ABD dolarının küresel egemenliği neden BRICS ülkeleri tarafından sorgulanıyor?

Prof. Dr. Obiyathulla Ismath Bacha.
Prof. Dr. Obiyathulla Ismath Bacha.

Dolarizasyondan kurtulma çabaları son zamanlarda revaçta.

Bu anlatıyı Çin, Rusya ve diğer BRICS ortakları olan Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika Cumhuriyeti başlatmış olsa da, ABD dolarının egemenliğini ortadan kaldırma veya en azından azaltma isteği diğer ülkeler arasında da yayıldı. Başta Malezya olmak üzere birçok ülke, ticaretlerinde ABD dolarına bağımlılıktan kurtulma isteklerini açıkça ifade etti. Bu beklenen bir durum olsa da, ABD dolarına rağbetin azalması, temel olarak Amerikan politikasının kibrinden ve rezerv para statüsünü kötüye kullanmasından kaynaklanıyor. Dış borcunu kendi para birimi cinsinden ödeyebilen tek ülke olan ABD yıllarca cari açık verip 30 trilyon doları aşan bir borç dağı yaratarak, otarşik para politikalarıyla dünyanın geri kalanı üzerinde bir yük oluşturmuştur. Temerrüde düşme konusunda bankacısından daha az endişe duyan meşhur büyük borçlu gibi, borç tavanı ve potansiyel temerrüt konusunda ABD Kongresi’nde sergilenen tırmandırma siyaseti, Washington'da değil, Pekin, Tokyo, Seul ve diğer Asya başkentlerinde strese ve uykusuz gecelere neden oluyor. Borç finansmanı sağlayıp devasa büyüklükte dolar rezervleri biriktiren bu ülkeler şu anda hem ABD dolarındaki hem de Amerikan politikasındaki iniş çıkışlara büyük ölçüde maruz kalmaktadır. Yine birkaç ay önce dolar farklı bir baş ağrısına neden olmuştu. Zira ABD faiz oranlarının neredeyse sıfır seviyesinden yüzde 5 seviyesine hızla yükselmesiyle birlikte diğer tüm para birimleri değer kaybetmiş; dolara dayalı emtia fiyatlarının yükselmesi de gelişmekte olan piyasaların ticaret hadlerini değiştirerek dış borç yükünü artırmış ve küresel finans piyasalarında volatiliteye sebep olmuştu.

Yazının devamı Z Raporu 49. sayısında.

Bu yazının başlığı yazardan bağımsız editoryal olarak hazırlanmıştır.