Eski Google çalışanından 'yapay zeka' açıklaması: 'Savaş başlatabilir!'

'Teknoloji ve bilim bir arada' gibi iddialı bir cümleyi birçok farklı ürün ya da cihazın tanıtımında duymak mümkün. Peki gerçek hayat? Bu iddialı cümlenin 'gerçek hayattaki' en net temsili hiç şüphesiz yapay zekada karşımıza çıkıyor. Herhangi bir canlı organizmadan faydalanmaksızın, tamamıyla yapay araçlar ile ortaya çıkarılan, insana çok benzer davranış ve hareketler sergileyebilen makinelerin geliştirilmesi olarak kabaca tanımlayabileceğimiz yapay zeka kavramıyla bir teknoloji mağazasında karşılaşmak ne kadar olasıysa yapay zekayı bir bakkalda görmek de o kadar mümkün. Yapay zeka insanın olduğu her yerde bir şekilde varlığını sürdürürken ona yapılan yatırımlar ve yapay zekaya atfedilen önem de günden güne artıyor.

Bundan uzun yıllar önce Mathison Turing tarafından ortaya atılan 'Makineler düşünebilir mi?' sorusuyla şekillenmeye başlayan yapay zeka kavramı, 2. Dünya Savaşı döneminden itibaren çeşitli silahlarla birlikte de kullanıldı. Yapay zeka, sahip olduğu birçok olumlu özelliğe nazire yaparcasına uzunca bir süredir 'tehlikeli' bir merak üzerinden de irdeleniyor. Yapay zeka söz konusu olduğunda insanlığın en büyük korkusu 'Yapay zeka teknolojisi günün birinde bizi ele geçirebilir mi?' sorusuyla beraber gelen 'yapay zeka ölüm saçacak!' dedikodusu.

Yapay zeka konusunda 90’lı yıllarda vizyona giren sinema filmleri dünya üzerinde yaşayan milyarlarca insanın tedirginliğini canlı tutmayı hedefliyor. Bu tedirginliğin haklı sebeplerinin olduğu gün yüzüne çıkmaya başladı bile. Yapay zekanın insanlık için bir tehdit olduğunu savunan Alexander Rebel, bu konunun önemine dikkati çekmek amacıyla bir deney videosu çekti.

Teknolojik asistanlarla silah kontrol etmek mümkün hale geldi

Alexander Rebel, standart karbondioksit tüplü havalı tabanca ve silahın tetiğini çekmek için elektriği ileten TP-Link marka akıllı prizden faydalandı. Ayrıca tetiği çekmesi için gereken yapay zeka yazılımı olarak da Google Asistan'ı kullandı. Düzenek hazırlandıktan sonra 'OK, Google' diyen sanatçı Google Asistan’ı çalıştırdı. Ardından 'Silahı çalıştır' komutuyla silahın tetiğini hiç dokunmadan çektirdi ve silah ateşleme yaptı. Bu örnekte Google'ın yapay zeka yazılımı yerine, Amazon Echo veya başka bir yapay zeka destekli asistanı da kullanabileceğini belirten Rebel’in, aslında dikkati çekmek istediği farklı bir nokta vardı. Evet Yapay zekayı tetikleyen her ne kadar bir insan olsa da, yapay zeka karşısındakinin dost mu, yoksa düşman mı olduğunu ayırt edebilecek özelliğe sahip değil.

Rebel'in yayınladığı savaş videosu ne kadar işe yaramıştır bilinmez ama ekibin en iyilerinden biri olarak değerlendirilen Google çalışanı Laura Nolan, Google'daki görevini bırakırken 'Yapay zekalı silahların geliştirileceği bir savaş teknolojisinde yer almak istemiyorum' açıklamasında bulunmuştu. Üst düzey görevli, eski bir Google yazılım mühendisinin uyarılarına göre, yeni nesil otonom silahlar veya 'katil robotlar' istemeden savaş başlatabilir veya büyük bir zulüm gerçekleştirebilir. Geçtiğimiz yıl ABD askeri drone teknolojisini geliştirmek için Google tarafından yönlendirilen ve bu sebeple Google’dan istifa eden Laura Nolan, yapay zekalı ve insan tarafından kontrol edilemeyen bütün 'katil robotların' yasaklanması ve onların da kimyasal silahlar ile benzer statüde olması gerektiğini söyledi.

'Katil Robotları Durdurma Kampanyası!'

Nolan, ‘Katil Robotları Durdurma Kampanyası’na katılarak New York ve Cenova’da Birleşmiş Milletler diplomatlarını olası riskler hakkında uyardı. Aynı bölgede ne kadar fazla makine varsa felaket riskinin o kadar artacağını belirtirken, bu savaş makinalarının savaş yasaları altında bile yasadışı cinayetler işleyebileceğini ve vahşetlere yol açabileceklerini belirtti. Aynı zamanda makinaların tahmin edilemeyen hareketler yapıp beklenmeyen şekilde çalışabileceklerini belirtirken, bu yüzden insan kontrolü altında olmalarını, aksi takdirde yasaklanmaları gerektiğini söyledi.

Maven Projesi adıyla anılan projenin insanlar için İHA’lardan daha tehlikeli olduğunu belirten Nolan, geliştirilen programın 18 yaşındaki bir düşman askeri ile 18 yaşındaki tavşan avlayan herhangi birini nasıl ayırt edeceğini sorarak olası riskler üzerine dikkatleri yoğunlaştırdı. Nolan ayrıca otonom silahların tamamen yasaklanmasını söylemediğini belirtirken, tam otonom sistemler yerine insan kontrolü ile çalışan teknolojilerin kullanılması gerektiğini belirtti.