Ahmet Ağaoğlu: İhtarname geldiğinde Burak'ın parası ödenmişti

Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu Burak Yılmaz ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu Burak Yılmaz ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu sessizliğini bozdu. Ağaoğlu, 2 senedir parasını alamayan kaptanımız Onur Kıvrak, 6 aydır parasını alamayan Pereira, Estaban var. Bunların özverilerini kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Bunların sahada gösterdikleri performansların karşılığını veremediğim için Ahmet Ağaoğlu olarak ağırlığını ve ezikliğini yaşıyorum" dedi.

Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, son dönemlerde konuşulan Burak Yılmaz'ın transferi ve hakkında açıklamalarda bulundu.

Burak Yılmaz'ın geçen sezon sonunda alacakları için kulübe ihtarname gönderdiği ancak bundan önce parasının ödendiğini ifade eden Ahmet Ağaoğlu, "Burak Yılmaz asla ve asla bugün yapmış olduğum konuşmanın karşı tarafı değildir. Ortada bir takım ciddi yanlış anlaşılmalardan kaynaklı sıkıntılar ortaya çıktı. Dün akşam saatlerinde Burak Yılmaz ile telefon görüşmesi gerçekleştirdim. Kendisinin özellikle röportajda öne sürmüş olduğu 3 başlık var. Burak'ın orada ifade ettiği yabancı oyunculara ödeme yapıldığı şey biz oyunculara bu tarihte söz vermiştik 15 Mayıs olarak. Kendisi ve diğer oyunculara ödeme yapılmadığı için kendisi 16 Mayısta ihtarname çekme istediğini ifade etmiştir. 15 veya 18 nisan tarihinde yapmış olduğumuz toplantıda eski yönetimden kalan alacakları ödeyeceğimize dair taahhütümüz vardı. Ben bu durumun 15 Mayısta kadar neticeleneceğini tahmin ediyordum. 15 Mayıs'a kadar kredi anlaşmaları bazı talimatlardan dolayı 18 Mayıs'a kadar uzadı. Bunların hepsinin belgeleri var. 18 Mayıs 2018 tarihinde 11.58'de 85 milyon TL'lik kredi hesabımıza geçti. Verdiğimiz sözden 3 gün sonra. Aynı gün Burak Yılmaz da dahil olmak üzere. 14 yerli ve 6 yabancı oyuncunun ödemesini gerçekleştik. Ancak Burak, yabancılara ödeme yapıldığı kendine ise ödenmediği sebebiyle kulübe ihtarname gönderdi. Ancak ihtarname geldiğinde zaten alacakları banka hesabına geçmişti. Tabii bu düşünce içine girmiş olması, benim açımdan da bakıldığında art niyet aramaksızın ayrıştırma düşüncesiyle yapmış olduğu bir eylemdi. Ancak ihtarname bize ulaştığında para zaten banka hesabındaydı. Ben bunu kendisine izah ettim zaten" diye konuştu.

FİKRET ORMAN, 'BU ARTIK HEPİMİZE ZARAR VERİYOR' DEDİ

Burak Yılmaz'ın bordo mavili ekibe geldiği günden beri hakkında birçok transfer söylentisi çıktığını belirten Ağaoğlu, "Benim Burak konusunda tavrım başından beri açık ve netti. Zaman zaman farklı ve esprili ifadeler de kullandım. Burak'ı alacak parayı henüz darphanenin basmadığı gibi. Bunu açık ve net olarak ifade ettim çünkü Burak, geçen sezon takımın en skorer oyuncusu, Türkiye'de de şu anda özellikle 3 büyük takımda bir pivot santrfor sıkıntısı var ve Türkiye'nin en önemli santrforu Trabzonspor'un sözleşmesi oyuncusu. Fakat özellikle son dönemde Beşiktaş ve Burak Yılmaz'ın isimlerinin sıkça anılması üzerine, Beşiktaş Avrupa maçının ardından Türkiye'ye gelmişti, Fikret Orman beni aradı. Biz sayın Fikret Orman ile her konuda sıkça görüşen ve son derece seviyeli bir ilişkim olan bir insan. Aradığında, kamuoyunda Burak'ın adı sıkça anılmaya başlandı bu beni rahatsız ediyor. Bu artık hepimize zarar vermeye başladı. Burak konusunda düşünceleriniz ne? Diye sordu. Ben de kendisine açıkça ifade ettim, benim böyle bir düşüncem yok ve kadroda hocamın kesinlikle görmek istediği isim. 'Satmayı düşünmüyoruz' dedim. Sayın Orman da konu kapanmıştır dedi, konu kapandı. Sayın Ertuğrul Doğan ve ben Burak'la görüştük. İlk sorusu benim için ne düşünüyorsunuz oldu. Ben de sen istemiyorsan biz seni satmayı düşünmüyoruz. Takımın lider oyuncususun gitmen söz konusu değil dedim. Çok net ifade ettim. Bu görüşmeden sonra konu bizim için tamamen kapandı. Transfer bitimine 48 saat kalana kadar. Ancak Trabzonspor Başkanı Yardımcısı beni arayarak, Burak ile ilgili Beşiktaş'ın teklifi var dedi. Kulüpten mi geldi dedim, menajerler dedi. Ben görüşmem siz devam edin dedim. Kulüpten gelmediği sürece ciddi olarak değerlendirmem, benim için yok hükmündedir. Menajerlerin ilgisini de normal karşılıyorum. Maliyet değeri en yüksek oyunculardan biri. Çünkü; 50-100 bin Euro'luk bir transferden alacakları komisyon ile 4.5 milyon- 5 milyon Euro'luk transferlerden bahsedince komisyonlar yükseliyor. Ancak kulüp başkanından teklif gelmediği için ilgilenmedim ve ciddiye almadım. Daha sonra başkan yardımcısı beni arayarak konu kapanmıştır dedi. Bu görüşmelerden Burak'ın haberi yok. Bu görüşmeleri kendi çerçevesinde değerlendirip kırgınlık içerisine girmiş olabilir. Biz bu görüşme içine girdik diye bilgi verilebilirdik ancak ciddiye almadığım için böyle bir durum içine girmedik. Tekrar söylüyorum teklif bizden gitmedi, bize geldi. Bunu Trabzonspor satmak istedi şeklinde değerlendirmek doğru değil. Her platformda satmak istemediğimi söyledim, hatta Burak'a da söyledim. Ancak son 2 gün içindeki görüşmelerin Burak'ta bir küskünlük yarattığı doğru" şeklinde konuştu.

Burak Yılmaz'ın tanıdığı oyuncular arasında en duygusalı olabileceğini belirten Ağaoğlu, "Ameliyat olduğumda beni yalnız bıraktılar demiş, ancak ben ameliyata girene kadar oradaydım. hatta narkozun etkisinden çıkana kadar da oradaydım. Sonrasında ziyaret ettim. Oradaki serzenişi muhtemelen Berlin'deki ameliyat sırasında orada olmayışımız ya da aramayışımız. Aslında orada da haksız sayılmaz. Her ne kadar kulübün sağlık ekibinden bir kişi yanında olsa da sonrası ya da öncesinde bir telefon edebilirdim. Haksız olduğunu söylememem. Yapı olarak baktığınızda da heybetli, sakallı göründüğüne bakmayın. Tanıdığım oyuncular arasında en duygusalı olabilir" ifadelerini kullandı.

Burak Yılmaz'ın kadrolarındaki değerli oyunculardan birisi olduğu ve onu transfer etmenin kolay olmayacağını ifade eden Ağaoğlu, "Burak2ın Bir diğer ifadesi, Akhisarspor maçı sonrası kulübün önceki başkanı hakkında bir başkan kaybettim ama bir ağabey kazandım ifadesine takıldığım ve gönül koyduğumu söylemiş. Doğrusu öyle değildi. Başka bir ifadesi vardı, genel kurul süreci içinde takım kaptanının bu tür ifadeler kullanması normal değil. Ona da söyledim, Hala aynı düşüncedeyim Ancak bir kafa takıklığı ya da tavır söz konusu değil. Yine söylüyorum, Burak Yılmaz'ın transferi gündeme gelip soru sorulduğunda, Burak en değerli oyuncularımızdan bir tanesi. Onu istemenin bir yolu vardır ve en değerlimi elimden almak da öyle kolay değildir. Takdir ettiğim bir insandır. Kaldı ki görüşüm, Onur'dan Ekuban'a kadar formayı sırtına geçirmiş her oyuncu benim için aynı değeri taşır ve aynı hassasiyetle kol kanat gerdim. Onlar kulübün varlıklarıdır. iki kaptanla yaptığımız toplantıda sordum sözleşme sürelerini, 2.5 yıl. Ama Aralık ayında ben gidebilirim. Ama bu kulübe sahip çıkması gerekenler onlar. Biz burada sadece yönetiyoruz. Ben Burak Yılmaz da dahil olmak üzere hepsinin bu duyguyla mücadele ettiklerini farkındayım. Hatırlarsınız Şota bizim hocamızken, 'Daha olmadık ya, nedir bu aceleniz?' dedi. Trabzonspor'da şu an yaşadığımız bazı gerçekler var. iyi bir takım ruhu ve Ünal karamanla birlikte inanılmaz bir hava yakaladık. Yeni transferlerin hepsi çok iyi ancak eklememiz gereken isimler de var. Onazi, Kucka, Sosa.. Hepsi sahip çıktı kulübe. Güçlü TS profili çıktı. Bu şekilde yüklenilmesini doğru bulmuyorum ama ülke böyle maalesef. Ne zaman TS başını kaldırmaya başlasa iğne batırmaya çalışıyorlar. Ama anlıyorsunuz ki, Burak'ın davranışı ve olanlar yanlış anlaşılma. Ben bunu başkaldırı olarak değerlendirmem. İfadelerde de sürekli 'Başkan' geçtiği için açıklama yaptım. Kulüp ismi geçmiyor. Başka biri olsa ve niyetini bilmesem tavrımız farklı olurdu ancak tamamen yanlış anlaşılmadan kaynaklanıyor. Bu yüzden açıklamada bulundum. Bundan sonra da bu devam edecektir. Takımdaki oyuncular devam edecek ancak bizim süremiz Aralık ayına kadar. Uğraşacaksanız bizimle uğraşın, takımla uğraşmayın. Mücadeleyi sahaya yansıtan oyuncularımla uğraşmayın. Bir Sürmeneli ne kadar kibar olursa o kadar kibar olurum. Takımımı kötü etkilerlerse, beyefendilik çizgimden çıkar karşılarında dururum. Bu konuşmanın karşı tarafı Burak değildir. Tamamen yanlış anlaşılmaları açıklamak istedim. Son 24 saatlik olayı Burak ile paylaşsaydık, böyle bir şeye gerek kalmayacaktı. Ancak oldu bir kere. Temizlemesini de biliriz. Tek sevda Trabzonspor'dur. Ben ve yönetimdeki arkadaşlarım, hizmet etmeye çalışıyoruz. Her olumsuzluğu karşılık siper oluruz. Tüm oyuncularımın kafasında tek bir şey var, kulübü layık olduğu yere taşımak. Taraftarlarımızdan özellikle rica ediyorum. Küçük ya da büyük bir olay olduğunda oyuncularımızı sosyal medyada eleştirmesinler. Onları sevip, bağırlarına bassınlar. Ahmet Ağaoğlu Aralık'ta gider, başkası gelir ama bu kadro, bu formanın içine giren futbolcular değerli. Biz hepimiz bu armanın içindeyiz. Bunun içinde herkes dahil. Trabzonspor'a gönül vermiş milyonlar bunu hissetmek zorunda. Eğer alem buysa, o alemin harcı olmasını da biliriz. Herkes önüne baksın" diye konuştu.

Burak Yılmaz'ın açıklamada neden yer almadığı ile ilgili soru yöneltilen Ağaoğlu şöyle konuştu: "Burak ile konuştuk, ne yapmam lazım dedi. Gerek yok ben yapacağım sen bir şey yapmayacaksın dedim. Antrenman olmadığı bir gün isterseniz Burak'la da yapabilirsiniz ya da isterseniz arayıp sorabilirsiniz de. Ancak Burak Yılmaz bu konuşmanın karşı tarafı değil. Dün yapmış olduğumuz telefon konuşmasında ortaya çıkan ve yanlış anlaşılmaları hissettiğim için açıkladım. Burak burada olsaydı ne olacaktı? Yargı mı oluşturacaktık, doğru mudur diye? Ayrıca üst üste 2 ameliyat geçirdi. Kendisi Trabzon'da, çocukları İstanbul'da. Bu açıdan bakmak lazım. Parasını verdik oynasın diyor Türk halkı ama bu açıdan da bakmak lazım. Yabancılar mesela geçmiş dönemde bazı sıkıntılar var. Bir oyuncu bu formanın içine girdikten sonra siz artık her şeyinden sorumlusunuz. 3 lisan konuşan bir arkadaşımız mesela, tamamen yabancılar ve ailesinin sorunlarıyla ilgili yönetim kuruluyla iletişim halinde. Burak'ın özel sorunlarıyla ilgili de olabilir bu durumlar. Hoş görülü olmak lazım. Kaptanlıkla ilgili, kendisinin bir itirazı yoksa, ilk kaptanımız zaten Onur'dur biliyorsunuz. Ama ikinci kaptanlık da önemli görevdir. Burak'ın da bunu aldıracağını düşünmüyorum. O İspanyol boğası gibi, kafayı taktı mı kırmızıdan almaz gözünü. Bizim beklentimiz de zaten bir an önce eski formuna kavuşması. Buna da zaten inancımız tam. Olmasaydı, göndermiyoruz hiçbir yere deyip, maliyeti yüksek ismi takımda tutmazdım" dedi.

Burak Yılmaz'ı takımda tutmak için çok mücadele ettiğini vurgulayan Ahmet Ağaoğlu, "Kadroda tutmak için savaştım, kadro dışı bırakmam söz konusu değil. Çünkü kulübe yönetilen bir sorun yok. Konuşma Başkanla başlıyor, başkanla bitiyor. Yeni değilim 35 senelik spor yöneticisiyim ben. Bir numaralı prensibim, oyuncu ya da antrenörü kazanmak için sonuna kadar savaşırım. Hatta benim yokluğum performansını arttıracaksa orada kendimden fedakarlık ederim. Biz yöneticiyiz, onlar futbolun gerçek aktörleri. Onların da her şekilde kendilerinden önce takımın başarısı için ağabeylerinin izlediği yolu izleyerek takıma hizmet etmeleridir. Kadro dışı kalmanın sebebi, disiplin suçudur. Bence burada yalnızca bir yanlış anlaşılma vardır" şeklinde konuştu.

KENDİSİNİ SATMAK GİBİ BİR DÜŞÜNCE İÇİNE GİRMEDİK

Transferin son 48 saatinde de kendisini takımdan göndermek gibi bir düşüncelerinin olmadığının altını çizen Ağaoğlu, "Son 2 günlük konuşmada kendisini satmak gibi bir düşüncenin içine girmedik ama o süreçte konuyu kendisiyle paylaşmamız gerekiyordu. Yeniden söylüyorum. Teklif kulüpten gelmediği ve başkanla konuyu kapattığımız için yapmadık. 'Fair Play please' yazar kartlarda. Herkes bu oyunu adil ve dürüst oynasa bunların hiçbirine gerek kalmaz. Ben bunu kaldırdık ya biraz kafayı, takım içindeki huzur nasıl bozulur? böyle algılıyorum. Bu işi o an için paylaşma ihtiyacı hissetmedim ama hayat tecrübedir. Hep farklı bir politika izledik. Mesela, Mustafa Akbaş konusunda, Yeni Malatyaspor başkanı direkt beni aradı. Biz öyle ulaşılmayacak adamlar değiliz. Ama bize gelmeden bir takım şeyler yapılıyorsa bunun adı arkadan iş çevirmektir" ifadelerini kullandı.

Burak Yılmaz'ın dönem şartları gereği garanti ücretinin düşük gösterilmesi için bonusların fazla verilmiş olabileceğini söyleyen Ağaoğlu, "Burak'ın garanti ücreti 3 milyon 350 bin Euro sanırım. O rakamı toplam rakam olarak çıkartacaksın. Bu şekilde bir sözleşme imzalarsan kafalarda soru işareti olabilir. Ben Fikret Orman'a da söyledim. Bizden aldığı para 4.5 milyon Euro dedim. Belki zamanında ana parayı düşük göstermek için yapılmıştır. Mesela bu sezon takıma dahil olan isimlerden Anthony. Kendisiyle yaptığımız görüşmede 1.1 milyon Euro istedi. Ben 900 bin Euro verdim. Daha sonra kendisi toplamda 19 gol ve asist yaparsam 100 bin Euro daha verir misiniz ? dedi. Bende kabul ettim. Çocuk geldi, ilk maçında 2 gol 1 asist yaptı. Daha sonra neden böyle oldu demesinler" diye konuştu.

Takımdaki bazı oyuncuların uzun zamandır para almadıklarını ancak özverili bir şekilde devam ettiklerinin altını çizen Ağaoğlu, "Galatasaray maçını kazandık, sevincini yaşadık. Herkes sevindi. Ben sabaha kadar uyumadım. Kadrodaki oyunculara Ağustos ayı için para ödeyemedik. Gelirleri 2023 yılına kadar temlikli olan bir takım için ciddi bir savaş veriyoruz. Futbolcuların gösterdikleri aidiyet duygusu, göstermiş olduğu özverinin altında ciddi şekilde eziliyorum. İnşallah buradan alnımızın akıyla başarılı bir şekilde çıkarız. Oyunculara yapılması gereken ödemeler 15 gün gecikmiş durumda. Bunların içinde 2 senedir parasını alamayan kaptanımız Onur Kıvrak, 6 aydır parasını alamayan Pereira, Esteban var. Bunların özverilerini kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Bunların sahada gösterdikleri performansların karşılığını veremediğim için Ahmet Ağaoğlu olarak ağırlığını ve ezikliğini yaşıyorum" diyerek sözlerini tamamladı.