Sokaktan medet umuyorlar!
Sokakta ve TBMM’de yaşananlar sıradan hâdiseler gibi gelebilir, kimileri de olup biteni şizofreniye bağlayabilir, ama dünyaya bakınca olup biteni tesadüfe bağlamak hafife almak olur. Hele ki, yalandan başka bir şey yazmamakla şöhretli bir tetikçi ‘gazeteci’nin, Erdoğan’ın CHP genel başkanını değiştirmek için gizli görüşmeler yaptığı üfürmesi durduk yere mi çıktı sanırsınız?
Dünya cidden karıştı. Afganistan, Yemen, Suriye, Libya savaşı, Filistin, Keşmir, Doğu Türkistan, Mymmar’daki soykırım faaliyetleri, Bolivya, Şili, Meksika, Lübnan, Irak, İran, Fransa, İspanya, Hong Kong sokakları, Rusya-Ukrayna, Azerbaycan-Ermenistan arasındaki gerilimler, Cezayir ve İsrail’de hükümet kurulamaması, Amerika’da Trump’ın azil tartışmaları, ABD’li zenginlerin ve diğer adayların kâbusu hâline gelen Demokrat Parti Başkan aday adayı Elizabeth Warren yüzünden ABD’deki tartışmalar, Amerika’nın, Çin ve AB üyesi ülkeler başta olmak üzere dünya ile yürüttüğü ticaret savaşları, NATO’nun geleceği konusundaki bilinmezlikler, Akdeniz’deki enerji gerilimi, Avrupa ve Amerika’nın karalar bağlamasına neden olan mülteci meselesi, Dünyanın en büyük petrol şirketlerinden Suudi Aramco’nun halka arz oyunu, Ve hatırımıza gelmeyen daha pek çok mesele…
Sezer vetoları, 27 Nisan muhtıraları, Cumhuriyet mitingleri, ‘411 el kaosa kalktı’ manşetleri, 7 Şubat MİT krizi, MİT tırları, Gezi kalkışması, 17/25 yargı darbesi, hendek terörü, 6-8 Ekim terörü gibi pek çok hâdise...
Son günlerde ise ortaya çıkan sokak ve Meclis’teki Kemalistlerin kışkırtmaları…
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, Türkiye terör ve sokak hâdiselerine karşı şerbetli.
Aklı karışıklara, maşalara, kötü niyetlilere hatırlatmamız gereken en önemli şey birkaç yıl evvel millet eliyle alt ettiğimiz benzersiz 15 Temmuz terörüdür ki, gerektiğinde 15 Temmuz’un bin katı ile de karşılaşsak fazlasını başarırız.
Diyor ki, hem millet, hem de 18 yıllık AK Parti iktidarı, onun güçlü ve etkili lideri Recep Tayyip Erdoğan büyük badireler atlattı, başkalarını da atlatır ama mesele atlatmak değil oyuna gelmemektir.
Şimdi bu da nereden çıktı demeyiniz! Birileri bunun hesabını yapıyor.
Kemalistlerin başı örtülü kadınlar üzerinden üretmek istedikleri gerilim ortada. Kimi sokakta yumruğunu kullanıyor, kimi ise TBMM’de dilini…
Sokakta ve TBMM’de yaşananlar sıradan hâdiseler gibi gelebilir, kimileri de olup biteni şizofreniye bağlayabilir, ama dünyaya bakınca olup biteni tesadüfe bağlamak hafife almak olur. Hele ki, yalandan başka bir şey yazmamakla şöhretli bir tetikçi ‘gazeteci’nin, Erdoğan’ın CHP genel başkanını değiştirmek için gizli görüşmeler yaptığı üfürmesi durduk yere mi çıktı sanırsınız?
CHP’nin başındaki zât ile Yahudi Murdoch’ın tilkisinin kuyruklarının da aynı yalanı sürdürmeleri hesapsız bir şey midir?
AK Parti’ye ve dindarlara kinli çevreler ile CHP tabanını kışkırtmak istiyorlar. Bunun için çoğu, hâlâ sokakta elini kolunu sallayarak dolaşan FETÖ’cülerden, PKK’nın şehir uzantılarından ve gaza gelmeye hazır Kemalistlerinden medet umuyorlar.
Unutmayınız bunlar terör örgütleri ile ittifak kurdular, Türkiye düşmanı her yapı veya ülke ile el ele kol kolalar. Yeter ki Türkiye diz çöksün, namerde muhtaç olsun, göbek atmaya çoktan hazırlar.
Genel başkanları, sözcüleri, belediye başkanları, Türkiye’nin ‘güvensiz’ olduğu yalanını boşuna mı söylüyorlar tüm dünyaya.
O halde yapılacak olan, aklıselimle balonun gazını almak. AK Partinin kendi tabanıyla açtığı arayı yok etmek, buyurgan dilden kurtulmak, AK Parti ile derdi olmayan kitleyi kucaklamak...
Bunu en iyi yapabilecek tek kişi Erdoğan’dır!
Vesselam!