Mayaların kayıp şehri: Tikal

Mayaların kayıp şehri: Tikal
Mayaların kayıp şehri: Tikal

Mayalar’dan kalma yapıların bulunduğu Tikal,Guatemala’nın en önemli ziyaret noktalarındanbiri. Peten bölgesindeki tropikal ormanların içindesaklanan şehir, Maya İmparatorluğu’nun kalbininattığı yerdi. Arkeologlara göre Tikal, Antik Maya’nınen güçlü krallıklarının hüküm sürdüğü bölgeninbaşkentiydi.

Devasa piramit tapınakları

Mayalar, bölgede 1500 yıldan fazla bir süre hayatlarını sürdürdüler. Gelişmiş bir devlete sahip olan Mayaların, yazı sistemi, matematik bilgileri ve kompleks takvimlerinin bulunduğu biliniyor. Mayalar, metal araçlar, yük hayvanları ve tekerlekli araçlar kullanmadan dünyanın en büyük piramit tapınaklarını inşa etti. Kireç taşından inşa edilmiş yüksekliği 70 metreye kadar ulaşan tapınakların bulunduğu Tikal mimarisinde, küçük piramitler, konaklar, evler, yönetim binaları ve taş heykeller yer alıyor.

1500 yıldan fazla bir süre hayatlarını sürdürdüler.
1500 yıldan fazla bir süre hayatlarını sürdürdüler.

Dünya, Tikal’den nasıl haberdar oldu?

Tikal üzerinde kapsamlı bir projeye, 1955 yılında Pensilvanya Üniversitesi başlamıştı
Tikal üzerinde kapsamlı bir projeye, 1955 yılında Pensilvanya Üniversitesi başlamıştı

Tikal belki de hiçbir zaman tam olarak kaybolmamıştı. Bölgede yaşayan yerel halk yüzyıllardır anlatılagelen hikâye ve efsanelerle örülü bu bölgeden haberdardı. Uzak olmasının haricinde ormanın sislerle kaplı olması nedeniyle gezginlerin bu bölgeye ulaşması zordu.Ancak 1840’lı yıllarda bölgeye ulaşan John Lloyd, bu bölgeyi ziyaret edebilen ilk gezginlerden biri oldu.

İlk arkeolojik araştırma ekibiyse 1880’li yıllarda Tikal’e ulaşabildi.

Ancak 1950’li yılında inşa edilen havaalanına kadar arkeolojik çalışmalar oldukça yavaş ilerledi. 1955 yılında Tikal üzerine kapsamlı bir projeye başlayan Pensilvanya Üniversitesi, 1969 yılında Guatemala hükümetinin başlattığı araştırmaya kadar Tikal’de kaldı. Ayrıca tarihi olarak da İspanyol kolonizatör Hernan Cortes’in 1525 yılında Tikal harabelerinin birkaç kilometre yakınından geçtiği ancak yazılarında buradan bahsetmediği tahmin ediliyor.

Tikal’de gün doğumu ve uluyan maymunlar

Tikal adının Mayalar’ın Yukatek dilindeki ti ak’al “su birikintisinde” tabirinden gelmiş olabileceği düşünülüyor. Itza Maya dilinde ise Tikal, “seslerin mekânı” anlamına geliyor. Buraya neden “seslerin mekânı” denmiş olabileceğini şahsen tecrübe ettim diyebilirim. Geçtiğimiz Şubat ayında Tikal’deydim.

Gün doğumunda Tikal.

  • Gün doğumunu Tikal’in en büyük yapısı olan İki Başlı Yılan Tapınağı’ndan seyretmek üzere (two-headed serpent temple) tropikal yağmur ormanında zifiri karanlıkta ilerledik.

Tapınağın en üst noktasında oturmuş sessizce günün ağarmasını beklerken bir anda ‘uluyan maymunlar’ (howler monkeys) uyanmaya başladı. Jurassic Park filmindeki T-Rex dinazorlarının seslendirilmesinde de kullanılan bu korkunç sesler her yerden yankılanmaya başladı. Sonra kuşlar da uyandı ve tüm sesler birbirine karıştı.

Gün ağardıktan sonra ormandaki sis de kademe kademe ortadan kalkıyordu. Ormanın içine yayılan tapınaklar da yavaş yavaş belirdi. Tikal’in yüzyıllardır ayakta duran tapınakları, ormanın mistisizmi ve çığlıkları insanı unutulmaz bir ana tanık ediyor.

Seslerin mekânında bir yolculuğa çıkarıyor adeta.

Tikal’de yeni keşif

Tikal’de gökyüzünden 3 boyutlu lazer tarama tekniği olan Lidar teknolojisiyle yapılan yeni bir araştırmanın sonuçları devrim niteliğinde. Keşif, ilk kez National Geographic tarafından hazırlanan belgeselle Şubat ayında duyuruldu.

1950’li yılında inşa edilen havaalanına kadar arkeolojik çalışmalar oldukça yavaş ilerledi.
1950’li yılında inşa edilen havaalanına kadar arkeolojik çalışmalar oldukça yavaş ilerledi.

Yeni keşfe göre yüzyıllardır saklı halde kalan 60 bin piramit, ev, yol, sulama kanalları ve diğer yapılar ortaya çıkarıldı. Son bulgular Tikal Antik şehrinin bugünkü Los Angeles’tan neredeyse iki kat daha büyük olduğunu ortaya koydu.

Araştırmacılar bölgede 10 milyon kişinin yaşadığını belirtiyor.

Tikal artık tanınıyor

Bugün Maya Medeniyeti’ne ait harabeler, Guatemala yanında Belize, El Salvador, Honduras ve Meksika’ya uzanan bir coğrafyaya yayılmış durumda.

  • 1979 yılında UNESCO’nun Dünya Mirası listesine de alınan Tikal, son yıllarda en çok ilgi gören Maya kalıntıları arasında. Tikal’de bulunan etkileyici Maya kalıntıları yanında, Tikal Ulusal Parkı’nın doğal güzelliği de ziyaretçilerin günden güne artmasına neden oluyor.