ABD'nin Türkiye için yaptığı terör uyarısı ne anlama geliyor?

HABER MASASI
Abone Ol

ABD'nin Türkiye Büyükelçiliği Cuma günü yaptığı açıklamada İstanbul için terör saldırısı uyarısı yaparak vize işlemlerini askıya aldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu "Bir duyuruyu paylaşmanın diplomatik bazı gereklilikleri söz konusudur. ABD Büyükelçiliği usul, erkan ve adaptan yoksun bir davranışı ortaya koymuştur" açıklamasını yaptı. Diplomatik teamüllere uymayan bu uyarı ABD seçimleri ve ABD-Türkiye arasında yaşanan S-400 ayrılığı ile ilişkilendiriliyor.

ABD'nin Türkiye Büyükelçiliği, İstanbul'da terör saldırısı olabileceğine dair bir güvenlik uyarısı yayınlamıştı.

23 Ekim’de yayımlanan uyarıda Ankara, İstanbul, Adana ve İzmir'deki tüm ABD misyonlarının görevlerinin geçici olarak askıya alındığı duyurulmuştu.

ABD’nin Azerbaycan Büyükelçiliği de Bakü’de bir terör saldırısı yaşanma ihtimaline karşı uyarı mesajı yayınladı.

Büyükelçilikten yapılan açıklamada, "ABD’nin Bakü Büyükelçiliği, Bakü’de bulunan ABD vatandaşları ve diğer yabancılara yönelik potansiyel terör eylemleri ve adam kaçırma olaylarına ilişkin güvenilir istihbarat aldı" ifadelerine yer verildi.

Hürriyet'ten Fulya Soybaş'ın haberine göre ABD'nin son zamanlarda yaptığı uyarıların ülke iç siyaseti ve Türkiye-ABD arasında belli konularda yaşanan gerginlikten kaynaklanıyor.

'S-400 ve Azerbaycan-Ermenistan ana mesele'

Emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu

ABD’nin olası terör açıklamasının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rusya’dan alınan S-400 füzelerinin test edildiğini doğrulaması ve Pentagon’un bu denemeyi ‘En güçlü şekilde kınıyoruz’ açıklamasının hemen ardından geldiğini hatırlatan İstanbul Aydın Üniversitesi öğretim üyesi ve emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu "Tesadüf mü?" diye soruyor ve şöyle devam ediyor: ABD, bunun ağır yaptırımları olacağını dile getirmiş, bir anlamda Türkiye’yi tehdit etmişti. Paralelinde İstanbul’da olası bir terör saldırısı ihtimali konuşulmaya başlandı. Madem İstanbul için tehdit var neden diğer illerdeki konsoloslukların da faaliyetleri durduruldu? Bu konu bana göre tamamen S-400'ler ve bir tık ötesinde Azerbaycan-Ermenistan arasındaki savaş ve Türkiye’nin takındığı tutum ile alakalı. Diplomatik nezaketten uzak bu tavır 'Türkiye'nin karşısındayım' demektir.

'Türkiye'ye bir mesaj'

Eski Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanı ve emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin

ABD Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada sadece Türkiye değil başka bir yerde de benzer saldırıların olabileceğine atıf yapıldığına da dikkat çeken Eski Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanı ve emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin "ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, olası terör saldırısı açıklaması yapılmadan 24 saat önce, Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanları ile ‘Dağlık Karabağ’ konusunda ayrı ayrı görüştü. Bunu bir cebinize koyun. Diğer cebinize de Türkiye’nin S-400’leri test etmesi ve sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı o sert 'ABD’nin yaklaşımı bizi bağlamaz. Bunu kalkıp ABD’ye soracak değiliz' açıklamasını koyun. Tüm bunlara bakınca sanki Türkiye’ye bir mesaj, bir gözdağı verilmeye çalışılıyor gibi" diyor.

Tepki ne olmalı?

  • Emekli Korgenaral Pekin, "Büyükelçi Dışişleri Bakanlığı’na çağırılıp ikaz edilebilir. Zira siz böyle bir istihbarat aldıysanız bunu önce bizim istihbarat teşkilatımız ile paylaşmalıydınız. Bu yapılan ‘Türkiye’yi güvensiz’ ya da ‘Terör ihraç eden bir ülke’ gibi göstermektir ki bu âdet haline gelmemelidir. O nedenle acil ve çok ciddi bir tepki belki de büyükelçi aracılığı ile ABD’ye nota verilmeli" ifadelerini kullanıyor.

'Abartılmayacak bir durum seçimler için kullanılmış olabilir'

Prof. Dr. İlter Turan

İstanbul Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi emeritüs Prof. Dr. İlter Turan, geçmişte de mücbir sebeplerden dolayı ABD’nin vize işlemlerini kısa süreliğine durdurduğunu hatırlatarak, şöyle devam ediyor: Böyle bir tehdit var ise vize işlemlerinin durdurulması anlaşılabilir ancak 'Üslubu nasıl olmalıydı?' Bu değerlendirmeye açık bir konu. Bu duyuruda kasıt var mı? Ya da belki de abartılmayacak bir ihtimalin Amerikan seçimlerini etkilemek için ciddi bir tehlikeymiş gibi lanse edilmesi mi söz konusu? Bunlar daha çok istihbaratçıların cevaplayabileceği sorular. Amerikalıların bu istihbaratı Türkiye ile paylaştıklarını kuvvetle tahmin ederim. Ayrıca, Türk hükümetini önceden bilgilendirip 'Şu gün böyle bir açıklama yapacağız' demişlerse bu da diplomatik nezakete uygun düşebilir. Ancak, bizi memnun etmese de vize faaliyetini açıp kapatmak ABD’nin kendi ihtiyarındadır. Madalyonun bir de öteki tarafı var. ABD’nin, zımnen (resmen zaten olmaz) onaylarını almak maksadıyla, Türk otoritelerini haberdar etmiş olduklarını varsayalım. Türk yetkililer 'Bu uyarıyı yapmayın' deseler, buna karşılık ABD’li yetkililer 'Mecburiyetindeyiz' deseler ve de uyarımıza rağmen dediklerini yapmış olsalar, sonuç daha karmaşık ve sıkıntılı olmaz mıydı?