Hindistan fatihi: Gazneli Mahmut

Gazneli Mahmut
Gazneli Mahmut

Gazneliler Devleti’nin en büyük hükümdarı ve Hindistan fatihi olarak bilinen Gazneli Sultan Mahmut, Hindistan’ın Müslümanlaştırılmasında oynadığı rolle dikkat çeker. 33 yıllık saltanatının önemli bir bölümünü Hindistan’da İslâm'ı yaymak için harcayan Sultan Mahmut bölgeye İslâmiyet'i tebliğ maksadıyla din âlimleri göndermiş ve camiler yaptırmıştır. “Sultan” unvanını kullanan ilk Türk hükümdar olan Gazneli Mahmut, Hindistan’da Müslümanlığın yayılmasına vesile olduğu için Abbasi Halifesi tarafından “Yemînü’d-Devle”, “Velî Emîrü’l-Mü’minîn” ve “Emîrü’l-Mille” gibi unvanlarla anılmıştır. Bilime ve sanata karşı büyük bir ilgi besleyen Gazneli Mahmut, Bîrûnî ve Firdevsî gibi birçok meşhur bilgini sarayında himaye etmiştir. Firdevsî’nin meşhur Şehname’si de dahil olmak üzere, döneminin pek çok kitabı kendisine takdim edilmiştir.

Gazneliler Devleti’nin en büyük hükümdarı ve Hindistan fatihi olarak bilinen Gazneli Sultan Mahmut, 971 tarihinde doğdu. Döneminin büyük bilginlerinin yanında eğitimini aldı. Mert ve cesur karakteriyle ön plana çıktı.

Gazneli Mahmut, genç yaşına rağmen çeşitli devlet görevlerini üstlendi. Horasan valiliği görevine getirildi. Babası Sebük Tegin öldüğü zaman tahta büyük oğlu Mahmut’un yerine küçük kardeşi İsmail geçmişti. Gazneli Mahmut, küçük kardeşi İsmail ile yaptığı mücadeleyi kazanarak hükümdarlığını ilan etmiştir.

Gazneli Mahmut, “sultan” unvanını kullanan ilk Türk hükümdarıdır.
Gazneli Mahmut, “sultan” unvanını kullanan ilk Türk hükümdarıdır.

Gazneli Mahmut’a asıl şöhretini kazandıran faaliyetin Hindistan üzerine yaptığı seferler olduğu söylenebilir. Gazne üzerinden Hindistan’a tam 17 sefer düzenleyen Sultan Mahmut, Hindistan’ın Müslümanlaştırılmasında rol oynamasıyla dikkat çekiyor. Gazneli Mahmut aynı zamanda “sultan” unvanını kullanan ilk Türk hükümdarıdır. Sultan Mahmut’un Hindistan’a düzenlediği seferlerin temel gayelerinden biri İslâmiyet’i yaymak istemesidir. Hindistan’ı ele geçirerek güçlenmek ve bu yolla İslâm dünyasının önemli liderleri arasına girmeyi amaçlamıştır.

Sultan Mahmut’un Hindistan’a düzenlediği seferlerde aldığı başarılı sonuçlar dönemin Abbâsî Halifesi’nin dikkatini çekti. İslâm’ın kılıcı olarak Hindistan’da Müslümanlığın yayılmasına vesile olduğu için Abbâsî Halifesi Sultan Mahmut’a “Yemînü’d-Devle”, “Velî Emîrü’l-Mü’minîn” ve “Emîrü’l-Mille” lakaplarını vermiştir.

  • Sultan Mahmut da 33 yıllık saltanatının önemli bir bölümünü Hindistan’da İslâm'ı yaymak ve İslâm düşmanlarıyla mücadele etmek için harcadı. Sultan Mahmut Hindistan’da hâkim olduğu bölgelere İslâmiyet'i tebliğ maksadıyla din alimleri gönderdi ve bölgede camiler yaptırdı.

Gazneli Mahmut'um fillerle birlikte çıktığı Hindistan seferlerini tasvir eden bir minyatür.
Gazneli Mahmut'um fillerle birlikte çıktığı Hindistan seferlerini tasvir eden bir minyatür.

Sultan Mahmut, Hindistan seferleriyle Hint Alt Kıtası’nda yüzyıllarca devam edecek olan Türk- İslâm hâkimiyetinin temellerini attı. Gazneliler’in hâkimiyeti altındaki bölgelerde İslâm dininin yayılması, 1947'de kurulan bağımsız Pakistan Devleti'nin doğuşunda önemli bir etken olmuştur. Sultan Mahmut, Hint Kıtası’yla İslâm dünyası arasındaki bağlantıyı arttırdı. Kültür ve ticaret hayatına canlılık kazandırdı. Hint ticaret yollarının kontrolünü eline aldı. Gazneli Mahmut’un Hindistan seferleri sonrası pek çok Müslüman ilim insanı Hindistan'a yerleşti. Bu sayede İslâm kültürü Hindistan’da hızla yayılma imkanı buldu.

İlme önem veren Sultan Mahmut, sarayında âlim ve şairlere ikramlarda bulunmuş ve himaye etmiştir. Bilime ve sanata karşı büyük bir sevgi besliyordu. Bîrûnî ve Firdevsî gibi birçok meşhur bilgin Sultan Mahmut’un sarayında bulundu.

Firdevsî’nin meşhur Şehname’si de dahil olmak üzere, döneminin pek çok kitabı Gazneli Sultan Mahmut’a takdim edildi.

33 yıl hükümdarlık yapan Sultan Mahmut, 1030’da Gazne’de vefat etti.

Sultan Mahmut, Türk-İslâm dünyasının yetiştirdiği en büyük hükümdarlardan biri olmasının yanında ve İslâm dininin Hindistan’da yayılmasının temellerini atmış bir lider olarak tarih sahnesinde yerini aldı.