Doğru Türkçe: Kim, nasıl öldü?

Adnan Menderes
Adnan Menderes

Ölü, Müslüman erkek ise “merhum” veya Müslüman hanım ise “merhume”, normal bir ecel ile ölmüş ise “mevta”, gayrimüslim ise “müteveffa” veya “müteveffiye”, asılarak öldürülmüş ise –merhum Adnan Menderes gibi- “maslûp”, katledilerek öldürülmüş ise “maktul” olarak tarif edilirdi.

Hayat fani, ölüm hak. Peki, zengin dilimizde bu vefatlar nasıl isimlendirilirdi? Türkçe’mizde bugün yalnız “ölü” olarak kullandığımız kelimenin zengin lisanımızda birçok karşılığı vardı. Hâlbuki ölü “müteveffa, müteveffiye, merhum, merhume, mevta, maslub, maktul ilh. gibi kelimelerin heyet-i umumiyesi için kullanılıyor. Aslına bakarsanız bütün bu kelimelerin arasında fark var.

Ölü, Müslüman erkek ise “merhum” veya Müslüman hanım ise “merhume”, normal bir ecel ile ölmüş ise “mevta”, gayrimüslim ise “müteveffa” veya “müteveffiye”, asılarak öldürülmüş ise –merhum Adnan Menderes gibi- “maslûp”, katledilerek öldürülmüş ise “maktul” olarak tarif edilirdi. (‘Di’ diyoruz artık hepsine birden ölü veya cenaze denilip geçiliyor.) Bu sayede ölen kişinin muayyen vasfı da kelimeyle birlikte belirtilmiş olurdu. Ölümsüz yerine de “bâki”, “muhalled/t” (ebedî), “lâyezâl” (ebedî) gibi çeşitli kelimeler kullanılırdı. Bunlardan bir eserin ölümsüzlüğü beka ile değil, muhalled kelimesiyle karşılanırdı. Bir tesir zâil olur olmuyorsa “lâyezâl”dir.

Salben (asılarak), maslûp (idam edilmiş) bir şekilde öldürülmüş merhum Adnan Menderes’in sene-i devriyesi vesilesiyle…