Kudüs yeni bir intifada mı başlatacak?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, liderler içerisinde Kudüs'ü destekleyen açıklamaları ve yaptığı telefon trafiğiyle yine benzersiz olduğunu gösterdi. Mescid-i Aksâ avlusunda Türk bayraklarını kaldıran Kudüslüler şu sloganı attılar:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, liderler içerisinde Kudüs'ü destekleyen açıklamaları ve yaptığı telefon trafiğiyle yine benzersiz olduğunu gösterdi. Mescid-i Aksâ avlusunda Türk bayraklarını kaldıran Kudüslüler şu sloganı attılar:

Kudüs’te yaşayan Filistinlilerin Mescid-i Aksâ ve Şeyh Cerrah mahallesindeki şanlı direnişlerinde neler yaptıklarını tek bir yazıya sığdırabilmek mümkün değil. Verdikleri mesaj ve elde ettikleri neticenin paha biçilemez olduğunu söylemekle yetinmiş olalım. Hâdiseleri izlerken bu mesajın gücüne bizler de şâhid olduk. Düşman bütün hazırlığını yapmıştı ama Allah’ın izniyle mağlup edildi.

Her şey Ramazan ayında Kudüs’teki Şeyh Cerrah mahallesinde genç bir Filistinli kızın çektiği kısa video ile başladı. Siyonist işgalciler genç kızın evine zorla el koymak istiyorlardı. Genç kız bir yandan da onları engellemeye çalışıyordu. Bu sırada içlerinden biri ağır bir aksanla şöyle dedi: “Eğer ben çalmazsam bir başkası çalacak.”

Sosyal medyada daha önce görülmemiş bir şekilde hızla yayılan video, Filistinlilerin, Arapların ve tüm İslam dünyasının öfkesini biledi. Ardından mahalle sakinleri ile siyonistler arasında çatışmalar başlayınca medya ve sosyal medya üzerinden hadise daha büyük kitlelere ulaştı.

Ardından mahalle sakinleri ile siyonistler arasında çatışmalar başlayınca medya ve sosyal medya üzerinden hadise daha büyük kitlelere ulaştı.
Ardından mahalle sakinleri ile siyonistler arasında çatışmalar başlayınca medya ve sosyal medya üzerinden hadise daha büyük kitlelere ulaştı.

Makdîsî mahallesi Kudüs’ün Arap kısmıyla Filistin’in kuzeyini birbirine bağlar. Yani buranın kaybedilmesi, şehirdeki Arapların Filistin’in diğer kısmıyla bağının kesilmesi, tamamen izole edilmesi demektir.

Şanlı bir direniş

Siyonistlerin buradaki 12 eve el koymaya çalışmaları, mahallenin geri kalanı için de tehdit ifade ediyor. Buradaki mesele yeni değil. Onlarca yıldır süren bir mücadeleden bahsediyoruz. İş burada kalmadı elbet. Bab-ul Amud ve Mescid-i Aksâ civarında yaşanan çatışmalar da hadiselere yeni bir boyut ekledi. 1967 yılında şehri ele geçiren siyonistlerin, 28 Ramazan’a denk gelen Kudüs Günü yıldönümü münasebetiyle Mescid-i Aksâ ’ya baskın yapacaklarını açıklaması çatışmaları daha da şiddetlendirdi. Çatışmaların daha Ramazan ayının ilk günlerinden itibaren Mescid-i Aksâ ’da namaz kılan ve nöbet tutan Filistinlilere yapılan tacizlerle başladığını not edelim.

İşin aslı, Kudüs’te yaşayan Filistinlilerin Mescid-i Aksâ ve Şeyh Cerrah mahallesindeki şanlı direnişlerinde neler yaptıklarını tek bir yazıya sığdırabilmek mümkün değil. Verdikleri mesaj ve elde ettikleri neticenin paha biçilemez olduğunu söylemekle yetinmiş olalım. Hadiseleri izlerken bu mesajın gücüne bizler de şahit olduk. Düşman bütün hazırlığını yapmıştı ama Allah’ın izniyle mağlup edildi.

Mescid-i Aksâ dâvâsı yeniden canlandı

Kudüslüler, sadece siyonistlere değil, Filistin dâvâsını bitirmek ve marjinalleştirmek için onlarla iş tutan bütün Arap liderlerine de unutamayacakları bir ders vermiş, onları rezil etmiştir. Bugün Filistin dâvâsı yeniden itibar kazanmış, ümmetin meselesi olarak gündem olmuştur.

Sebat ederek kazandılar

  • Bunun neticesi olarak:
  • • Arapların Şeyh Cerrah mahallesindeki evlerinden çıkarılması ertelendi.
  • • İşgalin yıldönümünde siyonistlerin Kudüs yürüyüşü iptal edildi.
  • Kudüslüler asla yalnız değildir
  • Kudüslüler şu hâdiselerden sonra umutsuzluk içindeydiler:
  • • Arap Baharına zıt karşı devrimler
  • • Arap devrimlerinin karanlık kaderi
  • • Medyada ve Arap dünyasında Filistin dâvâsının kasıtlı olarak gündemden düşürülmesi
  • • Arap dünyasında İsrail ile hızlı normalleşme dalgası
  • • ABD büyükelçiliğinin Trump'ın kararıyla Kudüs’e taşınması

Bu kez sadece bedenleriyle savaşıyor ve direniyorlardı. Allah’a ve kendi cesaretlerine güveniyorlardı. Ellerinde basit araçlar vardı. Derken halkların desteği tam bir sürpriz oldu. Filistin dâvâsının Müslümanların kalbinde asla ölmediği/ölmeyeceği görüldü. Dâvâ yeniden ayağa kalktı.

Batı Şeria, Gazze ve işgal altındaki diğer bölgeler

  • • Önce Gazze'de Filistinliler ile siyonist işgal güçleri arasında çatışmalar çıktı.
  • • Sonra Batı Şeria iştirak etti.
  • • Ardından, Tel Aviv'de ve diğer kentlerde yaşayan İsrail vatandaşı Araplar, Filistinli kardeşlerine destek verip siyonistlerlerle çatışmaya başladı.

Sadece bir cuma günü 200 noktada çatışma çıktı. Gözaltına alınanlar, yaralananlar ve şehit düşenler görüldü.

Direnişin yankıları

Hamas ve diğer Filistinli gruplar, işgal devletinin semalarına füze yağdırmaya başladı. Siyonistlerin kendilerini füzelerden koruyabileceğine inandıkları Demir Kubbe efsanesi resmen çöktü.

Direnişin darbeleriyle korku ve dehşet içinde kaçışan siyonistlerin fotoğrafları sosyal medyayı kapladı. Propaganda ile şişirilen İsrail askerinin yenilmezlik masalı sona erdi. Uzmanlar, İsrail cihetinden gelen bilgilerin teyide muhtaç olduğunu, son gelişmeler neticesinde bunun bir kez daha görüldüğünü ifade ettiler.

Araplar acılara rağmen Kudüs'ü kazandılar

Özgür Suriyeliler, kendi acılarını unutup İstanbul ve İdlib’de Kudüs için, Filistin için destek gösterileri yaptılar. Gerek sosyal medyada, gerekse ikamet ettikleri ülkelerde bulunan İsrail büyükelçilikleri önünde protestolar düzenlediler.

Ürdünlü gençler, önce İsrail büyükelçiliğinin önünde protesto gösterisi yaptılar, sonra sınıra doğru yürüyüp neşeyle koşarak sınırı geçtiler. Bu sırada ağır silahlı İsrail askerleri karşısında tamamen silahsızdılar.

Kudüs ve Filistin halkına yönelik destek hâlâ devam ediyor.
Kudüs ve Filistin halkına yönelik destek hâlâ devam ediyor.

Katar'ın başkenti Doha’da Kudüs'ü ve Filistin direnişini desteklemek amacıyla bir protesto gösterisi düzenlendi.

Türkler, İstanbul'daki Araplarla birlikte sokağa çıkma yasağına rağmen Mescid-i Aksâ ve ehline desteklerini ifade için İsrail konsolosluğuna yürüdüler.

Avustralya, ABD, Japonya, Avrupa ve Arap ülkelerinde Gazze'nin barbarca bombalanmasını kınamak için gösteriler düzenlendi.

Kudüs ve Filistin halkına yönelik destek hâlâ devam ediyor.

Kudüs halkı, Mescid-i Aksâ avlusunda Arap ülkelerinin bayraklarını kaldırıp kardeş halkları selamladı. Elbette rejimleri değil. Çünkü Suriye nâmına kaldırılan bayrak, Esed rejiminin bayrağı değil devrimin bayrağıydı.

Erdoğan her zamanki gibi yalnızdı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, liderler içerisinde Kudüs'ü destekleyen açıklamaları ve yaptığı telefon trafiğiyle yine benzersiz olduğunu gösterdi. Mescid-i Aksâ avlusunda Türk bayraklarını kaldıran Kudüslüler şu sloganı attılar:

  • “Biz buradayız Erdoğan!
  • Haydi Türkiye! Allah'ın izniyle!”

Bütün dünya liderleri arasında kendisi için dua edilen sadece Erdoğan vardı. Allah’tan Kudüs için zaferin yakın olmasını temenni ediyoruz.

Filistin’de bayram günü

Bu yazıyı, 73 yıl önceki Nekbe’nin yıldönümünde kaleme aldım. Filistin direnişinin bize verdiği şeref sayesinde mutlu bir gün yaşadık.

Yeryüzündeki bütün şerefli insanların bayramı kutlu olsun.