Amerika Birleşik Devletleri'nin Seattle Washington bölgesinde 1955 yılında doğduktan yalnızca 13 yıl sonra'bilgisayar programcılığına' ilgi duyan bir çocuk, dünya tarihine geçecek bir başarı hikayesinin 'en özel' öznesi konumuna ulaştı. Ortağı Paul Allen’la birlikte geliştirdiği teknolojik yenilikler, güçlü stratejiler ve agresif pazarlama teknikleriyle Microsoft’un dünyanın en büyük yazılım şirketi olmasını sağlayan Bill Gates, 86 milyar dolarlıkservetiyle dünyanın en zengin insanlarından biri konumunda yer alıyor.

Orta sınıf bir aileden gelen ve favori çocukluk oyunu 'Risk' olan Gates,11-12 yaşlarından itibaren kendine ait kişilik özelliklerini ve onu değerli kılan yeteneklerini belli etmeye başladı. Dersleri iyiydi fakat içine kapanık bir öğrenciydi. Ailesi onun bu durumu nedeniyle endişeliydi. Devlet okullarına karşı duydukları sadakata rağmen Bill’i 13 yaşındayken özel bir okula verdiler. Bill Gates, özel okulda okumaya başladıktan sonra her alanda başarılı oldu. Matematik ve fen dersleri çok iyiydi. İngilizce ve drama derslerini de oldukça seviyordu.

Bir gün, bir bilgisayar firması okula gelerek çocuklara bilgisayarı tanıttı. Okul aile birliğindeki anneler de, eski eşya satışlarından topladıkları paralarla okula bir bilgisayar sınıfı kurdu. Bill Gates yeni tanıştığı bu cihaza büyük ilgi duydu ve zamanının çoğunu bilgisayar sınıfında geçirmeye başladı. Ve 'Tik Tak Toe' adlı bir oyun programı yazarak kullanıcıların bilgisayara karşı oynamalarını sağladı. Okuldayken kendinden iki sınıf önde olan Paul Allen’la tanıştı. İkisi hemen kaynaştı ve özünde farklı olan iki insan, ortak noktaları bilgisayar sayesinde uzun süreli bir arkadaşlığı adım attılar. Allen çekingen ve utangaçken Bill, alıngan ve hırçındı. Farklı olmalarına rağmen boş zamanlarını birlikte programlar üzerinde çalışarak geçiriyorlardı. Ara sıra anlaşmazlığa düşüyor ve kimin haklı olduğu ya da bilgisayar laboratuvarını kimin yöneteceği konularında çatışıyorlardı.

'Bill Gates'in başarı dolu hikayesi başladı'

Bir keresinde tartışma o kadar büyüdü ki Allen, Gates’in bilgisayar laboratuvarına girmesini yasakladı. Bilgisayar laboratuvarından her öğrencinin eşit yararlanabilmesi için öğrencileri otomatik olarak sıralayan bir program kullanılıyordu ve bir öğrenci haftada belli bir süreden çok bilgisayar kullanamıyordu. Sık sık bilgisayar başına geçebilmek amacıyla yazılımdaki aksaklıkları kendi yararlarına kullandıklarının anlaşılması üzerine okul yönetimi, Gates ve Allen’ın laboratuvara girmelerini yasakladı. Daha sonra yazılımı onarmaları karşılığında, yeniden laboratuvara girmelerine izin verildi. Gates laboratuvarda, bilgisayar firması için bir bordro ve okul için bir çizelge yazılımı hazırladı. İşte tam olarak bu noktada başlayan süreç, Bill Gates'in onlarca farklı başarı hikayesiyle sonuçlandı, yeni sonuçlar aramaya ve aratmaya da devam ediyor.

Kariyer detaylarına girmeden anlattığımız başarı yolculuğunun ilk adımlarında kendini hissetiren 'geliyorum' mesajı, Bill Gates'in kimi başarısızlık yahut talihsizliklere teşne olmasını ise engelleyemedi. Yıllar içerisinde aldığı olağanüstü kararlarla Microsoft'u tarihin en değerli şirketlerinden biri haline getiren Gates, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir etkinlikte, kendisini uzun zamandır fazlaca rahatsız eden bir 'hata' yaptığını ifade etti. Villiage Global isimli bir şirketin düzenlediği etkinliğe katılan 'teknoloji dahisi', yaşadığı Android pişmanlığının altını çizdi.

'Apple olmayan telefonların standart platformu' olarak adlandırdığı Android'in geliştirmesini Google'a kaptırdığını belirten Gates, Android'in Microsoft için fazlasıyla doğal bir yazılım olabileceğinden bahsetti. Android'in değerini 400 milyar dolar olarak belirleyen Gates, konuyu 'Çok önemli bir konuda feci şekilde batırdık' şeklinde özetliyor. Microsoft'un kaçırdığı bir diğer fırsat olarak değerlendirebileceğimiz Windows Phone'larda olduğu gibi atılmayan kimi adımlar, efsane isimleri bile pişmanlıklara gark edebiliyor. Akıllı telefon dünyasının ilk dönemlerinde Microsoft'un CEO'su konumunda yer alan Steve Ballmer, iPhone duyurulduğu zaman üzerinde bir klavye bulunmadığı için bu telefonun iş insanlarına hitap etmeyeceğini belirttiğini dile getirdi. Ballmer, 2007'de Steve Jobs, ilk iPhone'u duyurduğu zaman 'Stratejimiz var. Olağanüstü Windows Mobile cihazlarımız bulunuyor' açıklamasını yapmıştı.

"Ben bazı derslerin sınavlarını geçemedim; ama arkadaşım hepsini geçti. O şimdi Microsoft'ta başarılı bir mühendis, ben Microsoft'un sahibiyim."

--- Bill Gates ---

Microsoft CEO'su ve yönetici kadrosu, iPhone tasarımlarında bulunmayan klavyeleri sorun olarak nitelerken Google'da çalışan Andy Rubins'in ekibi hızlı bir dönüş gerçekleştirerek Android'i dokunmatik ekranlı telefonlarda rahatlıkla çalışabilecek bir sisteme çevirdi. Ballmer'ın 2016 yılının Kasım ayında ilk kez itiraf ettiği bu hata, birçok açıdan Microsoft'un daha zengin bir şirket olmasını engelledi diyebiliriz.