Mimar Sinan'ın depreme dayanıklı eserlerinin ardındaki sırlar ne? Temelden minarelere kadar inşa ettiği eserlerde depreme yönelik aldığı tedbirleri inceleyelim.
Doğru yer seçimi önemli. Mimar Sinan da eserleri için uygun zeminler seçti. Sağlam bir temel olmazsa olmaz mottosuyla ilerledi. Örneğin Süleymaniye Caminin temelini oturtması uzun sürdü. Alana dev kazıklar çakıp kayalarla doldurdu. Yani yük taşıyacak hale getirmek için zemini sıkılaştırdı.
Yağmur ve yeraltı sularının temeli çürütmemesi karşısında da önlemleri vardı. Günümüzde yapıların sudan etkilenmemesi için PVC esaslı malzemelerle drenaj hatları yapılıyor. Mimar Sinan ise 5 asır önce Süleymaniye'de yüzlerce kanal yaparak suların Halic'e tahliyesini sağladı. Hava kanalı gibi de işlev gören bu hat eserin ömrünü uzattı.
Tarihi bir laboratuvar gibi kullanırdı. Depremlerden az etkilenen malzemeler öncelikli tercihiydi. Ayrıca bölgeye özgü malzemelere de önem verirdi. İnşa sürecinde kullandığı kurşun kenet sistemi de binanın sağlam olmasına yarıyordu. Peki bu sistemin çalışma mekanizması neydi?
İki kesme taş birbirlerine karşılıklı gelecek şekilde sıralanıp ortalarına delik açılır. Metal eleman, taşları birleştirecek şekilde deliklere giydirilir. Deprem anında taşlar çok az da olsa hareket eder ve böylece esneklik sağlanırdı. Bir de döner sütunlar yani deprem terazileri var. Bu sütunlar dönerse binanın statiğinde sorun olmadığı ortaya çıkıyor.
İşte Mimar Sinan, farklı yöntemlerle yöreye göre depreme dayanıklı teknikler geliştirdi. Yüksek İnşaat Mühendisi Vahit Okumuş'un deyimiyle 'Sinan'ın matematiğini bilmeden deprem tekniğini kullanamazsınız.'
+ GZT'de Asistan Editör olarak görev alıyor. Dış haberlerle ilgili gelişmeleri yakından takip ederek dünyadaki güncel olayların haberleştirilmesini ve yayınlanmasını sağlıyor.