Filmlerden uyarlanan sohbetler: Erzincan'ın Kuzu'su

HABER MASASI
Abone Ol

Çağdaş sanatçılığının büyüsünü filmlerine de işleyen, tür ve konu bakımından farklı renkleri seyirciye sunan yönetmen Kutluğ Ataman, bu günlerde sessiz sedasız yeni filminin hazırlık çalışmalarına devam ediyor. Son olarak 2014 yılında ödüllere doymayan Kuzu ile ‘sanat filmi’ konusuna başka bir boyut kazandıran Ataman’ın son filmini bir kez daha seyredip mercek altına aldık. Henüz seyretmeyenlere rehber olacak, seyredenlere ise ‘Bir kez daha!’ dedirtecek ‘Kuzu’ dosyasını açıyoruz.

Kutluğ Ataman'ın memleketi Erzincan'ın bir köyünde geçen hikayenin merkezinde dört kişilik yoksul bir aile yer alıyor. Evin 'görünmez reisi' 27 yaşındaki Medine, beş yaşındaki oğlu Mert'in sünneti şerefine şölen tadında bir yemek verecektir. İşsiz kocası İsmail'den bunun için bir şeyler yapmasını isterken, aynı anda çözüm için bir şeyler de önermektedir. Bu mevzudan sıkıldığını anladığımız İsmail, önceleri sorunun çözümü için harekete geçmeye çalışsa da düğümü son tahlilde yine Medine açacaktır. Öte yandan bu süreçte Mert'in ablası Vicdan, ilginin kardeşi üzerinde toplanmış olmasından rahatsızdır. Kıskançlığının göğe tırmandığı bir sırada Mert'i sünnet düğünü için kuzu bulamazlarsa kurban edileceğine inandırır. Bu aşamadan sonra Mert'in etrafını bir tandır büyüklüğünde sıkıntı saracaktır. İsmail'in mezbahada iş bulmasıyla, paranın denkleştirilip kuzunun kurban edilmesi için umutlar yeşerir. Ancak İsmail, merakının ve arzularının kurbanı olup işleri daha da zorlaştıracaktır. Safiye'yi tanıyıp sıkıntısından sıyrılıp az biraz nefes aldığını düşünen İsmail, ailesinin soluğuna engel olur. Ancak karakterlerin hiç tahmin edemeyeceği bir yerden önce sıcak ardından serin bir rüzgar esecek, hikaye başka bir yöne doğru yol alacaktır.

Sorular & Cevaplar :


Cihan Damla: Kuzu'nun Kutluğ Ataman'ın diğer filmlerinden farkı ne?

İzgü Fuhan: Öze dönüşünün resmedilmiş halini görüyoruz belki de bu filmde. Ataman, filmin yayın sürecinde özellikle bu filmin mevcut algıda yer alan karanlık, mesafeli bir 'sanat filmi' olmadığının üstünde durdu. Seyredenleri sahip olduğu eğlenceli yanlarıyla çok şaşırtan bir film, Kuzu.

C.D: Filmi ilk izlediğim sırada hakikaten bu kadar eğlenceli sahneler beklemiyordum. Filmdeki önemli anlarda Vicdan ve Mert'in samimi oyunculuğu yüzde tebessümü eksik etmiyor.

İ.F: Hele Vicdan, geleceğin Safiye'si :)

C.D: Mert filmin finalinde bu söylediğini sorusuyla tasdikledi zaten :)

İ.F: Filmle ilgili genellikle Kutluğ Ataman'a 'güçlü kadın' karakterler soruldu. Sence de böyle mi? Güçlü kadınların ve zayıf adamların filmi mi Kuzu?

C.D: Kesinlikle öyle. Filmdeki erkeklerin hiçbiri güçlü değil. Olmalı mı? Hayır. Bunu görmekten keyif aldığımız bir film diye düşünüyorum.

İ.F: Elbette bir sınıflandırma yapmak gerekli değil. Ama kesinlikle sorun yaratan erkekler ve sorunları ele alan ve şartlar çerçevesinde çözen kadınlar vardı.

C.D: Benim için bu Medine'ydi.

İ.F: Bence Safiye.

C.D: Filmi izlerken izlediğim kişinin Nesrin Cavadzade olduğu bir kez aklıma gelmedi. Her saniyesinde Medine'yi gördüm.

İ.F: Cast seçimi çok başarılıydı. Nursel Köse'nin canlandırdığı Safiye ve içselleştirdiği hayat öğretileri çok eğlenceliydi. “Her şeyin şeyini ben şey yapamam." Cümlesindeki o derin felsefe… :)

C.D: Özetle Kutluğ Ataman, mükemmel bir iş çıkarmış. Kuzu'dan sonra Ataman'ın filmlerini daha sık görmeyi diliyorum. Onun filmleri daha çok kişiyle buluşmalı.

İ.F: Kuzu'dan sonra daha çok film çekeceğinin müjdesini verdi Kutluğ Ataman. Bu çok sevindirici bir haber. Madem bir şey diliyoruz. O zaman yeni filmi galasında seyretmeyi diliyorum. :) (kahkahalı olanından)





0. Cihan'ın favori sahnesi:
Kendini ailesine ve çocuklarına adayan Medine, filmdeki güçlü duruşu ve dirayetiyle ailesini ayakta tutan bir Anadolu kadınıdır. Beni filmde etkileyen en önemli karakter olan Medine, köyün en fakir ailesinin hanımı olmayı seçebilecek kadar kocasını seven biridir. Film boyunca hayatın zorluklarına tek başına direnen, toplumsal kuralları önemseyen, örf ve adetlerinin yerine getirmek gibi normlar çerçevesinde yaşamayı benimsemiş bir kadındır. Filmin benim için en iz bırakan sahnesi, Medine'nin köy kahvesinin kapısını çarparak içeriye girdiği, köyün erkeklerine ders verircesine doğru bilinen yanlışları yüzlerine tokat gibi vurmasıdır. Muhtarla olan diyaloglarında kadın-erkek eşitsizliği ve toplum olarak yanlış yorumlanan ahlak konusunda, kocasının yaptığı yanlışları ben yapsaydım beni bu köyde barındırmazdınız diyebilecek kadar cesur bir kadındı.
0. İzgü'nün favori sahnesi:
Güçlü kadınların iktidarının olduğunu söylemiştim filmde. Benim için öne çıkan karakter, Safiye. Koşullarını öylesine içselleştirmiş ki önce bu olan bitene bir rızası var sanıyorsunuz. Ancak Safiye, etrafındaki tüm erkeklere karşı gücünü nasıl koruyabileceğini, çok iyi anlattı bence. Yani bir rızası yok. Sadece mevcut koşulları nasıl akılcı değiştirebileceğinin sabrını gösteriyor. Medine'nin çocuklarını alıp Safiye'ye gittiği sahnede, tüm işleyişi çok iyi özetledi. Öyle ki Medine bile önden çocukları dram yükü gerekirse diye hazırlamasına rağmen, gerek olmadığını görünce şaşırdı. Çünkü Safiye, hem kocası İsmail'den hem de o küçücük köydeki erkeklerden çok daha dürüsttü.
“Yanlış! Bizler buradan transit gelip geçiyoruz. Benimle ne alakası var? Senin meselen kocanla. İş adamda bitiyor. Gidip adamla konuşacaksın.” cümlesiyle İsmail'in ve İsmail'e kuzu için değil ancak hovardalık yapması için faizle para veren muhtarın başta olmak üzere bu olaya susan diğer tüm erkeklerin 'gerçeğini' Medine'yle birlikte bize de anlatmış oldu.
0. Kuzu, 2014.