Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan ABD'ye rest: Gerekirse İncirlik'i ve Kürecik'i kapatırız

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Dünya İnsan Hakları günü kapsamında yaptığı konuşmadan
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Dünya İnsan Hakları günü kapsamında yaptığı konuşmadan

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'nin Ermeni tasarısı kararına ilişkin "Gerekirse İncirlik'i ve Kürecik'i kapatırız" dedi. Erdoğan, Libya ile yapılan anlaşma ile ilgili ise "Burada Sevr'in aslında ters yüz edilmesi var. Böyle bir adım atılmış durumda" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, canlı yayında gündem ile alakalı önemli açıklamalar yaptı.

"İncirlik'i de kapatırız Kürecik'i de kapatırız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Böyle bir kararı vermemiz gerektiği anda bu kararı alma yetkisi bize aittir. Yeri geldiğinde otururuz, kapatılması gerekiyorsa İncirlik'i de kapatırız, Kürecik'i kapatırız. Biz de bunlara mütekabiliyet çerçevesinde gerekli kararı veririz. Türkiye bir kabile devleti değildir. 780 bin kilometre karelik ve 2 bin yılı aşkın tarihe sahip olan bu tür yaklaşımları reva görmek karşılıksız kalacak şey değildir. Ne gerekiyorsa mütekabiliyet esasına uygun olarak gerekli adımları atarız. Kaldı ki biz stratejik ortak değil miyiz? NATO'da beraber değil miyiz? Yapılanlar ne? Nasıl böyle bir şey olabilir stratejik ortaklıkta. Bunlar böyle devam ederse bizim de tabii vereceğimiz karşılık var." ifadelerini kullandı.

  • Kürecik nerede?
  • Kürecik Radar Üssü (Kürecik Radar Station), Malatya'nın Akçadağ ilçesine bağlı Kürecik nahiyesinde bulunan askerî tesistir. Amerikan askerlerinin kurmuş olduğu ve bulunduğu üs, terk edilerek Türk askerinin kontrolüne bırakılmıştır. Malatya yönüne giderken, Karahan gediğinin bulunduğu tepenin sol üst tarafındadır.
  • İncirlik Üssü nerede?
  • İncirlik Hava Üssü (IATA: UAB, ICAO: LTAG), Adana ilinin İncirlik beldesinde bulunan bir hava üssüdür. Adana şehir merkezinin 8 km doğusunda ve Akdeniz'e 56 km mesafededir. Avrupa'da taktik nükleer silahlar bulunduran altı NATO üssünden biridir.

"Hafter başbakan değil illegal bir kişi"

Birkaç saat önce sayın Sarraj misafirimdi. Savunma Bakanımız üçlü olarak görüşme gerçekleştirdik. Her ikisi de Doha'dan gelmişlerdi. Libya'daki mevcut gelişmeler nedir, ne değildir diye. Sarac oranın meşru başbakanı. Hafter denilen zat kesinlikle böyle meşru başkan veya başbakan değil. Sadece illegal bir kişi. Uluslararası bu noktada mutabakat karşılığı olan kişi Sarraj'ın kendisidir. Özellikle Libya'ya yönelik uluslararası hukuktan kaynaklanan hakların kullanılmasıyla ilgili olarak kısa bir zaman önce mutabakat muhtırası imzalamıştık.

Libya ile güvenlik ve iş birliği anlaşması Meclis'e sunuldu

Bunlardan biri deniz yetki alanların sınırlandırılması ve askeri iş birliğiyle ilgiliydi. Şimdi de güvenlik ve iş birliği anlaşması Meclisimize sunuldu. Bu anlaşmalarla Akdeniz'de hem Libya'nın hem Türkiye'nin hakkı korunmuş olacak. Bunu son NATO zirvesinde Miçotakis ve heyetiyle yaptığımız görüşmede kendilerine söyledik. Onlar hala belli beklentiler içerisinde. Dayatılmaya çalışılan planlar var burada. Daha da ileri gideceğim, burada Sevr'in tersyüz edilmesi var. Libya'ya asker gönderimi konusunda ise böyle bir davet ve talep gelecek olursa nasıl bir inisiyatif üstleneceğimize dair ülkemiz bunun kararını verecektir. Uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli adımları atarız.

Hem Libya hem Türkiye kazanacak

Şimdi iki sismik iki de sondaj çalışması yapacak ileri teknolojiye sahip gemilerimiz var. Bunları Hazine ve Maliye Bakanımızın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olduğu zaman Berat Bey, bunları almıştık. Burada hem Türkiye hem Libya kazanacak. Şimdi bu sularda Libya ve Türkiye'nin hakları var. Bu hakkın korunması gerekir diyoruz. Talihsizliğe bakın ki, ülkemizin içinden ve dışından birileri bu konuda çok rahatsız oluyor. Siz kimden yanasınız, çıkıp açık söyleyin. Biz burada öyle de olsa böyle de olsa buradaki çalışmalarımızı milletimizin ali menfaatleri için sürdüreceğiz.

Libya anlaşması hukuken elimizi güçlendirdi

Doğu Akdeniz havzası hidrokarbon rezervlerine sahip. Son zamanlarda bazı şirketlerin keşif haberlerini duyuyoruz. Olur ki belki yanımıza uluslararası camiada güçlü olan şirketleri yanımıza alma durumu olabilir. Kısa zamanda sismik araştırma ve sondaj çalışması başlatılacak. Doğalgaz ticaretinin ihraç güzergahı ve satış anlaşmaları yapıldıktan sonra üretim safhasına geçebilen projeler olduğu unutulmamalıdır. İşin dayandığı tabanı sıkı tutmakta fayda var. Son yaptığımız Libya anlaşması bu konuda hukuken elimizi güçlendirmiştir.

ABD'nin aldığı kararın kıymeti harbiyesi yok

ABD iç siyasetindeki kamplaşmanın aleyhimize sonuçlar doğurduğunu, bazı çevrelerin Trump'ı sıkıştırmak amacıyla bazı konuları istismar ettiklerinin farkındayız.Benim Trump'la olan hukukum bazı şeyleri değiştirmiyor. Bu eylemler müttefiklik ilişkilerimizin ruhuyla bağdaşmadığı gibi Suriye konusunda varılan mutabakata da aykırıdır. Sayın Trump'a aktardığım gibi Türkiye-ABD ilişkilerinin ABD'nin kendi iç siyaseti için harcanamacak ölçüde değerli olduğunu söyledim. ABD Kongresi'nin ilişkilerimizin özüyle ilgili olmayan şeyleri yapmaya son vermeye davet ediyoruz. İlişkilerimize daha fazla zarar verecek zararların önlenmesi için gerekli önlemlerin alınmasıdır. Ulusal güvenliğimize tehdit oluşturan terör örgütüyle mücadele kararlılığımız tamdır. Ermeni meselesiyle alakalı, sözde Ermeni soykırımı konusunda bunları oradaki yetkililere anlattığım zaman bazılarına bakıyorum, konulara hakim değiller. Biz şu anda silahlı kuvvetlerimizin elinde olan 1 milyonun üzerindeki belgeyi açıyoruz. Gelsin tarihçiler, hukukçular incelesin. ABD'de sadece Harvard'da bir miktar olduğu söyleniyor. Fransa'da olduğu söyleniyor, onlar da açsın. Ermenistan'da var mı, yok! Bütün herkes açsın arşivi. Tarihçilerden oluşan heyetler ve hukukçular, arkeologlar tarafından incelensin. Ondan sonra gerekirse siyasetçiler devreye girelim. Bu karar siyasetçilerin değil herşeyden önce tarihçilerin yapacağı inceleme araştırma, hukukçuların, arkeologların yapacağı inceleme ve araştırmalar neticesinde siyasiler bunun kararını versinler. Burada hiçbir belge ortaya koyamayanların söyleyecek sözü yoktur. Çıkıp karar almışlar, alsanız ne yazar. Aldığınız kararların kıymeti harbiyesi yok. Bu kararlar siyasidir. Hukuka uygun hiçbir yanı yok. Bunları bizim kabul etmemiz mümkün değil. Şu anda kendileri söylüyorlar. Diyorlar ki bu alınan kararın kıymeti harbiyesi yok. İsimlerini vermeye gerek yok. Biz kararlı yürüyoruz. Onlar da birilerini tatmine çalışıyoruz. 100 yıldan fazla süre geçmişken bugün neden ABD Temsilciler Meclisi ve Senatosunda bu tür kararların neden alındığı açıktır.

Batının ırkçılık tarihini ortaya koyacağız

Bizim de bazı kararlar almamız gerekebilir. Çok açık net rahatlıkla söyleyeyim, Amerika'da Kızılderililerle ilgili söylememek, konuşmamak mümkün mü? Bu Amerika'nın yüz karasıdır. Ruanda'da Fransızların yaptığı katliamları, Cezayir'de yaptıkları katliamları bir kenara koymak mümkün mü? Senagal'de köle ticareti yaptı bunlar. Biz de bütün bunların hepsini dünya kamuoyuna açıklayacağız. Bunların elimizde belgeleri var, arşivlerde belgeleri var. Bunlarla beraber savunmada değil, taarruzda olacağız. Batı'nın ırkçılık ve sömürgecilik tarihi olduğunu ortaya koyacağız.

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >