clare Coffey, fizik ve kimya gibi temel bilimler alanında eğitim görenlerin işverenlerle okulda ne öğrendikleri konusunda iletişim kurmalarının kolay olduğu görüşünde. Ancak uzmana göre üniversiteler, örneğin felsefe gibi alanlarda eğitim gören öğrencilerin yazılı iletişim ve sav oluşturma gibi değerli becerilerini pazarlamalarını sağlamaya yardımcı olmalı.

Ulusal Üniversiteler ve İşverenler Birliği Başkanı Edwin Koc, 2014 yılında üniversiteden mezun olan kızının o zamandan bu yana dört kez iş değiştirdiğini söylüyor. Üniversiteyi 1973'te bitiren Koc ise sadece dört farklı işte çalışmış.

"Gençlerin çalıştıkları iş yerlerine sadakatları az"

Edwin Koc'a göre gençlerin sık iş değiştirmesinin bir nedeni, Amerika'daki iş piyasasının güçlü olması. Çalıştıkları işten memnun olmayanlar, daha iyi maaşlı bir başka işi kolayca bulabiliyor. Gençler ayrıca iş güvencesi ve sosyal avantajları geçmişe göre daha zayıf olmasından ötürü çalıştıkları şirketlere karşı sadakat hissi beslemiyor.

Koc bu konuda, "Gençler, anne babalarının işlerini kaybettiği ya da kaybetme riski yaşadığı bir dönemde, yani ekonomik gerileme döneminde büyüdü. Bunun izlerini taşıyorlar," diyor.

 İş dünyasının ünlü sosyal platformu LinkedIn'in yöneticisi Daniel Roth'a konuşan Bill Gates, gelecekte kariyer yapacak kişiler için en önemli alanların fen bilimleri, matematik ve ekonomi olacağını düşündüğünü açıklamıştı.
İş dünyasının ünlü sosyal platformu LinkedIn'in yöneticisi Daniel Roth'a konuşan Bill Gates, gelecekte kariyer yapacak kişiler için en önemli alanların fen bilimleri, matematik ve ekonomi olacağını düşündüğünü açıklamıştı.

Edwin Koc ayrıca işverenlerin de mevcut iş piyasasında güç sahibi olduğu görüşünde. Teknoloji hızla değiştiği için kişinin üniversiteden mezun olduğunda sahip olduğu beceriler, altı yıl sonra geçerliliğini yitiriyor. İşverenlerse geçmişte hiçbir dönemde olmadığı kadar büyük bir kalifiye eleman havuzuna sahip. Bu da hemen hemen herkesin yerinin doldurulabileceği anlamına geliyor.

  • Yüksek Lisans Okulları Konseyi'nden araştırma ve politika analizi başkan yardımcısı Hironao Okahana, günümüzde çalışanların kariyer çizgisinin geçmişteki gibi düz olmamasının sadece dört yıllık lisans programlarından mezun olanları etkilemediğini gösteriyor.

ABD Eğitim Sistemi

Amerika’da, ezber odaklı eğitimin aksine daha çok öğrencilerin derse katılımını teşvik eden bir metod kullanılır. Öğrenciler ders içerisinde sürekli olarak öğretmenlerine sorular sorarak etkin olmaya çalışırlar. Sınıfta pasif durumda olan öğrenciler var ise öğretmen, bu öğrencilerin derse katılımında yardımcı olur. Ülkede her eyalet verdiği eğitimden sorumludur. Eyaletler, kendi müfredatını ve hedeflerini belirler daha sonra uygulamaya geçer. Zorunlu ve ücretsiz eğitim (Eyaletlere göre zorunlu eğitim yaşı değişmektedir. 30 eyalette 16 yaşına kadar 9 eyalette 17 yaşına kadar 11 eyalet ve District of Columbia’da 18 yaşına kadar. Bütün bireyler en azından 16 yaşında kadar zorunlu eğitim almak zorundadır. Zorunlu eğitim kamu okullarında ücretsizdir. Eğitim Finansmanı kısmen federal devlet kısmen de yerel odaklıdır. (U.S. Department of Education – %7, Eyaletler – %50, Yerel Yönetimler – %41, Özel kuruluş ve kişiler – %2)

Eğitimden sorumlu bir bakanlık yoktur. Sorumluluklar eyaletlere bırakılmıştır. Yerel çabaları, özel sektörü, toplumsal örgütleri, velileri ve öğrencileri eğitimin kalitesini geliştirmeye yönelik teşvik eder. ABD’deki eğitim sisteminde toplumun, velinin ve öğrencilerin eyalet eğitim programlarına ilişkin ilgilerinin arttırılması hedeflenir.

Ülkede eğitim etkinliklerinin yürütülmesi konusunda yasal yetki ve sorumluluklar bazılarında eyalet meclislerine aittir. Amerika’da eğitim yapısı eyaletten eyalete farklılık göstermektedir. Dört farklı eğitim yapısı bulunmaktadır. 6 yıl ilkokul + 6 yıl lise 8 yıl ilköğretim +4 yıl lise 5 yıl ilkokul + 3 yıl ortaokul + 3 yıl lise 4 yıl ilkokul + 4 yıl ortaokul + 4 yıl lise Liseyi bitiren öğrenciler, sertifika ya da diploma programları ile kısa sürede pratik eğitim alarak iş hayatına atılabilir, teknik enstitülere, meslek yüksek okullarına veya üniversiteye devam edebilirler.

Meslek yüksek okulu eğitimini seçenler 2 sene süren eğitimlerini devlet destekli veya özel olan “Community College” ya da “Two-Year College” adı verilen okullarda devam ederler. “Community College”lar ise devlet okullarıdır ve Türk Eğitim Sistemindeki Meslek Yüksek Okulu’ na denktir.

Burada 2 sene eğitim alan öğrenciler devam ettikleri bölüm ile ilgili Önlisans diploması (Associate Degree) almaya hak kazanırlar. Eğitimlerine devam etmeyi seçen öğrenciler aldıkları kredileri üniversiteye transfer ederek, önlisans diplomasının üzerine 2 sene daha okuyarak lisans diploması (Bachelors Degree) alırlar. ABD’ deki Community College’ ların aynı eyalette bulunan üniversitelerle anlaşması bulunur ve müfredatları da eşdeğer olduğu için direkt 3. sınıftan başlamaya hak kazanırlar. Başka bir Eyalette eğitimlerine devam etmek isteyen öğrencilerse, bazı dersleri tekrarlayabilirler. Liseden sonra devlet üniversitesi veya özel üniversitelere de devam edilebilir. 4 sene süren eğitimden sonra Bachelors Degree olarak adlandırılan üniversite diploması verilmektedir.

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >