Pandemide başlayan tasarımın uzun yolculuğu: Belgium 528

Müşteri adayı, 300 m²lik karma fonksiyonlu projesine sakin ve dengeli bir hava katmak istiyordu. EPA’dan kısaca talep edilen, bir endüstri yerleşimine doğayı ve yaratıcılığı dahil ederek “sağlık” (İng. wellness) kavramının mekanda nasıl hissedilebileceğinin görülmesiydi. Buz fabrikasının ofisi olan projenin tasarımı, doğal ve sürdürülebilir malzemeler kullanılarak saf suyunkristalizasyonu gibi akışkan bir formu takip edebilirdi.

Görüşmeler ağırlıklı olarak Zoom üzerinden sanal olarak yürütüldü. Proje yöneticisi Japonya dışında; tasarımcılar Tayland Phuket ve Sidney’de; üreticiler ise Kuzey Tayland’dan çalışmalara katıldı. Ekip yüz yüze buluşmadan şablon hazırlayarak ve dosya alışverişinde bulunarak ‘rattan’dan bir dizi heykelsi tasarım ögesi üretti.

(Afrika, Filipinler ve Malezya’da yetişen ince bir kamış türü olan rattan, dokuma mobilya üretiminde kullanılıyor. Esnek yapısının verdiği elastikiyetle parametrik tasarımlara imkan sağlıyor. Sağlam ve hafif bir malzeme olarak yapıda, taşıyıcı sistemden cephe giydirmeye kadar çeşitli alanlarda kullanılıyor.)

Rattanın malzeme olarak sürdürülebilir olmasının yanında EPA’nın üretim aşamasında yerel Tayland zanaatçıları ile çalışması, malzemeyi sürdürülebilirlik konusunda bir adım öteye taşıyor. Yıllardır kültürle harmanlanan, birikerek gelen geleneksel bilgi ve tecrübe ile teknolojiyi birleştirerek modern tasarımlar yapıyor. Enter Projects Asia’nın kurucusu Patrick Keane bu durumu, “Uluslararası alınan eğitimi küresel ve yerel ekiple kaynaştırmak inovasyonun asıl gerçekleştiği yerdir.” şeklinde açıklıyor.

Tüm yapıyı saran yapı, içi dışı bir ‘Klein Şişesi’ topolojisi baz alınarak tasarlandı. (Matematiğin alt dalı olan topoloji kapsamında incelenen ilginç nesnelerden biri olan Klein Şişesi, 1882’de Felix Klein tarafından keşfedildi. İç yüzeyi ile dış yüzeyi aynı olan, tek bir ağzı olan şişenin içerisine dökülen sıvı, aynı yerden tekrar dışarı dökülüyor.)

Parçalar, dışarıdan da görülebilen lobi alanında birleşip 8 m yükselerek anıtsal heykelsi yapıyı oluşturuyor. Parçaların denizaşırı taşınmaları sırasında maksimum verim alabilmek için parçalar üç boyutlu bir yapboz gibi birleştirilmek üzere konteynerlere yerleştiriliyor.

EPA yöneticisi Patrick Keane süreci, “İki ayrı kıtada çalışmanın her zaman zorluğu vardır. Her iki taraf da boş bir kağıt gibi birbirlerinin tam olarak ne yaptığını bilmiyor. Bunun sıfırdan başlanarak oluşturulan büyük bir meydan okuma olduğuna inanıyorum.” şeklinde dile getiriyor. Keane ciddiyetle, “Pandemi döneminde gelen bu proje dolaylı olarak rattan fabrikalarında çalışan işçiler ve aileleri için tutunacak bir dal oldu.” şeklinde belirtiyor.

EPA; çevre dostu, yenilikçi olmakla birlikte geleneksel Güneydoğu Asya ve Pasifik kültürüne dayanan iç ve dış mekanlar oluştururken teknoloji destekli 3D tasarım kullanma konusunda uzmanlaştı. Keane Eko-farkındalığın, doğayı kentsel bir bağlama dahil ederek akıcı ve organik bir mimari oluşturmada ana etken olduğunu belirtiyor.

Nisan 2022’de tamamlanan proje sonucunda işveren ve mimarlar nihayet yüz yüze buluşabildi. Uyum sağlama, uzaktan iş yürütebilme becerileri geliştirildikçe pandemi sonrası ekonomide geleceği, değişen çalışma pratikleri oluşturacak gibi görünüyor. Proje yeni çalışma felsefesinin öncüsü olmakla birlikte fabrikaya, yenilikçi ve yaratıcı bir marka değeriyle yeni bir yüz de kazandırıyor.