Ego çalışanların performansını etkiler mi?

EGO
EGO

Michigan, Harvard ve Duke Üniversiteler’inden araştırmacıların yaptığı yeni bir araştırmaya göre; liderler güçlerini üst seviyeye çıkardıkları vakit altlarındaki ekipleri aynı seviyede performans gösteremiyorlar.

Bir kurumun başarısı için en önemli etkenlerden bir tanesinin güçlü liderlik olduğu düşünülür, fakat yeni bir araştırma bunun aksini iddia ediyor.

Araştırmacılar ‘Subjektif güç hissi, liderlerin sosyal ilişkileri domine etme içgüdülerini harekete geçiriyor ve otoritenin şeffaflığı algısını yok ediyor. Bunun sonucunda da ekip performansı kısıtlanıyor.’.

Araştırma görevlilerinden Michigan Üniversitesi’nden Leigh Plunkett Tost, problem lidere sahip olmakta değil diyor. Fakat, bu liderler liderlik eşittir güç diye düşünürlerse ve ekibin ilişkilerini domine etmeye başlarlarsa, diğer ekip üyelerinin potansiyeli azalacaktır.

Bu araştırmanın bir parçası olarak, araştırmacılar bazı farklı deneyler gerçekleştirdiler. Deneylerde, bazı katılımcıların diğer kişiler üzerinde güç elde ettikleri bir anı ve bu anın onları lider olarak nasıl etkilediğini hayal etmeleri isteniyor. Bir çalışmada, katılımcılar, liderleri önceden belirlenmiş, ekiplere ayrılıyorlar ve bir proje tamamlamaları isteniyor.

Belirlenen liderlerin yarısının, deney başlamadan önce araştırmacılarla sohbet ederek fazlaca güçlü ve motive hissetmeleri sağlanıyor. Bu deney sonucunda, fazlaca güçlü hissetmeleri sağlanan ekip liderlerinin, ekiplerindeki tüm konuşmanın ortalama %33’ünü yaptıkları; diğer ekip liderlerinin ise, kendi ekiplerindeki tüm konuşmanın ortalama %19’unu yaptıları görülüyor. Ek olarak, güçlü liderlerin olduğu ekiplerde, projenin hedefini tamamlama oranı önemli ölçüde düşük çıkıyor.

‘Konuşmanın çoğunu kendileri yaparak, güçlü liderler diğer kişilerin katkılarına açık olmadıkları mesajını veriyorlar ve bu da ekip performansını ve katkısını düşürüyor.’ diyor yazarlar. Başka bir deneyde, katılımcılar dört kişilik takımlara ayrılıyorlar ve bir deney yapmaları isteniyor. Bu deneyde takımlar, takımın kendi arasındaki bilgi paylaşma yeteneğine bağlı olarak, bir personel problemi ile ilgili doğru sonuca ulaşmaya çalışıyorlar. Yine, belirlenen takım liderlerinden yarısının deney öncesi fazlaca güçlü ve motive hissetmeleri sağlanıyor. Buna ek olarak, takım liderlerinden yarısına, tüm ekip üyelerinin takımın başarısına katkı sağlayabilecekleri hatırlatılıyor.

Deney sonunda, fazlaca motive ve güçlü liderlere sahip olup, liderlerine takım katkısının önemi konusunda hatırlatma yapılmayan tüm takımlar yanlış karar verirken, diğer takımların yarıdan fazlasının doğru cevaba ulaştığı görülüyor. Araştırmacılar, ‘Güç hissi, kişinin, diğer kişilerin katkılarını, fikirlerini ve bakış açılarını takdir etmemesine neden oluyor. Liderlere, tüm ekip üyelerinin, takımın başarısına katkı yapabilecek potansiyele sahip oldukları hatırlatması yapıldıktan sonra, bu düşünceler ortadan kayboluyor.’ diye yazıyorlar.

Araştırmacılar, egosuz bir ortam yaratmak için şu önerileri getiriyorlar:

-Olabildiğince yatay bir organizasyon ve eşitlikçi bir kültür sağlayın.

-Yüksek düzeyde otorite şeffaflığı oluşturacak ve ekip içi açık iletişimi destekleyecek liderler yetiştirin.

-Liderlere, astlarının da yapabilecekleri önemli katkılar olduğunu hatırlatacak politikalar ve uygulamalar tesis edin.

-Sosyal ilişkilerde dominant davranan liderlerin meşruluklarının, tüm takım üyeleri tarafından sorgulanmasına destek verin.

Kaynak: Business News Daily

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >