1000 yıl önce de olmuştu

Bu büyük depremden sonra da farklı tarihlerde aynı coğrafya defalarca sarsıldı. Ama tarih her defasında tekerrür etti.
Bu büyük depremden sonra da farklı tarihlerde aynı coğrafya defalarca sarsıldı. Ama tarih her defasında tekerrür etti.

Kahramanmaraş ve çevresindeki vilayetlerimiz büyük bir deprem ile sarsıldı. Yaşadığımız bu deprem ne ilk depremdi ne de son olacak? Bu bölge tarih boyunca birçok defa büyük depremlerle sallandı. Zira buradaki şehirler Doğu Anadolu fay hattının üstünde bulunuyor.

Maraş’ın yaşadığı depremlerden en önemlisi ise 1114 yılında yaşanan büyük depremdir. Bu depreme dair bilgileri dönemin tarihini kaleme alan Urfalı Mateos şu şekilde aktarıyor.

29 Kasım 1114 Pazar günü (Eserin orijinalinde tarih Mareri ayının 12'sine tesadüf eden pazar günü şeklinde geçmektedir.) sabahın erken saatlerinde Maraş’ta çok büyük bir deprem meydana geldi. Herkesin derin uykuda olduğu bir sırada aniden müthiş bir gürültü koptu ve yeryüzü şiddetle sarsıldı. Koca koca kayalar yarıldı, tepeler çatladı, evler ağaç gibi sallandı. Bu arada insanları ürperten ve yüreklerine korku salan büyük bir uğultu işitiliyordu. Deprem bitince uğultu yerini yardım isteyen insanların seslerine bırakmıştı.

Ancak insanların beklediği yardım gelmiyordu. Çünkü bu depremde Maraş şehri tamamen toprağın altına gömülmüştü. O günün şartlarında yaklaşık 40.000 kişi hayatını kaybetmişti.

Deprem Maraş'ın dışında Elbistan, Kozan, Adıyaman, Urfa, Antakya, Harran, Kuzey Suriye ve Halep’te büyük yıkıma sebep oldu.

Maraş’ta evler ve ibadethaneler yıkılmış, köyler harap olmuştu. İnsanların kullanabileceği yol kalmamıştı. Urfa’da surların bir kısmı hasar görmüş, Hatay’da pek çok insan hayatını kaybetmişti.

Deprem sonrasında artçı sarsıntılar günlerce sürdü. Mevsim kış olduğu için yağan kar şartları iyice zorlaştırdı. İnsanlar bir taraftan soğukla bir taraftan depremle mücadele ediyordu. Korkudan evlerine giremiyor, yaptıkları derme çatma sığınaklarda yaşamaya çalışıyordu.

Bu büyük depremden sonra da farklı tarihlerde aynı coğrafya defalarca sarsıldı. Ama tarih her defasında tekerrür etti. Biz insanlar coğrafyamıza ve şartlarımıza uygun yapılar yapamadık. Sebepler değişmeyince maalesef sonuçlar da değişmedi.