İçinden ağaç geçen tasarım: Treetop Hotel

Dokuz adet inşa edilmesi planlanan kabinden ilki, yerden sekiz metre yükseklikte konumlanıyor. Diğer kabinlerinde aynı şekilde ormanın içinde yer alması ve her birinin en fazla dört kişilik bir kapasiteye sahip olması hedefleniyor. 2019 yılında tamamlanan ilk birim toplamda 153 m²’lik bir alana sahip.

Danimarka’nın Hadsund kentinde yer alan proje hem denize hem de ülkenin en uzun fiyordu Mariager’e olan yakınlığıyla avantajlı bir konumda bulunuyor. Ayrıca mimarlık stüdyosunun deyimiyle kabinler; ormanın tepesinden harika bir manzara sunan ve öğle vaktinden sonra güneşin içeri girmesine imkan veren bir tepenin üzerinde yer alıyor.

Proje için seçilen Danimarkalı mimar Sigurd Larsen, minimal alan tasarımları ile biliniyor. Mimar Larsen’in tasarımıyla, kabinlerin inşa sürecinde hiçbir ağacın sökülmeyecek ve zarar görmeyecek olması, projeyi ön plana çıkaran özelliklerden birisi oluyor. Ayrıca her birim, iç mekanın ortasında yer alan canlı ağaçlar büyüyecek şekilde tasarlanıyor.

Yerden altı ila sekiz metre yüksekte inşa edilen kabinlerin iç mekanına girişler eğimli bir köprü ile gerçekleşiyor. Bu köprü ile yaşam alanına ulaşılırken, iç mekandaki bir merdivenle de terasa çıkılıyor. Böylece kullanıcılarda ağaca tırmanıyormuş hissinin devam etmesi sağlanıyor.

Terasta kullanılan çelik örme tellerden oluşan korkuluklarla manzara, her açıdan kesintisiz bir şekilde sunuluyor. Böylece misafirlerin yeşille olan yakın teması destekleniyor.

Løvtag otelinin her bir odası, mimar Sigurd Larsen tarafından İskandinav minimalizm estetiği ile tasarlanıyor. Sade bir tasarım diline sahip iç mekanda doğal tonlar tercihediliyor. İç mekanda kullanılan mobilyaların renkleriyle de aynı tasarım dili devam ettiriliyor. Tüm bunlara ek olarak, proje için tasarlanan gömme mobilyalar ve gardıroplarla mekan, daha kullanışlı bir hale getiriliyor.

Doğa ile iç içe bir deneyim sunan kabinler, modern yaşam ihtiyaçlarının karşılanabileceği bir donanıma sahip. Uyku alanı, oturma odası, mutfak ve tuvalet içeren büyük bir odadan oluşan birimlerde su, elektrik ve sıhhi tesisat ile konforlu bir ortam oluşturuluyor.

Kabinlerin güney ve batıya bakan panoramik pencereleri, içinde bulunduğu orman manzarasını kullanıcılarına kesintisiz bir şekilde sunuyor. Doğanın içinde olma hissini daha da artırmak adına, kabin cephesine bir dış mekan duşu monte ediliyor.

Bir ağaç gövdesi etrafında inşa edilenkare formlu kabinlerde, manzaranın daha iyi görülebilmesi için bazı duvarlar açılı bir şekilde dış mekana doğru uzuyor. Bu tasarım detayı sadece manzaranın daha iyi görülmesini sağlamıyor; aynı zamanda mevcut formdan uzayan bir çıkıntı görevi görerek doğayla daha yakın bir temas kurulmasına da imkan veriyor.