İspanya'da sosyalistler kazandı ama...

Pedro Sanches.
Pedro Sanches.

Son dört yıl içerisinde üçüncü kez sandık başına giden İspanya’da ipi, 11 yıl aradan sonra sosyalistler göğüsledi. buna rağmen başbakan pedro sánchez liderliğinde, iktidardaki İspanyol sosyalist işçi partisi (psoe), tek başına hükümet kuracak yeterli sayıya ulaşamadı. katalonya’nın ayrılık ısteği, aşırı sağın yükselişi ve işsizlik sorunları ile uğraşan ispanya’da ortaya çıkan bu tablo, siyasi belirsizliğin süreceğini gösteriyor.

İspanya’da Aralık 2015’teki genel seçimlerin ardından ortaya çıkan tablo, hiçbir partinin hükümet kurabilmek için yeterli sayıya ulaşamaması ve anlaşamamaları sonucu azınlık hükümetleri dönemini ortaya çıkardı. Son seçimlerde ilk sırada yer almayı başaran sosyalistler ise mecliste 123 sandalye elde etti. Başbakan Sánchez ilk sırada olmanın verdiği güvenle, yeni azınlık hükümetine liderlik etmek istese de, Podemos ve diğer partilerin talepleri, PSOE’nin işinin hiç kolay olmayacağını gösteriyor. Mecliste 24 sandalyeye ulaşan Vox Partisi de aşırı sağ tehlikesinin artık çok daha görünür olduğunu ispatlıyor.

Büyük satranç tahtası

Nisan ayı sonunda gerçekleşen genel seçimler sonucu sosyalistlerin arkasından gelen sağ muhafazakâr Halk Partisi (PP) 65, merkez sağ Vatandaşlar Partisi (Ciudadanos) 57 milletvekili elde etti. Yüzde 75 ile İspanyol demokrasi tarihindeki en yüksek katılımına ulaşan genel seçim sonuçlarının ortaya koyduğu tabloda PSOE-Podemos ittifakı, hükümet kurmak için gereken 176 eşiğinin gerisinde kaldı. Bu durum da potansiyel olarak Katalan ayrılıkçı partiler de dâhil olmak üzere daha küçük, bölgesel gruplardan daha fazla destek alınması gerektiği anlamına geliyor. Bu durum 2017’deki Katalonya bağımsızlık referandumundan bu yana kronikleşen sorunlar da dâhil olmak üzere ülke içerisinde bölünmenin derinleştiğini gösteriyor.

Sánchez kendi iktidarı döneminde Katalonya’nın bağımsız olamayacağını iddia ediyor.
Sánchez kendi iktidarı döneminde Katalonya’nın bağımsız olamayacağını iddia ediyor.

Gerçekte ortaya çıkan tablo, İspanya seçim sisteminde kırsal bölgelerin meclise kentlerden daha fazla temsilci göndermesi ve kırsal bölgelerin de tercihini muhafazakârlardan yana kullanmasının bir yansıması. Bu seçimlerde ise muhafazakâr kanatta birden fazla partinin olması ve aşırıların yükselmesi, sol eğilimli seçmenlerin sağ hükümetten korkmaları sonucu seçimlere daha fazla katılım göstermesine yol açtı.

  • Sánchez ve Podemos lideri Iglesias’ın ittifak yapacağına kesin olarak inanılsa da, sosyalistler Podemos’un desteğiyle bir azınlık hükümetine başkanlık etmek isterken, Podemos’un koalisyon hükümeti kurulmasını istemesi önemli bir sorun olarak görülüyor.

Katalonya konusunda da iki partinin görüşleri birbirinden farklılaşıyor. Podemos, bağımsızlık konusunda referanduma sıcak bakarken, Sánchez kendi iktidarı döneminde Katalonya’nın bağımsız olamayacağını iddia ediyor.

Korku siyaseti meclise girdi

İspanya’da PSOE ve Podemos’un bilek güreşi devam ederken, İslamcı istila! ile mücadele edeceğini her fırsatta dile getirerek İspanya’yı yeniden büyük yapacağı vaadinde bulunan ve seçimleri İspanya’nın güvenliğinin oylaması kabul eden Santiago Abascal liderliğindeki Vox Partisi ilk kez meclise girdi. Sadece 3 yıl önce 45 milyonluk ülkede 90 bin oy alan aşırı sağcı parti, bu seçimlerde yüzde 10 oy oranına ulaşarak mecliste 24 sandalye sahibi oldu.

İlk olarak geçen Aralık ayında Endülüs’teki bölgesel seçimlerde önemli bir ivme yakalayan faşist parti, merkez partilerde aradığını bulamayan İspanyolları kendisine çekmeyi başardı. 40 yıllık geçmişe sahip İspanya demokrasisinde ciddi bir gedik açan Vox Partisi programı, yabancılara ayrımcılık uygulanması ve aile içi şiddete karşı yasaların kaldırılması gibi anti-demokratik düzenlemeler içermesi ile Avrupa siyasetini de korkutuyor.

Şimdi ne olacak?

Bugün gelinen noktada İspanya’da yeni bir hükümetin kurulmasının Avrupa Parlamentosu seçimleri nedeniyle daha uzun süreceği tahmin ediliyor. Ancak sonuç ne olursa olsun ortaya çıkan gerçek, İspanya’nın 1931-1939 arasında Franco’nun iç savaşı kazanması ile sona eren İkinci Cumhuriyet’ten bu yana görülmeyen ideolojik bir kutuplaşmanın hiç olmadığı kadar açık hale geldiğini gösteriyor. Bu durum ise kendi isteklerini elde etmeleri için bölgesel partilerin elini güçlendiriyor. İspanya’da ekonomik göstergelerde düzelmeler başlamasına rağmen işsizlik oranının halen yüzde 15’e yakın olması nedeniyle ekonominin seçim kampanyalarında öne çıkması beklense de, tüm süreç boyunca Katalan referandumu kampanyalara hâkim oldu.

PP, Ciudadanos ve Vox ayrılıkçılığa karşı en güçlü muhalefeti yapmayı, hatta Katalonya’nın özerkliğinin uzun süre askıya alınmasının yanı sıra, bağımsızlık yanlısı partilerin siyasi özgürlüğünü yasaklama ya da sınırlama önlemlerini destekliyor. İktidarı kurması muhtemel PSOE ve Podemos ise Katalanların ve Bask bölgesinin partilerinin desteğini almak zorunda. Dolayısıyla hükümet kurma sürecinde Katalonya meselesi belirleyici olmaya devam edecek. Bu aşamada en kötü senaryo ise İspanyolların yeniden sandık başına gitmesi olacak.