Pasifik'in sessiz gücü uyandı: Avustralya'nın "Modern Ordusu"
Çin ile Pasifik'te yaşanan gerilim, Avustralya'yı barış zamanındaki en büyük silahlanma sürecine itti. AUKUS paktı ile nükleer denizaltı projesini başlatan ve ordusunu otonom 'hayalet' sistemlerle donatan Avustralya, savunma doktrinini tamamen değiştiriyor.
Avustralya, 26 milyonluk nüfusa sahip olmasına rağmen 58 bin kişilik orduyu kontol ediyor.
Çin ile açık denizdeki faaliyetler sebebiyle gerginlik yaşıyor.
Sivil balıkçı teknesi görünümlü askeri personellerin olduğu gemilerle Avustralya açıklarını, petrol sahalarını ve denizaltı kablolarını izliyorlar.
Geçmişte gemilerle kovalamaca yaşandığı biliniyor.
2019 yılında Avustralya hava kuvvetlerine ait unsurlar açık denizdeyken lazerlerle taciz edildi ve güvenli inişe zorlandı.
Avustralya, orduda LGBT+ kişilerin askerlik yapmasına izin veriyor.
Ayrıca, "5 Göz" adı verilen ilgi çekici bir grubun üyesi. Bu sayede istihbarat paylaşımı yapılıyor. Böylece, huzurlu görünen Avustralya aslında dişlerini gösteren bir askeri güce dönüştü. Tarihte Avustralya ordusunun kaybettiği tek savaş ise kuşlara karşıydı.
Karton İHA'lardan otonom denizaltı 'Hayalet Köpekbalığı'na kadar birçok yerli proje geliştiren Avustralya ordusu, envanterini yeniliyor. Ancak modernizasyonun yanında; çöle gömülen helikopterler ve tarihte kuşlara karşı kaybedilen savaş gibi ilginç detaylar da ordunun geçmişinde yer alıyor.
Ordu nasıl yapılanıyor?
Zorunlu askerlik yok. Tamamen gönüllülük esasına göre orduya personel alınıyor. Ancak, savaş durumlarında hükümetin zorunlu askerliği geri getirme yetkisi var.
En son Vietnam Savaşı sırasında zorunlu askerlik uyguladılar. Avustralya'nın devlet yapısı gereği, kağıt üzerindeki başkomutan ile orduyu yöneten asker farklıdır.
Ülkede anayasal monarşi uygulandığı için bu ayrım var. Başkomutanlık makamında Avustralya Genel Valisi Samantha Mostyn bulunuyor.
İngiltere Kralı III. Charles'ı temsil eder. Anayasaya göre ordunun başkomutanı Genel Vali'dir ancak bu tamamen sembolik bir görevdir. Orduyu fiilen yönetmez, hükümetin kararlarını onaylar.
Genelkurmay Başkanlığı makamında ise Oramiral David Johnston görev yapıyor. Ada ülkesi ve odaklarının denizler olması sebebiyle ordunun başında denizcilik kökenli birinin olması vizyonlarını gösteriyor.
2016'dan itibaren ordudaki tüm rollere kadınların alımına izin verildi. Pek çok orduda kadınlar sadece geri hizmette veya sağlık birimlerinde görülür.
Ancak Avustralya'da bir F-35'in kokpitinde, bir tankın namlusunda veya özel kuvvetlerin en zorlu operasyonlarında bir kadınla karşılaşmanız şaşırtıcı değildir.
Tek kural ise şudur: "Kadın olduğun için sana ayrıcalık yok.Eğer bir erkek komandonun taşıdığı yükü taşıyıp parkuru aynı sürede bitirebiliyorsan, o birliğe girersin."
Ordunun yaklaşık yüzde 20'si kadınlardan oluşuyor.
1998 itibarı ile kadınların denizaltılarda görev yapmasına izin veren ilk donanmalardan birisi Avustralya oldu.
Kadınların ordudaki sayısını 2030'a kadar büyük oranda arttırma hedefleri de var.
Avustralya ordusu kalite, nicelikten büyüktür yaklaşımını benimseyerek yapılanıyor. Bu yüzden adet sayısından çok eldeki araçların mümkün olan en iyi teknolojiye sahip olmasını önemsiyorlar.
Global Firepower Index (GFP) araştırmasına göre, Avustralya ordusu, 145 ordu içinde 18. sırada.
Ordu 3 kuvvetten oluşuyor. Bunlar: Kara, deniz ve hava kuvvetleri. Kara kuvvetlerinde 27 bin, deniz kuvvetlerinde 15 bin, hava kuvvetlerinde 16 bin asker bulunduğu tahmin ediliyor.
2020-2024 yılları arasında gayrısafi yurt içi hasıladan yüzde 2'lik pay orduya ayrılmış.
Kara kuvvetleri hangi ekipmanları kullanıyor?
Tabancalardan, Browning Hi-Power, Sig Sauer P320 ve Heckler & Koch USP modeller kullanılıyor.
Avustralya'nın kendi imkanları ile geliştirdiği EF88 Austeyr tüfeği kullanılıyor.
Ayrıca, Almanya'dan satın alınan HK416 tüfekleri de piyadeler tarafından tercih ediliyor.
Ana muharebe tankı olarak iki farklı model var. İlk olarak M1A1 Abrams tankları kullanılıyor. Ancak değiştirilecek.
Bunların yerine, 2024 yılında yeni M1A2 Abrams tankları sipariş edildi. 46 adet envanterde. Ek, 29 tane daha orduya katılacak.
Kanada ile ortaklık kurularak üretilen ASLAV zırhlı keşif aracı da piyadelere harp sahasında destek vermek için geliştirildi. 257 adet envanterde.
Aynı görevler için Almanya ve Hollanda ile ortaklık kurularak Boxer CRV aracı üretildi. Farklı görevlere göre hızlıca dönüştürülebiliyor.
M113 zırhlı personel taşıyıcılar da Avustralyalı askerleri sahada bir noktadan diğerine transfer için satın alındı. Araçlar Amerika'dan geldi. 431 adet envanterde.
Ama, yerlerine Güney Kore'den AS21 model zırhlı personel taşıyıcılar getirilecek. Çünkü M113'lerin kullanım süreleri doluyor.
Devriye, keşif ve personel taşıma için Avustralya üretimi olan Bushmaster PMV araçlar geliştirildi. 2023 yılında 30 adet araç Ukrayna'ya hibe edildi.
763 adet envanterde bulunuyor. Ayrıca, 137 tane sipariş edildi. Hawkei PMV zırhlı aracını da Avustralya'nın kendi kapasitesi ile ürettiğini biliyoruz. 1098 adet kullanılıyor.
Birleşik Krallık ve Amerika'nın ortak üretimi olan M777 topları kullanılıyor.
M142 model çok namlulu roketatar sistemi de Amerika'dan satın alındı. 42 adet yeni ünitenin siparişi verildi. 2028'e kadar teslimatlar tamamlanacak.
Norveç'ten temin edilen NASAMS-3 kısa menzillilerden oluşuyor. 7 adet batarya envanterde.
Fransa-Almanya-İspanya ortaklığı ile üretilen Airbus Tiger ARH helikopteri gözlem ve devriye için kullanılıyor. 22 adet envanterde.
Ancak, 2025'ten itibaren Boeing AH-64 Guardian modeller ile değiştirilmesi gündemde. Genel maksat görevleri için AgustaWestland AW139 helikopteri tercih edildi. 1 adet bulunuyor.
Ayrıca, Amerika'dan Bell 412EP helikopteri de satın alındı. Bunlar eğitimlerde kullanılıyor. Boeing'in ürettiği AH-64 Apache helikopterinden 29 adet sipariş edildi. 4 tanesi kasım 2025 itibarı ile envanterde.
CH-47F Chinook ağır nakliye helikopteri de tercih edildi. 14 adet bulunuyor.
Avustralyalı aday pilotların eğitimi için ayrıca Eurocopter EC135 'ler kullanılıyor.
Orta seviye nakliye ve genel maksatlı görevler için Amerika'dan Sikorsky UH-60M Black Hawk helikopteri temin edildi. 17 adet envanterde. Ek olarak 23 adet sipariş verildi.
İnsansız hava aracı konusunda ilginç bir yelpaze var. 2012'de ScanEagle'lar kullanılıyordu. Ancak artık RQ-7B Shadow 200 modeller yer alıyor.
Ayrıca RQ-12A Wasp AE model ihaları da temin edildi. Norveç'ten mini boyuttaki PD-100 Black Hornet İHA'ları da satın aldılar.
Amerika'dan 70kmden fazla menzili olan GMLRS füzeleri satın aldılar. Üretim avustralya'da yapılıyor.
Kısa menzilli balistik füze için ilk etapta mgm-140 füzelerini bulunduruyorlar. 300km'den fazla menzile ulaşabiliyor.
ABD ile ortaklık geliştirilen PrSM füzelerinin ise 500km menzili var. Ülke içi üretimde gündemde.
Helikopterlere konuşlandırılabilen iki farklı füze tercih edildi. WGU-59 APKWS ve AGM-114 Hellfire-2 füzeleri Amerika'dan satın alındı.
Savunma için ise AIM-120C-7 AMRAAM ve AIM-9X Sidewinder füzeleri kullanılıyor. İsrail'den Davud'un Sapanı hava savunma sistemi satın alınması planlanıyor.
Son olarak Strike Master savunma sisteminin de kullanılacağı paylaşıldı.
Deniz kuvvetleri hangi araçları kullanıyor?
Collins sınıfı denizaltılar, su üstü ve denizaltı savaş, istihbarat toplama ve stratejik saldırı kabiliyetleri için tasarlandı. Dizel-elektrik motoru var.
İsveçli Kockums şirketinden tasarım desteği alındı. Ancak üretimi Avustralya devlet şirketi yaptı. 6 adet envanterde.
1 tanesi aktif olarak kullanılıyor. Kalanları 2040 yılına kadar kullanılabilmeleri için modernizasyona alındı.
Canberra sınıfı çok maksatlı amfibi hücüm gemisi de İspanyol şirket Navantia tarafından üretildi. 2 adet envanterde. Ayrıca, bir adet Bay sınıfı çok maksatlı amfibi hücum gemisi tercih edildi. İki gemi de helikopter, uçak, tank ve çıkarma köprüleri muhafaza edebiliyor.
Hobart sınıfı muhripler öncelikli olarak hava savunma ve çok amaçlı operasyonlar için tasarlandı. Bu gemiler, gelişmiş radar sistemleri ve füzeler için dikey fırlatma sistemleriyle donatıldı.
Anzac sınıfı fırkateynler Almanya'dan satın alındı. 7 adet envanterde.
Arafura sınıfı açık deniz devriye gemisi kullanılıyor. 2 adet bulunuyor. Avustralya ve Singapur ortaklığı ile üretildiler.
Cape sınıfı 11 adet devriye botu da kullanımda. Ayrıca, avustralya sahil güvenliği tarafından da tercih ediliyor.
Huon sınıfı mayın temizleme gemisinden de 6 adet bulunuyor. Amerikalı Thales şirketinin Avustralya'daki uzantısı tarafından üretildiler.
Donanmanın elindeki füze envanteri de dikkati çekiyor. Deniz ağırlıklı bir ordu olması sebebiyle bu konuya özel önem verildi.
Amerika'dan 200 adet Tomahawk füzesi sipariş edildi. İlk grup 2024'te teslim edildi.
Norveç üretimi olan Naval Strike füzesi de envanterde. Bunlar; denizden karaya atış veya düşman gemilerine atılmak için kullanılıyor.
Bir diğer gemisavar füzesi de Amerika'dan alındı. 220km menzile sahip Harpoonlar tercih edildi.
Hava savunma maksadı için ise 3 farklı füze kullanılıyor: RIM-174 , RIM-162 ve RIM-66.
Hava kuvvetleri hangi araçları kullanıyor?
2020 itibarı ile F-35A savaş uçağını orduya eklemlendirdiler. Teslimatlar kademeli olarak devam ediyor.
F/A-18F Super Hornet uçakları da 2010'dan itibaren envantere alındı. 24 adet bulunuyor.
EA-18G Growler elektronik harp uçağınıda 2017'den itibaren kullanıyorlar.
Devriye görevleri için Boeing P-8A Poseidon uçaklarını Amerika'dan satın aldılar. 12 adet bulunuyor. Ek, 2 adet daha sipariş edildi.
Erken uyarı ve kontrol uçağı olarak Boeing E-7A Wedgetail uçakları kullanılıyor. 6 adet envanterde.
Gözlem, elektronik harp ve istihbarat görevleri için MC-55A Peregrine uçakları sipariş verildii. 4 adet yeni uçak Amerika'dan temin edilecek.
Nakliye görevleri için İtalya'dan 10 adet Alenia C-27J Spartan helikoptleri alındı.
Airbus tarafından üretilen KC-30A nakliye ve tanker uçağı da kullanılıyor.
737-8 Boeing jeti de nakliye görevleri için tercih edildi. 32 adet tam teçhizatlı asker taşıyabiliyor.
12 adet KA350 King Air çift motorlu uçak ta kullanılıyor. Bunlar; hava lojistik desteği, yakın bölge uluslararası etkileşimi, Görüntü Edinimi ve Baz İstasyonu Rölesi görevlerinde yer alıyor.
Nisan 2019'da Dassault Falcon 7X jeti de hava kuvvetlerine katıldı. VIP taşımacılık ve özel amaçlı personel taşımacılığı için kullanılıyor.
İnsansız hava aracı olarak ilk etapta tek model kullanılıyor. MQ-4C Triton ihalar amerikadan satın alındı.
Avustralyalı aday askeri pilotların eğitimlerinde iki farklı uçak seçildi. İlki, İsviçre'den alınan Pilatus PC-21 , diğeri Birleşik Krallık'tan alınan Hawk 127.
Hava kuvvetlerinin elindeki füze envanteri de deniz kuvvetleri gibi kritik öneme sahip.
Ada ülkesi ve tehditlerin karasından uzakta olması sebebiyle geniş bir yelpaze var.
Hava savunma için amerika'dan aim-120b AMRAAM ve AIM-9X Sidewinder füzeleri satın alındı
Havadan satıha atışlar için kullanılan füzeler de Amerika'dan geldi. AGM-158 JASSM ve AGM-88E AARGM
Kayma veya süzülme atışı olarak bilinen müdahaleler için 4 farklı füze var. Bir tanesi Avustralya tarafından üretildi. Diğerleri Amerika'dan temin edildi.
Amerika'dan, AGM-154 JSOW , JDAM , GBU-53B StormBreaker füzeleri alındı.
BLU-11 füzeleri ise Avustralya tarafından geliştirildi. JDAM füzelerinden esinleniliyor.
Havadan su yüzeyindeki gemilere karşı atılabilmesi için de Amerika'dan AGM-158C LRASM füzeleri satın alındı. F/A-18F uçaklarından atılabiliyorlar.
Avustralya hangi askeri projeleri geliştiriyor?
Avustralya şu an "Barış zamanında yapılan en büyük silahlanma" sürecinde.
MQ-28 Ghost Bat isimli ilk insansız askeri hava aracını geliştiriyorlar. ABD ile temas var ancak Boeing Avustralya şirketi üretimi ülke topraklarında gerçekleştirecek.
9 Aralık 2025 salı günü resmi sözleşme imzalandı. 663,30 milyon dolar değerinde.
Avustralya Savunma Kuvvetleri’nin daha önce açıkladığı üzere MQ-28A, 50 yılı aşkın bir süredir Avustralya’da tasarlanan ilk askeri hava aracı olma özelliğini taşıyor.
Bu sistem daha çok havada seyreden savaş uçaklarına eşlik edecek bir planda tasarlanıyor. İnsanlı bir F-35'in yanında uçup, tehlikeli görevleri o üstlenecek veya pilotu koruyacak.
Avustralya, savaş durumunda lojistik hatları kesilirse mühimmatsız kalmamak için kendi topraklarında gelişmiş füzeler üretmeye başlıyor
Ses hızının 5 katına kadar çıkabilen havadan atılan seyir füzeleri geliştiriliyor.
Avustralya'nın uçsuz bucaksız çölleri test için geniş imkan sağlıyor.
Amerika'lı Lockheed Martin ve RTX şirketleri ile yakın temas var. Hava kuvvetleri için AGM-158 JASSM-ER füzesi temin edilecek.
Norveç'ten Joint Strike füzesi de ülke topraklarında üretilecek.
Ayrıca, Amerika'dan AGM-88G AARGM-ER füzelerinin siparişi verildi. F-35'lerde kullanılacak.
Hanwha Defense ile devasa anlaşmalar yapıldı. AS9 Huntsman obüsleri ve Redback Zırhlı Muharebe Aracı satın alıyorlar.
Avustralya, Fransa ile yaptığı milyar dolarlık denizaltı anlaşmasını iptal edip ABD ve İngiltere ile AUKUS paktını kurdu.
Duygu Göktürk Soydan, Çin'e karşı kurulan üçlü ittifakın detaylarını Hemen Anlatalım'ın yeni bölümünde anlattı.
Paktın içinde Avustralya, ABD, İngiltere bulunuyor. Biden döneminde kurulmuştu.
8 Aralık 2025'te Trump yönetimi de pakt özelinde ayrılacak kaynaklar için onay verdi. İttifak, geçerliliğini koruyacak.
Avustralya, kendi nükleer denizaltılarını üretmek için proje başlattı.
Bu araçlar nükleer füze ateşlemeyecek, ancak, nükleer materyalle motor tahrikini sağlayacak. Bu da, su altında aylarca kalabilmesi anlamına geliyor.
Böylece, Çin kıyılarına kadar gidip tespit edilmeden istihbarat toplayabilir. Bu proje, bölgedeki güç dengesini tamamen değiştirebilir.
Otobüs büyüklüğünde, tamamen otonom (insansız) bir denizaltı aracı olan Hayalet Köpekbalığı isimli insansız denizaltı aracı geliştiriyorlar.
İçinde mürettebat olmadığı için yaşam destek ünitesine veya basınca dayanıklı pahalı gövdelere ihtiyacı yoktur. Suyun metrekarelerce altına inip günlerce "uykuda" bekleyebilir.
Düşman gemilerini ve denizaltılarını tespit etmek, istihbarat toplamak ve gerekirse kamikaze veya torpido saldırısı yapma görevlerinde kullanılacak.
Melbourne merkezli Sypaq firması tarafından mukavva savaş uçakları üretiyorlar.
Buna benzer askeri taktikler Ukrayna savaşında dünya çapında şöhret oldu
Pizza kutusu gibi "düz paket" halinde askerlere veriliyor. Onlarda sahada birleştirip uçak varmış gibi düşmanları kandırabiliyor.
Ufuk Ötesi Radar 'da geliştirmeye çalışıyorlar.
Radyo dalgalarını atmosferin iyonosfer tabakasından sektirerek, dünyanın yuvarlaklığı nedeniyle normal radarların göremediği binlerce kilometre ötedeki gemi ve uçakları görmeyi hedeflediler.
Çin'den kalkan bir uçağı veya Endonezya adalarındaki bir gemiyi Avustralya'dan çıkmadan tespit edebilirler. Şu anda "Faz 6" güncelleme etabındalar.
Nulka isimli havada asılı kalan roket tuzağı projesine de sahipler.
Örneğin, bir gemiye füze atıldığında, Nulka sistemi fırlatılır. Bu roket havada asılı kalır ve gemiden daha büyük bir radar sinyali yayar.
Böylece, düşman füzesini gemi varmış gibi kandırıp kendi üstüne çeker ve donanma unsurları isabetten kurtulur.
ABD Donanması'nın neredeyse tüm büyük gemilerinde bu Avustralya icadı sistem kullanılır.
"Beş Göz" istihbarat ortaklığı nedir?
Üyeleri; ABD, Birleşik Krallık, Kanada, Yeni Zelanda ve Avustralya.
Temelleri II. Dünya Savaşı sırasında, Müttefiklerin Alman ve Japon şifrelerini kırmak için kurduğu iş birliğine dayanıyor.
Beş Göz'ün temel olayı "Sinyal İstihbaratı"dır. Yani dünya üzerindeki telefon görüşmeleri, e-postalar, uydu sinyalleri ve internet trafiğini takip eder.
Bu ülkelerden biri bir istihbarat yakaladığında bunu otomatik olarak diğer 4 ülke ile paylaşır.
Avustralya, burada yer aldığı için F-35 gibi hassas teknolojilere diğer NATO dışı müttefiklerden daha kolay erişim sağlıyor.
Bu program yıllarca gizli kaldı. Ancak, eski NSA çalışanı Edward Snowden 2013'te belgeleri sızdırdığında, Beş Göz'ün sadece askeri hedefleri değil, dünya genelindeki sivil internet trafiğini ve dost ülke liderlerini de dinlediği ortaya çıktı.
Bir milyar dolarlık çöp proje nedir?
Avustralya, Avrupa'dan MRH-90 Taipan helikopterlerinden 40'tan fazla satın aldı.
Kapıları uçuş sırasında sıkıştı, motor parçaları arızalandı ve yazılımları hata verdi.
2023 Temmuz ayında yaşanan kazadan sonra tüm helikopterler emekliye ayrıldı.
Rusya ile savaşan Ukrayna, hava aracı sıkıntısı çekiyordu. Kiev yönetimi resmi olarak Avustralya'ya başvurdu. Savunma Bakanlığı talebi reddetti. Gerekçe olarak güvenlik riskini gösterdiler.
Elektronik aksamlar ve motorlar söküldü. Geriye kalan parçalar ise çölde açılan dev çukurlara gömüldü.
Bu kriz, tarihe 1 milyar dolarlık skandal proje olarak geçti
Avustralya'nın askeri sorunları nelerdir?
Avustralya bir ada kıta olduğu için klasik anlamda bir "kara sınırı" sorunu yoktur. Ancak çok daha büyük bir "deniz yetki alanı" ve "nüfuz" sorunu var.
Bir numaralı askeri odak Çin'dir.
Solomon Adaları gibi Avustralya'nın çok yakınındaki ada ülkeleri ile güvenlik anlaşmaları yapması, ülkenin odağını Çin'e çevirdi.
Çin haritaya baktığında kendini Japonya, Tayvan, Filipinler ve aşağıda Avustralya tarafından çevrelenmiş görüyor.
Solomon Adaları ile yapılan anlaşma, Çin'e bu ülkede yakıt ikmali ve asker konuşlandırma hakkı veriyor.
Güney Çin Denizi'ndeki ticaret yollarının kapanması ihtimali, ihracatının çoğunu denizden yapan Avustralya için varoluşşal tehdittir.
Çin, tartışmalı bir adayı veya bölgeyi ele geçirmek için askeri güç kullanıyor.
Önce balıkçı tekneleriyle, sonra sahil güvenlikle, en sonunda ise ise donanma gemileriyle o bölgeyi "lahana yaprakları gibi" sarıyor.
Fiji, Vanuatu, Papua Yeni Gine gibi küçük ada ülkelerine devasa krediler verip limanlar inşa ediyorlar. Ülkeler borcu ödeyemeyince, "O zaman limanı bize 99 yıllığına kiralayın" diyor.
Böylece limanlar üzerindeki tasarruf hakkı da büyük ölçüde Çin'e geçmiş oluyor.
Şubat 2022'de bir Çin gemisi, Avustralya'nın kuzeyinde uçan bir P-8 Poseidon askeri uçağına askeri sınıf lazer tuttu.
Kasım 2023'te Japonya açıklarında Avustralya dalgıçları, gemilerinin pervanesindeki ağları temizlemek için suya girmişti.
Bu sıralarda, yakındaki bir Çin destroyeri, dalgıçlar sudayken sonarlarını tam güç çalıştırdı. Avustralyalı dalgıçlar sonar darbeleri yüzünden yaralandı.
Kuzey Avustralya askeri olarak savunması en zor, Asya'ya en yakın ve en ıssız bölgedir.
Olası bir çatışmada ilk hedef burasıdır. Bu yüzden ABD deniz piyadeleri rotasyonlu olarak Darwin'de konuşlanıyor.
Bu yüzden, kıtayı savunma yaklaşımı yerine düşmanı uzakta karşılama prensibini benimsediler. Uzun menzilli füzeler ve nükleer denizaltılara ağırlık verilmesinin sebebi bu yeni durumdur.
Son olarak, girişte bahsettiğimiz kuşlara karşı kaybedilen savaşı konuşmak istiyorum. Bu, Avustralya ordusunun teknik olarak kaybettiği tek savaştır.
Birinci Dünya Savaşı'ndan dönen Avustralyalı askerler, Batı Avustralya'da kendilerine tahsis edilen arazilerde buğday yetiştiriyordu.
Ancak o dönemdeki Büyük Ekonomik Buhran sebebiyle zaten zor durumda olan çiftçiler, beklenmedik bir düşmanla karşılaştı. Yaklaşık 20.000 Emu kuşu, göç yolları üzerindeki tarlaları istila etti.
Dev kuşlar, ekinleri yiyor, geri kalanını çiğneyip geçiyor ve hatta kalın gövdeleriyle çitleri parçalayarak tavşan gibi diğer zararlıların da tarlalara girmesine yol açtı.
1932'de Avustralya ordusu, Emu kuşlarına karşı makineli tüfeklerle savaş açtı.
Kuşlar çok hızlı olduğu için mermilerden kaçtılar. Ordunun mühimmatı bitti ve geri çekildi.
Mağlubiyetin anısını yaşatıyorlar. Emu kuşu bugün hala Avustralya armasında kanguru ile birlikte yer alıyor.
Sonuç olarak, Avustralya, yerli sanayisini geliştirmeye çalışsa da büyük platformlarda dışa bağımlı.
Özellikle, Hint-Pasifikteki denizaltı hareketliliğini izlemek ve Çin donanmasının faaliyetlerini takip etmek önceliklendirildi.
Dünyanın en gelişmiş hava radar sistemlerinden birine sahipler. Avustralya sadece devasa okyanusları değil, gökyüzünü ve denizlerin derinliklerini de 'Hayalet' teknolojileriyle donatıyor.
Karton uçaklardan, nükleer denizaltı avlayan robot köpekbalıklarına kadar bu projeler, ülkenin savunma vizyonunun ne kadar ileri düzeyde olduğunun kanıtı olarak görülebilir.
Pasifik'in sessiz ülkesi Avustralya, tehditkar bir orduya dönüştü.