İran'da Nevruz'un pek bilinmeyen sembolü: Japon balıkları

Nevruz'un en önemli simgesi Heft Sin adı verilen özel sofra düzeni ve Japon balığı, bu sembolik sofranın ayrılmaz bir parçası
Nevruz'un en önemli simgesi Heft Sin adı verilen özel sofra düzeni ve Japon balığı, bu sembolik sofranın ayrılmaz bir parçası

İran'da Nevruz'un sembollerinden Japon balığı "hayatı, suyu ve yeni başlangıçları" simgelerken, ülkede nevruz döneminde yalnızca kısa bir süre için milyonlarca Japon balığının satın alınması ve bakımının yanlış yapılması, hem bu balıkların milyonlarcasının ölmesine hem de Nevruz'un felsefî ve manevî anlamını zedelemesine yol açtığı için tepki çekmeye devam ediyor

İran'da her yıl mart ayının 20-21'inde yeni yılın başlangıcı olarak kutlanan Nevruz, yeni başlangıçları ve doğanın uyanışını simgeliyor. Bu özel gün, sadece İran'da değil, Orta Asya'nın birçok bölgesinde coşkuyla kutlanıyor.

Bu yıl İran'da Nevruz 21 Mart'ta kutlanacak.

  • Ülkede Nevruz, sadece bir takvim değişikliğinden ibaret değil, aynı zamanda manevî ve kültürel bir anlam taşıyor.
Kültürel zenginliğin, birçok geleneksel öğe ve sembolle güçlendiği Nevruz'un en önemli simgesi ise "Heft Sin (Yedi S)" adı verilen özel sofra düzeni.

Farsça "S" harfiyle başlayan yedi farklı objeyi içeren sembolik ve süs amaçlı Heft Sin sofrasında her bir obje, belirli bir anlam taşıyor. Bu sofra düzeni, Nevruz'un manevî derinliğini ve felsefî boyutlarını yansıtan önemli bir sembol olarak kabul ediliyor.

Nevruz'da "Heft Sin" sofralarının ayrılmaz parçası "Japon balıkları"

  • Antik çağlardan bu yana Japon balığı, İran'da bu sembolik sofranın ayrılmaz bir parçası olurken çoğu insan onu Heft Sin sofrasına koymayı uğurlu sayıyor.


Bu sebeple Nevruz yaklaştığında ülkenin kuzeyindeki Reşt kentinde balık çiftliklerinde yetiştirilen milyonlarca Japon balığı, ülkenin dört bir yanındaki pazarlarda satılmaya başlanıyor.

Tahran'da da şehrin güneyinde bulunan merkezî meyve ve sebze pazarı Nevruz yaklaşırken Japon balığı satıcılarıyla dolup taşıyor. Bu dönemde özellikle çeşitli dükkânlar ve pazarlar aracılığıyla milyonlarca kişi tarafından satın alınan bu balıkların bakımı, genellikle fazla dikkate alınmadan yapılıyor. Nevruz'un simgesi olarak kabul edilen Japon balığı, doğru bakım ve ilgi gösterilmediği için bir sembol olmaktan çıkıyor.

Nevruz döneminde satın alınan milyonlarca Japon balığı, kısa zaman içinde ölüyor

Uygun koşullarda 10-15 yıl kadar yaşayabilen Japon balıkları, genellikle akvaryumlarda ya da küçük kaplarda yaşamaya zorlanıyor ancak bu balıkların sağlıklı bir şekilde yaşamaları için daha geniş alanlara temiz su ve uygun koşullara ihtiyaç duyduğu belirtiliyor. Çoğu zaman, alıcılar beslenme, su değişimi ve suyun kalitesi gibi faktörleri göz ardı ediyor ve bu da balıkların hızla ölmesine neden oluyor.

Bununla birlikte çoğunlukla Nevruz için alınıp satılan bu balıklar, Nevruz sonrasında alınıp satılmadığı için tedarikçiler tarafından ya imha ediliyor ya da hayatta kalma imkânı bulamadıkları açık sulara bırakılıyor.

  • Sonuç olarak bu nedenlerle İran'da Nevruz döneminde satılan milyonlarca Japon balığı, çoğu zaman birkaç hafta içinde ölüyor.

Yetkililer, Japon balığının bakımı konusunda halkı bilinçlendirmeye çalışıyorlar

Bu durum bazı kesimlerin tepkisini çekerken Tahran Belediyesi'nin de aralarında bulunduğu bazı yetkili kurumlar ve çevre koruma kuruluşları, Japon balığının bakımı konusunda halkı bilinçlendirmeye çalışsa da bu yanlış uygulamayla mücadele edecek bir mekanizma henüz hayata geçirilmiş değil.

Bu nedenle ülkedeki çevreciler ve özellikle hayvan hakları savunucuları, halkı bilgilendirme çalışmaları gibi çeşitli yollarla bu yanlış uygulamayı engellemeye çalışıyor ancak yetersiz kalıyorlar.

Nevruz'un, hayatın yenilenmesi ve taze umutlarla yeni bir yıla başlama zamanı olduğuna ve Japon balığının da bu kutlamaların sembolik bir parçası anlamına geldiğine dikkati çeken uzmanlar, ancak doğru bakım yapıldığında bu balıkların sağlıklı bir şekilde yaşamını sürdürebileceğini vurguluyor.