Rembrant'ın gizemi: İki Daireli Otoportre

VUSLAT SOYTÜRK
Abone Ol

İki Daireli Otoportre, Hollandalı ressam Rembrandt'ın yapmış olduğu kırktan fazla otoportresi arasında en çok öne çıkanlardan biri.

İmzalanmamış olduğundan eserin tamamlanamamış olduğu tahmin ediliyor, arkadaki dairelerinneyi temsil ettiği ise merak konusu. Eser, günümüzde Londra’da Kenwood House’da sergileniyor.

İki Daireli Otoportre detayı.

Beyaz bir gömlek üzerine kırmızı önlük giymiş, omuzlarında kürk astarlı palto ile ressam; fırçalarını, ahşap paletini ve resim yaparken kolunu dayadığı değneğini tutarken görülüyor. Bir eli belirsizlik içinde belinde ya da paltosunun kıvrımlarında kayboluyor, gözleri doğrudan izleyicinin üzerinde; açık renkli, üzerinde iki büyük dairenin gösterildiği duvarın önünde duruyor. Aceleci ve kalın fırça darbeleri, şapka ve palet gibi bazı alanlarda tamamlanmamışlık izlenimini veriyor.

Bereli otoportre, 1630.

Arka duvardaki iki daire arkının neyi temsil ettiği kesin olarak bilinmemesine rağmen hakkında birçok tahmin var. Bunlardan biri Tanrı’nın kusursuzluğunu, bir diğeri ise o zamanki dünya haritasının yarımkürelerini temsil ettiğine dair. Ancak en popüler görüş; kusursuz daire çizmenin, sanatsal yeteneğin göstergesi olduğunu ifade eden efsaneye dayanıyor. Rembrandt, tek bir daire yerine iki tamamlanmamış daire çizmiş olsa da kendine özgü tarzı ile bu yeteneği ortaya çıkarmaya çalışmış olabilir.

Fırfırlı yaka ve siyah şapkalı otoportre, 1632.

Rembrandt’ın eserlerinin neredeyse yüzde onunu oluşturan birçok otoportresi bulunuyor. Yaşamı boyunca sürekli ortaya çıkardığı otoportreler, sanatçı hakkında psikolojik durumu, sanatsal gelişimi, kullandığı teknikler gibi birçok görsel ipucu veriyor.

Düz Kapaklı Otoportre, 1642.