5. Kol faaliyeti nasıl yapılır? Boğaziçi ve Fetö etkisi

ŞÜKRÜ KANBER
Abone Ol

Tıpkı gezi olaylarında olduğu gibi “şirin ve cevval çocuklar” etiketinin altına sığınan ne kadar marjinal varsa bu 5. Kol faaliyetlerinin gönüllüsü durumundalar. Kemalistler, ulusalcılar, PKK yandaşları, radikal sol örgüt üyeleri, sosyal demokratlar, liberaller, katıksız batıcılar, İP milliyetçileri, DEVA ve Gelecek muhafazakarları… Bunca benzemez FETÖ’nün teknik direktörlüğü altında ülkeye düşmanlık koalisyonunda bir araya gelebiliyorlar.

Eskinin yöntemleri için çok laf söylenebilir ama çağ değişti, her tür faaliyet sosyal medya kullanılarak gerçekleştiriliyor.

İzlemeyi bilirseniz, mecraları tanırsanız, failleri araştırırsanız aslında kimin kim olduğunu, kimin neyi niçin yaptığını anlamanız hiç zor olmaz.

Yeter ki, emek vermeyi göze alın.

Eh günümüz hız dünyası, hiç kimsenin saatlerce bir konuyu araştırmaya ne vakti ne tahammülü var.

O zaman yapan yaptığı ile kalıyor, maruz kalan mallığı ile…

  • Hadi biz bir Twitter hashtagi üzerinden konuyu takip edelim ve bakalım Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın altını çizdiği 5. Kol çalışmaları nasıl bir seyir izliyor ve kimler işin içinde?

Şu “aşağı-yukarı” meselesini ele alalım.

Polis öğrencilere “aşağı bak” dedi yalanı üzerinden sürdürülen, polis kayıtlarında “aşağıdan yürü” şeklinde söylenen bir söz üzerinden başlatılan kampanyanın izini süreceğiz.

Detaylara daldığınızda FETÖ’nün hala bu ülkenin muhalif kesimlerini elinde oyuncağa çevirdiğini göreceğiz.

Bu yazıyı 3 Şubat Çarşamba öğle saatlerinde yazıyorum.

Yazdığım sırada #AsagiBakmayacagiz başlığıyla ilgili yapılan yayınların dökümü şöyle;

  • Twitter: 675 bin 597
  • Haber: 187
  • Instagram: 5
  • Blog: 1
  • Sözlük: bin 876
  • Video: 2
  • Facebook: 113

Bu kampanyanın ilk işaret fişeği Ahval haber sitesinde atılıyor.

http://ahval.me/tr/bogazici-universitesi/polisin-asagi-bakin-komutu-esliginde-gozalti-yapmasina...

1 Şubat saat 01.47’de ilk haber yayınlanıyor. Neden geç saat diye sorabilirsiniz. Çünkü bu site bir FETÖ yayın organı ve yurt dışından yayın yapıyor. Sitenin editörleri arasında Yavuz Baydar ve Ergün Babahan gibi tescilli ve bilinen vatan hainleri bulunuyor.

Bu habere uydurma birkaç site eşlik ediyor, sonra devreye BirGün ve sol yayınlar giriyor.

Twitter kampanyasını başlatan ise “kısaca tırtıl” ismindeki anonim bir hesap. 1 Şubat saat 18.00’de ise #AsağıBakmayacağız başlığı ile hashtag açılıyor.

1 Şubat saat 01.47’de ilk haber yayınlanıyor. Neden geç saat diye sorabilirsiniz. Çünkü bu site bir FETÖ yayın organı ve yurt dışından yayın yapıyor.

Bu hesap ya bir FETÖ’cüye ya da yine başka bir kullanışlı elemana ait.

Pek çok isimsiz hesabın desteğiyle yavaş yavaş hareketlenen hashtag için devreye ne olduğu ve kime hizmet ettiği bilinmeyen Onedio haber sitesi giriyor.

https://onedio.com/haber/bogazici-ogrencileri-asagi-bakmadiklari-icin-gozaltina-alindi-sosyal-m...

Aynı FETÖ’cü, Heval sitesi diliyle konuyu haberleştiriyor. Saat 18.44.

Artık ateşimiz epey harlanmış durumda.

Odun atıcılar teker teker meydana çıkıyorlar.

Saat 19.37, Serra Kadıgil Facebook’ta ortaya çıkıyor. https://www.facebook.com/serak...

Boğaziçi Direnişi adlı bir hesabın paylaşımında bu kez polisin çatıya keskin nişancılar yerleştirdiği yalanları servis ediliyor.

Saat 20.18 CHP’nin sicilli eylemcisi Sezgin Tanrıkulu, Facebook üzerinden topa giriyor: https://www.facebook.com/chp.s...

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ve Belediye resmi hesapları da kervana katılıyorlar.

https://www.facebook.com/akpol...

https://www.facebook.com/besik...

Gürsel Tekin ve benzeri CHP’nin ağır topları geri kalmıyorlar tabi, hepsi Heval’in ipine tutunuyorlar.

Aynı saatlerde sözlüklerde, marjinal sol yayınlarda benzer haberler kopyala yapıştır yöntemiyle devreye sokuluyor.

İki gün boyuncu bu hashtag çalışması Türkiye gündeminde kalıyor.

Kimlerin bu konuda ne dedikleri, nerede durdukları çok açık ama püf noktası bu hareketin başlangıcını bilmek ve dolduruşa gelmemek.

Bu yöntemlerle her gün birbirinden farklı konularda Türkiye karşıtı çalışmalar sosyal medya üzerinden yürütülmekte…

Bu arada bu hashtage karşı çıkan vatanseverlerin mesajları da ne yazık ki doğrudan bu kampanyanın yukarılarda kalmasına katkı yapıyor.

Bu ülkenin İçişleri bakanının paylaşımı tıpkı Trump gibi Twitter tarafından sansürlenirken, kim olduğu belli olmayan ve apaçık nefret suçu barındıran pek çok paylaşım ise gözümüze gözümüze sokuluyor.

Sosyal medya platformlarına göre katil polis demek fikir özgürlüğü, bunlara önlem alan ve LGBT’ye sapkınlık demek faşistlik.

Bilmem tehlikenin farkında mısınız?

Hashtag çalışması sırasında Boğaziçi’nde öğrenci görünümlü terör örgütü mensupları rektörlük binasını basmaya kalkışıyorlar.

108 kişi tutuklanıyor ama içlerinden sadece 8 tanesi Boğaziçi öğrencisi…

80 milyonluk Türkiye düşünüldüğünde çok küçük bir çevrede dönen bu espiyonaj faaliyeti, sanki bütün Türkiye’yi sarmış gibi bir havada sunuluyor.

İçerideki muhabirlerinden aldıkları tek taraflı bilgi ile Batı basını da üzerine düşen desteği cömertçe vermekten geri durmuyor.

Yetmiyor, ana muhalefet lideri ve tüm muhalefet bu organize yapıyı “demokratik hakkını arayan şirin çocuklar” olarak tanımlıyorlar.

  • Oysa yazının başında net ortaya koyduk, Boğaziçi olaylarının arkasındaki yönlendirici yapı ve pek çok yalanın kaynağı FETÖ.

Sosyal medya üzerinden tahrik eden, yönlendiren, akıl veren bu şeytani örgüt.

FETÖ’cü Birleşik Arap Emirlikleri sermayesiyle finanse edilen Ahval sitesinde çakılan kıvılcım, kendini özgürlükçü sanan ya da öyle sunan pek çok ahmağı da içine alan bir ateşe dönüştürülüyor.

Tencereciler, Kadıköy ve Beşiktaş dolaylarında konuşlanmış muhakeme kabiliyeti çalışmayan güruh da iştahla bu kervana katılıyor.

Birçok kişi, Tayyip Erdoğan düşmanlığından gözü dönmüş azgın bir azınlığın başını çektiği yapının kaldırdığı trene, kaynağına bakmaksızın binmekte tereddüt etmiyor.

Bu ülkede defalarca yargı yoluyla darbeyi denemiş, en son 15 Temmuz’da bizzat sahaya inerek askeri darbe denemiş FETÖ aklı, bu zavallıları istediği gibi yönlendirmekte ve yönetmekte.

Tencereciler, Kadıköy ve Beşiktaş dolaylarında konuşlanmış muhakeme kabiliyeti çalışmayan güruh da iştahla bu kervana katılıyor.

Tıpkı gezi olaylarında olduğu gibi “şirin ve cevval çocuklar” etiketinin altına sığınan ne kadar marjinal varsa bu 5. Kol faaliyetlerinin gönüllüsü durumundalar.

Kemalistler, ulusalcılar, PKK yandaşları, radikal sol örgüt üyeleri, sosyal demokratlar, liberaller, katıksız batıcılar, İP milliyetçileri, DEVA ve Gelecek muhafazakarları…

Bunca benzemez FETÖ’nün teknik direktörlüğü altında ülkeye düşmanlık koalisyonunda bir araya gelebiliyorlar.

Peki, kim bunlar?

Bunlar hangi insan kaynağının ürünleri?

Bu konu için bakınız 05 Aralık 2020 tarihli yazıma:

800.000
Gerçek Hayat