Kürk: Vahşet modası

HALİME KİRAZLI
Abone Ol

Dünyada milyarlarca dolarlık bir pazar hacmine sahip olan kürk ticaretinin arka planında milyonlarca hayvanın işkence edilerek katledildiği gerçeği var. Servetlerinin verdiği şımarıklıkla eti için kesilen hayvanların dışındaki diğer canlıların derilerini üzerine geçirip, bunu bir statü ve moda göstergesi olarak taşıyan binlerce kişi var. Gariptir, bunların çoğu hayvan hakları savunucusu maskesi takıp Müslümanların kurban kesmesine tepki gösteren tipler. Ve aynı zamanda en çok et tüketen sınıf. Kürk ya da yaban hayvanı derisi ürünleri kullanarak yılda kaç tane hayvanın ölümüne hatta kaç türün yok olmasına neden olduklarını bilerek yapıyorlar bunu. Üstelik bunu yaparken hem zevk alıyorlar, hem de millete caka satıyorlar.

Eski zamanlarda soğuktan korunmak için zorunlu olarak kullanılan kürk, şimdilerde görmemişliğin, caniliğin göstergesi ve modası. Kürk için öldürülen hayvanların ne tür işkencelerden geçtiği , ne kadarının soyunun sırf derisi yüzünden tükenmekte olduğu sır değil. Özellikle varlıklı görgüsüzlerin bir hava atma ve varlık göstergesi olarak kullandığı kürk piyasası dünya üzerinde büyük bir hacme sahip.

Eski zamanlarda soğuktan korunmak için zorunlu olarak kullanılan kürk, şimdilerde görmemişliğin, caniliğin göstergesi ve modası.

Öte yandan yaptıkları caniliği unutturup Kurban Bayramı'nda kurban kesilmesinden rahatsızlıklarını dile getiren etobur kimseler bunlar. Bunların bir de hayvan hakları savunucusu maskesi takanları var. Ayrıca reklam yüzü olanları da... Bu tiplerin hayvanları dövenleri, istismar edenleri linç ederken, sırf kürkü için katledilen hayvanların kürkünü giyme yarışı içinde olmaları bir tenakuz mu, yoksa akıl tutulması mı, kararı siz verin.

Güzel görünsün gerisi önemsiz

Gelin, öncelikle bir kürk nasıl yapılıyor; bir hayvan kürkü alınana kadar ne tür süreçlerden geçiyor buna bakalım. Öncelikle kürk iki şekilde elde ediliyor. İlki yaban hayattan avlanan ikincisi ise çiftliklerde beslenen hayvanlardan. Nispeten daha küçük ve zararı olmayacak hayvanların çiftliklerde yetiştirilmesi daha kolay. Çiftliklerin kurulma nedeni de hayvan savunucularından aldıkları büyük tepkiler ve daha insancıl davrandıklarına dair algı oluşturmak.

Öncelikle kürk iki şekilde elde ediliyor. İlki yaban hayattan avlanan ikincisi ise çiftliklerde beslenen hayvanlardan.

Daha zararlı ve büyük hayvanlar ise kendi tabiî ortamında av-tuzak yöntemiyle yakalanıyor. Avlanan hayvanlar, üretim tesislerine getirilerek, kürklerin daha canlı olması için birtakım süreçlere sokuluyor. Burada ‘kürkler zarar görmesin’ diye uygulanan acımasız yöntemler, hayvanların feci bir şekilde can vermesine neden oluyor.

Kürkleri daha canlı görünsün diyesoğuk ortamlarda tutulan hayvanlara, bulundukları ortamı pisletmemesi için su ve yemek verilmiyor. Hayvanların kürklerinden daha fazla yararlanmak için farklı ilaçlarla şişmanlatıp, dar kafeslerde hareket alanını kısıtlıyorlar.

Caniliğin dik alası

İbrahim Suresi 34. Ayet-i Celilesinde Allah-ü Teâlâ şöyle buyurur: “Şu bir gerçek ki insanoğlu çok zalim, çok nankördür!” İşte onun tezahürlerinden birkaç örnek:

Ölmüş canlının kürkü canlılığını ve gösterişini kaybedeceği için, hayvan hayattayken kürkü yüzülüyor.Canlı olarak yüzmelerinin bir nedeni de ürünün daha esnek olmasını sağlaması.Kürkünden olan zavallı hayvanlar, bir köşeye atılarak acı içinde ölüme terk ediliyorlar. Elektrik verme, kaynar suya atma, boyun kırma, zehirleme gibi çeşitli öldürülme yöntemleri de tercih edilebiliyor.

Ölmüş canlının kürkü canlılığını ve gösterişini kaybedeceği için, hayvan hayattayken kürkü yüzülüyor.

Kürk için öldürülen hayvanların yavaş yavaş neslinin tükenmesiyle, yeni hayvan türlerine yönelim artıyor. Bu da tüm kürklü hayvanların kürk için öldürülme riskiyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Her yıl kürkler için katledilen hayvanların güncel sayısı tam olarak bilinmese de bir kürk öldürülen hayvan sayısı üzerinden ortalama bir sayıya ulaşmak mümkün.

Videolar gerçeği haykırıyor

Kürkün kalitesi için endüstrinin hayvanları canlı canlı katletmekte tereddüt etmemesinin yanı sıra, hayvan öldürme süreleri de maliyetten sayılıyor. Yani kısa sürede bir hayvana ne kadar işkence yapılabilirse onu yapmaktan geri durmuyorlar. Bu işten para kazananlar, her ne kadar hayvanlara acı çektirilmediği yalanıyla kendilerini savunsalar da internetteki videolar gerçekleri gün gibi ortaya koyuyor. Kaldı ki, canlı canlı derisi yüzülen bir hayvanın acı çekmediğini ileri sürmek ne derece ciddiye alınabilir?

Piyasa Çin’in elinde

Dünyadaki kürk üretiminin önemli bir kısmını neredeyse her türlü hayvanı yiyenlerin ülkesi Çin elinde bulunuyor. Dünyadaki talebin yüzde 80’e yakını bu ülkeden sağlanıyor. Çin’den farklı ülkelere kedi ve köpek kürklerinin tilki-rakun kürkü adı altında gönderildiği de biliniyor. Tabi bu hayvanlar sadece kürk yapımında kullanılmıyor. Çanta, şal, şapka, oyuncak, parfüm, dekorasyon gibi farklı alanlarda da hayvanlar canice kullanılıyor.

Dünyadaki kürk üretiminin önemli bir kısmını neredeyse her türlü hayvanı yiyenlerin ülkesi Çin elinde bulunuyor

TÜİK’in 2019 verilerine göre, ülkemizden aynı yılın ocak-ağustos döneminde 80 ülkeye yaklaşık 100 milyon dolarlık kürk ihraç edilmiş. Toplamda 80 farklı ülkeye kürk gönderilmiş. Bu ülkelerin başında Güney Kore, Rusya, İtalya, Fransa, ABD ve Almanya geliyor.

Polonya, Çin’den sonra kürk üretiminde önemli bir yere sahip. 354 çiftlik ve yaklaşık 6 milyon vizona sahip Polonya, vizon kürkü üretiminde başı çekiyor. Ülkede üretilen kürklerin yüzde 94’ünü vizonlar oluşturuyor. Kalan kısım ise tilki, tavşan, çinçilla ve rakundan elde ediliyor.

Hollanda kürk ticaretine son verdi

Dünyanın diğer en büyük vizon kürkü üreticisi Danimarka ise çiftliklerde ortaya çıkan korona vakaları nedeniyle, ticarete bir süre ara verme kararı aldı. Çiftliklerde artan vakalar nedeniyle yaklaşık 17 milyon hayvanın öldürüldü.

Çin, Danimarka ve Polonya’dan sonra en çok vizon yetiştiriciliği yapan bir diğer ülke Hollanda. Ülke, geçtiğimiz yıl korona salgını nedeniyle Danimarka gibi birçok hayvanı öldürmek zorunda kalmıştı. Bu kararın ardından Hollanda parlamentosuna sunulan önergeyle birlikte, ülke vizon kürk endüstrisine son vermeyi kararlaştırdı. Türkiye’ye yakışan da Hollanda gibi davranmak

Öyle değil böyle cani olun

Bazı ülkeler hayvanların canice öldürülmesini engellemek için yasalar çıkarsa da bu yasalar hayvanların ticaret için öldürmelerini tamamen engellemeye yetmiyor. Sadece çekecekleri acıyı azaltmak gibi bir niyet taşıyor. Mesela, Kanada hükümeti, ülkedeki fok kıyımını göz önünde bulundurarak yeni bir kanun hazırlamış ve bir yaşından büyük fokları öldürmek için kullanılan hakapik -çivili sopa- kullanımını yasaklamıştı. Bu yasaklamaya bir umut gözüyle bakılırken, yine aynı meclis, fokların vurularak öldürülmesini kararlaştırmıştı.

Nesilleri tükeniyor

Vizon her ne kadar kürkte en çok kullanılan hayvan olsa da farklı hayvanlar, türlü amaçlar için avlanıyor. Dişleri ya da kürkleri için katledilen hayvanların sayısı geçmiş yıllara göre azalsa da halen devam eden bu katliamlarla nesilleri büyük bir hızla tükeniyor. O hayvan türlerinden başta gelenleri şöyle; tilki, su samuru, vizon, fok, misk sıçanı, astragan, ayı, kedi, köpek, angora tavşanları, misk kedisi, kaz, ördek, sincap, çinçilla, çakal, vaşak, gergedan, kunduz, rakun, leopar, kokarca, yılan, kurt, kertenkele, fil.

Yetmez ama evet

Ünlülerin giyinmeyi tercih ettiği dünya markaları da kürk satmaktan geri durmuyor. Bazı firmalar son yıllarda artan duyarlılık karşısında gerçek kürk ve deri satışlarını durdurduğunu açıkladı. Fakat gelen talepleri değerlendirmek isteyen farklı firmalar, büyük markaların açtığı boşluğu kapatmakta gecikmedi. Neticede talep varken, sektörü boş bırakmak olmazdı onlara göre. Tabi, işin ciddi getirisi var.

Ünlülerin giyinmeyi tercih ettiği dünya markaları da kürk satmaktan geri durmuyor.

Bir paltonun yapılabilmesi için, kürkü kullanılacak hayvanın cinsi öne çıkıyor. Bir tavşan ya da tilkiden aynı fiyatta ya da aynı büyüklükte bir kıyafet çıkmıyor. Haliyle kullanılan hayvan kürkü arttıkça ilgili ürünün maliyeti de artıyor. Son günlerde meşhur bir şarkıcının paltosu için 55 tilkinin öldürüldüğü, yaklaşık 450 bin liraya mal olduğu iddia edilmişti.

Meclise rapor sunulmuştu

2019 yılında TBMM Meclis Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu Türkiye’de kürk hayvanlarının yetiştirilmesi ve kullanılmasının yasaklanmasını istemişti. Raporda, dünyada, her yıl 80 milyondan fazla hayvanın kürkü için öldürüldüğü yer almıştı. Raporda ayrıca, mevzuatta kürk hayvanı yetiştiriciliğine ilişkin açık bir hüküm bulunmadığı, işletmelerin denetlenmedikleri ve hayvanların içinde bulundukları koşulların güvence altına alınması gerektiği vurgulanmıştı.

Çin, dünyadaki kürk üretiminin önemli bir kısmını elinde tutuyor. Dünyadaki talebin yüzde 80’e yakını bu ülkeden sağlanıyor. Kürklerin bir kısmı yaban hayatında avlanan, bir kısmı ise çiftlikte yetiştirilen hayvanlardan elde ediliyor. Hatta Çin’den farklı ülkelere kedi ve köpek kürklerinin tilki-rakun kürkü adı altında gönderildiği de biliniyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da 2013 yılında Birleşmiş Milletler Ormancılık Forumu 10. Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada kürk giyenlere tepki göstermişti. Erdoğan, "Eğer üzerimize giydiğimiz palto, bir hayvan türünün yok olmasına sebep olduysa; evimizdeki mobilya yağmur ormanlarını yağmaladıysa, bu döngüden, böyle bir küreselleşmeden, böyle bir ticaretten rahatsız olmak, bunu derinlemesine sorgulamak ve buna çareler üretmek zorundayız" demişti.

‘Vitrinden alıyorum ben mi öldürdüm’

Kürk giydiği için eleştirilerin odağı olan ve yaptığı açıklamalarla tepki çeken ünlü Sevim Emre, “Kürk yapılan o hayvanları ben kesmedim, vitrinden alıyorum. Ayrıca ben iyi bir hayvan severim. Geçenlerde bir kediye araba çarptı, yaralı kediyi veterinere götürdüm. Hangi hayvan sever böyle bir durumda o kediyi veterinere taşır, onca para harcar? Bu kürkü de ben satın almadım, arkadaşımın hediyesi. Çıkıp boş boş konuşuyorlar” demişti.

Ünlülerin giyinmeyi tercih ettiği dünya markaları da kürk satmaktan geri durmuyor. Bazı firmalar son yıllarda artan duyarlılık karşısında gerçek kürk ve deri satışlarını durdurduğunu açıkladı.

Aynı dönem İclal Aydın da benzer bir tezatlıkla kürk giyilmesini savunmuştu. “Biz kadınların maalesef böyle huyları var. Kürk sevdasından vazgeçemiyoruz. Üstümdeki kürk gerçek ama bu konunun uzamasını istemiyorum. Ben evde kedi besliyorum. Hayvan severler beni yanlış anlamasın.”

İvana Sert de kendisini kürk giydiği için eleştiren Haluk Levent’e, “Madem öyle o da et yemesin” demişti. Bu tür açıklamalara benzer açıklamalar yapan yerli yabancı ünlüler, kürk karşıtı reklamlarda ya da afişlerde boy göstermesine rağmen yine de kürk kullanmaktan geri durmuyor.

Sebep tek değil

Kürkleri için avlananların en başında kaplanlar geliyor. Kürk uğruna nesli tükenmeye yüz tutan kaplanların yaklaşık 6 tanesi bir palto için kullanılıyor. Timsahlar da yine çanta yahut ceket gibi giyim eşyaları nedeniyle katledilen hayvanlardan.

Günümüzde avlanma oranı diğer yıllara göre azalsa da maalesef bitmiyor. Yalnızca beş türü kalmış olan gergedanların da büyük bir kısmı aşırı avlanma sonucu yok oldu. Yapılan çeşitli çalışmalar ve avlanma yasakları sayesinde gergedan sayısı biraz artırılsa da avlanma tamamen önlenmedikçe, nesli kaybetmek hâlâ söz konusu.

Bir palto için kaç hayvan katlediliyor

  • Çin’in kedi ve köpekleri de kürkü için katlettiğinden bahsetmiştik. Katledilen bu hayvanların sayısı yılda 2 milyonu aşıyor. Palto için 15-20 köpek, 20-30 evcil kedi öldürülüyor. Kürk yapımında en çok kullanılan hayvanlardan birisi de tilki. Her yıl kürk uğruna on binlerce tilki öldürülüyor. Mesela bir palto için 10 ila 30 tilki avlanıyor.

Bir palto için ortalama şu kadar hayvan canice öldürülüyor;

  • 60-400 sincap,
  • 30-80 vizon,
  • 20-30 evcil kedi,
  • 12-15 yaban kedisi,
  • 15-20 köpek,
  • 10-30 tilki,
  • 20-30 kanguru,
  • 30-40 tavşan,
  • 3-30 kurt,
  • 10-30 susamuru,
  • 8-15 vaşak,
  • 60-70 kokarca,
  • 30-40 opossum,
  • 6-10 fok,
  • 6-8 puma,
  • 30 rakun.

O kürk sizin hayvanınız olabilir

Şunu unutmamak lazım; kurban kesmek veya et maksadıyla usulüne uygun hayvan boğazlamak asla kürkü için bir hayvana çektirilen acıları çektirmez. Bu iki durumda da hayvanın milyon dolarları bulan ticareti söz konusu olmadığı gibi, neslinin yok olması gibi bir durum da söz konusu değil. Kürk meraklılarına tavsiyemiz; kürk almaya karar vermeden önce, bir kürkün nasıl elde edildiğine yönelik araştırma yapmaları ve bu konuya ilişkin videoları izlemeleri.

“Benim evimde de kedi-köpek var. Ben de hayvan hakları savunucusuyum” deyip üzerinizde tilki yahut ayı sandığınız post, bakarsınız bir gün sizin çalınan, kaybolan kedi-köpeğiniz oluverir. Belli mi olur?...