"PKK terör örgütünün kamu kuruluşları içindeki destekçileriyle ilgili de yürütmeye başladık"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "FETÖ konusunda ilan ettiğimiz olağanüstü hal çerçevesinde süratle birtakım adımlar attık, atmaya devam ediyoruz. Aynı süreci PKK terör örgütünün kamu kuruluşları içindeki destekçileriyle ilgili de yürütmeye başladık." dedi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 81 ilin valisiyle buluştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan burada valilere hitap etti. FETÖ ve PKK terör örgütleriyle mücadelenin önemli bir boyutunun bu örgütlerin kamu görevlileri içindeki uzantılarının tasfiyesinin oluşturduğunu vurgulayan Erdoğan,

"FETÖ konusunda ilan ettiğimiz olağanüstü hal çerçevesinde süratle birtakım adımlar attık, atmaya devam ediyoruz. Aynı süreci PKK terör örgütünün kamu kuruluşları içindeki destekçileriyle ilgili de yürütmeye başladık. Sizlerden ricam, bulunduğunuz illerde bu konuda kararlı ve dikkatli çalışmalar yapmanızdır. Benim tavsiyem şu, sizlerden memurları açığa alma noktasında bir yarışa girmenizi istemiyorum sadece adil davranmanızı istiyorum. Çünkü bizim değerlerimizde zulüm yoktur, adil davranalım, zulmedenleri yerinden alalım." şeklinde konuştu.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

"Pek çok eylemde DAİŞ ile PKK'nın ortak çabasını, gerisinde de FETÖ'cülerin desteğini görüyoruz. Bu durum bizim tüm terör örgütleriyle aynı dikkat ve hassasiyetlerle mücadelemizi zorunlu kılıyor. PKK ile FETÖ'nün, DAİŞ ile DHKP-C'nin bizim nezdimizde farkı yoktur. İşte bunları 15 Temmuz'dan sonra çok daha açık ve net yaşadık. Hepsinin de kökünü kazıyana kadar yolumuza devam edeceğiz. Tek fert kalıncaya kadar bu mücadeleyi sürdüreceğim. Çünkü ta belediye başkanlığından bu yana tanıdığım bu örgüt bizlere ihanet etmiştir."


"Bunlar terör örgütü dedikçe, 'terör örgütü silahlı olur' diyorlardı"

"17-25 Aralık'ta biz yapının karanlık yüzünü gördük. Ancak kimseye meramımızı anlatamadık. Bunlar terör örgütü dedikçe, 'terör örgütü silahlı olur' diyorlardı, köşelerinde bunları yazıyorlardı. Milletimiz bizim mesajımızı aldığını seçimlerde gösterdi. Pek çok kişiye bu gerçeği anlatamadığımızı görüyoruz. Bu ihanet çetesi 15 Temmuz'da kan döktü, can aldı. Bunlar sıradan bir projenin ürünü değildi. Bizim yıllardır söylediğimizi kendi elleriyle tescil ettiler."

"Niye cepheyi geliştiriyoruz diyenler oldu"

Darbe düzeninden 40 gün geçmeden Suriye'de uzun süredir planladığımız Cerablus operasyonunu yaptık ayrıca PKK terör örgütüne tarihin en büyük operasyonlarını yaptık. Bazıları bu kadar cephede bu yapılmaz dediler.Niye cepheyi geliştiriyoruz diyenler oldu. Şuna inanalım cephelerin genişlemesi ya da daralması iman meselesidir. Millet ben varım diyorsa bu cephelerin hepsi çok küçüktür.

(Fırat Kalkanı Harekatı) Neymiş efendim 'Uluslararası hukukta o ülkenin hükümeti sizi çağırmazsa oraya giremezsiniz' diyenler oldu. Kusura bakmasınlar. Biz asıl o ülkenin sahipleri olan halkın davetine icabet ediyoruz. Zaten o ülkenin yönetimi zalim. 600 bin insanı öldüren bir katilden mi izin alacağız.

Bizim planımız Türkiye'nin sınırlarına güven altına alma planıdır. Sınırlarımız terör koridoru olmaktan çıkartıp barış koridoru haline getirmektir. Suriye'nin topraklarında gözümüzü yok.

Türkiye'nin Suriye operasyonlarının hiç unutulmayan ve hesap edilmeyen bir şekilde hızlı ve başarılı yürümesi, dünya kamuoyunun bölgeye bakışını da değiştirdi. Bundan sonra bölgede Türkiye'nin içinde olmadığı, Türkiye'nin rızasının alınmadığı hiçbir senaryonun devreye sokulması mümkün değildir.

Teröre mücadelede verdiğimiz şehitlerin hepsi içimizde yaradır. Ancak şunu da biliyoruz ki bayrağı bayrak yapan üstündeki kandır.

"Tevazuda toprak gibi olmalıyız
"

"Zaman zaman vatandaşlarımdan bazı şikayetler alıyorum. Diyorlar ki 'Valimiz yukarıdan bakıyor, alçak gönüllü değil, ulaşamıyoruz' diyor. Bu şikayetlere yakışan valimiz olduğunu zannetmiyorum ama bir sıkıntı bir yerde var ve bu şikayet bana kadar gelebiliyor. Tevazuda toprak gibi olmalıyız. Hepiniz adeta bu konuda birer mevlevi gibi davranın. Mütevazi olun. Bu konuda taviz vermeyin.

Bu millete efendi olmaya gelmedik, hizmetkar olmaya geldik. Biz hizmetkar olmanın tadına ulaşalım. Bu millet de yarın emri hak baki olduğu zaman, 'Bizim öyle bir valimiz var ki, tam bir gönül, tevazu ehliydi.' Bunu çok daha fazla duymamız lazım. Buna muhtacız. Asla ve kat'a 'Çok gururlu, çok kibirli' denilmesini istemiyoruz."













Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >