Muhterem Reis-i Cumhurumuza omuz vermeliyiz

ALİŞAN YILDIRAN
Abone Ol

Deneklere tahsis edilen ve bir kısmında plasebo olması eşyanın tabiatı icabı olan, uygulamadan evvel hukuki haklarından feragat ettiğine dair muvafakat alınan bu aşı programı derhal durdurulmalıdır.

Ülkemizde uygulanmakta olan maymun böbrek hücrelerinden elde edilmiş sinovac/coronavac aşısının sorumlu araştırıcıları olan Dr. Akova ve Dr. Ünal’ın resmi başvurusunda çalışmanın başlangıç tarihi 14 Eylül, bitiş tarihi 15 Nisan, ilk bitiş tarihi ise 15 Şubat 2021 olarak verilmiş. Sorumlu kuruluş olarak ise TUSEB (Health Instıtutes of Turkey) görünüyor. Ancak TUSEB’in websitesinde bu çalışma görünmüyor.

Çalışma tasarımı ‘Randomized, Double-Blind, Placebo-Controlled Phase III Clinical Trial’ plasebo ise serum fizyolojik yani tuzlu su değil ‘Aluminium hydroxide, disodium hydrogen phosphate, sodium dihydrogen phosphate, sodium chloride 0.5mL/dose’ olarak verilmiş. Çalışmaya 18-59 yaş arasında 13 bin katılımcı alınması planlanmış.

PCR mı antikor mu?

Aynı zamanda Bilim Kurulu üyesi de olan sorumlu araştırmacılar 25 Aralık’ta Bakan ve bilim kurulu huzurunda yaptıkları açıklamada, aşı kolunda 752, plasebo kolunda 570 olmak üzere 1322 kişinin neticesini değerlendiriyor ve yüzde 91.25 etkinlik belirtirken, güvenlik konusunda plasebo kolunda 6’sı yatış gerektiren 26 vaka olduğunu, aşı kolunda semptomu olmayan 3 kişinin belirlendiğini (neye göre, PCR mı, antikor mu?) söylüyor.

  • Aşılar ülkemize geldikten ve 14 günlük incelemeden (kim, nerede, nasıl inceledi, verileri nerede?) sonra 14 Ocak 2021’de aşılama programı başladı ve bugün itibarı ile 2.6 milyondan fazla kişiye ilk doz (ne kadarı plasebo?) yapıldı.

Hatta, 2009’da domuz gribi aşısı olmayarak o günkü aşıların bertaraf edilmesini temin eden muhterem cumhurbaşkanını bile aşılamaya (plasebo?) muvaffak oldular. Ancak, bu durum hukuki açıdan sorunlu görünmekte, ülkenin cumhurbaşkanı denek yerine konuldu diyenler var.

Aşılama programı nasıl başladı?

Faz 3 çalışması tamamlanmadığı için Acil kullanım onayı diye bir belge ile. Aşının üretildiği ülke bile yaygın kullanımına daha dün izin verdi. Adı geçen aşı ile ilgili bugüne kadar sadece bir yayın o da ağustos 2020’de yapıldı. Bilim kuruluna göre günde 1.5 milyon kişiye haziran ayına kadar toplam 65 milyon kişiye aşı yapılması planlanmış.

  • Bakanlığın verilerine göre 1 milyon 61 bin sağlık çalışanı olan ülkemizde, 980bin sağlık çalışanı aşı olmayı kabul etmiş ve onların aşılanması bittikten sonra 85 yaş üstü kişiler aşılanmaya başlanmış. Bugün itibarı ile dünyada tam 130 ülkenin henüz hiçbir korona aşısı yapamadığı da biliniyor.

Yukardan beri anlattıklarım hakkında, bazı çekincelerim olmasına rağmen söylenmesi gereken şey, ülkemizin ve hükümetin bu noktaya kadar süreci iyi yönetmiş olduğudur....

Bilim kuruluna göre günde 1.5 milyon kişiye haziran ayına kadar toplam 65 milyon kişiye aşı yapılması planlanmış.

Tek kullanımlık aşıların kişiye tahsisli olduğunu da hatırlatalım.

Parasız ve güvenilmez

Sinovac’ın ülkemizde uygulanmasından birinci derecede sorumlu bilim kurulu üyesinin, ülkemizde çalışmanın başlamasından hemen sonra hastalığı geçirdiği için aşı olmayacağını açıklaması, aynı zamanda 29 Nisan’da başlatılan ve Aralık 31’de 2020’de yayınlanan Biontech çalışmasında da araştırmacı olarak katılmasını da not edelim.

Aşının muhtemel yan etkilerine hazır mısınız?
Gerçek Hayat

Bir araştırmacı tarafından aşıyı üreten şirketin geçmişi araştırıldığında beş parasız güvenilmez bir profil ile karşılaşılması (yakında sansürlenir) da ilginç doğrusu.

Derhal durdurulmalı

Bendenizin aşılar hakkındaki şüphelerimi sağır sultan bile duydu, bu aşı programı hakkında ise çekincelerimi ve herkesi riske etme yerine yapılması gerekenleri (korunmak için d vitamini ve hastalar için ivig uygulanması) kısa süre evvel izhar etmişdim.

Tam salgının ortasında toplum bağışıklığının tanımını değiştiren ve tamamen aşıya bağlayan sahtekar örgüte rağmen İsveç’in başarı ile uyguladığı, düzeltici enzimi olmasına rağmen sık mutasyon geçiren bir virüse karşı kendiliğinden husule gelmesi mutad olan ‘toplum bağışıklığı’ uygulamasının başarısını görelim.

Bir araştırmacı tarafından aşıyı üreten şirketin geçmişi araştırıldığında beş parasız güvenilmez bir profil ile karşılaşılması (yakında sansürlenir) da ilginç doğrusu.

Deneklere tahsis edilen ve bir kısmında plasebo olması eşyanın tabiatı icabı olan, uygulamadan evvel hukuki haklarından feragat ettiğine dair muvafakat alınan bu aşı programı derhal durdurulmalıdır....

Resim: Açıkça görüldüğü gibi, salgının başlamasından kısa bir süre sonra, hastalığın nasıl tedavi edileceğinin henüz bilinmediği dönemde pik yapan ölümler, daha sonra mutadın altında seyrediyor.