Fotoğrafın arkasında gizli kalanlar

HABER MASASI
Abone Ol

Dünden bugüne halen daha severek izlediğimiz birçok yeşilçam filminde aslında bizim bilmediğimiz birçok alt bilgi ve gerçek gizlidir. Okuyunca belki şaşıracağınız belki de mutlu olacağınız bu gerçekleri sizler için derledik...

Hiç kuşkusuz çoğunu izlerken bu bilgilerden uzaktınız. İzlerken aşka olan inancınızın yeniden arttığı, aile ve kardeşlik duygularına daha da sıkı sarıldığınız bu filmleri belki de daha çok sevmenizi sağlayacak olan bu bilgileri sizlere sunuyoruz. Keyifli okumalar ...
0. Adile olmaz Emel'i kaçıralım
Mavi Boncuk filmi tasarlanırken hikaye içerisinde kaçırılacak kişi olarak Adile Naşit belirlenmişti. Fakat daha sonra bu fikrin doğru olmadığı ve Emel Sayın'ı kaçırma fikrinin daha çok ses getireceği sonucuna varıldı. Ve kaçırılan şanslı kişi Emel Sayın oldu :)
0. Yüzüm ile yokum, sesim ile varım
Ertem Eğilmez'in aile temalı filmlerinin sonuncusu olan Neşeli Günler; izleyen herkesin iştahını açıp; turşu yeme isteğini uyandırmasıyla ünlüdür. Bu filmde rol alan Ayşen Gruda, diğer filmlerinden farklı olarak kendi sesiyle yer almamıştı. Ona sesini veren isim; tiyatro sanatçısı Oya Başar'dı.
0. Adile, doğru Antalya'ya. Ödül aldın !
Adile Naşit, ilk altın portakalını 1976 yılında almış ve bu onun tek altın portakalı olmuştu. En iyi kadın oyuncu ödülünü aldığı film ise İşte hayat'dı. Naşit; bu mutlu haberi aldığında Aile şerefi filminin setindeydi. Kendisine bir telefon gelir ve doğruca Antalya'ya gitmesi gerektiğini çünkü ödül aldığını öğrenir. Tüm set Naşit'i tebrik eder ve o da sonuna kadar hak ettiği ödülünü alır.
0. Hayali değil gerçek karakterleri canlandırıyor
Neşeli Günler filminde Ziya karakterini canlandıran Şen, aslında gerçek bir karaktere hayat vermişti. Filmin yapımcısı Eğilmez'in amcası tıpkı Ziya karakterinde bir insandı ve bu karakteri filme taşımak da bu projeye kısmet olmuştu. Kuşkusuz oynamak da Şener Şen'e.
0. Anne ben Bedrana oldum!
Henüz çocuk denilecek yaşta sinema oyunculuğuna başlayan Savaş, ilk önemli rolünü Bedrana ile oynamıştı. Bu filme girmesi ise onun için tatlı bir anı taşır: Bir gün gazetede bedrana filminin çekileceğini ve baş rolünün Türkan Şoray olacağını okur. Bedrana'yı oynamak hayali olan Savaş, elbette diyerek iç geçirir. Bir gün kendisine filmin yönetmeni Süreyya Duru'dan telefon gelir ve randevuya gider. Eline senaryo verilir. Savaş, Bedrana'nın kız kardeşi gibi bir rolü oynayacağını düşünür fakat kendisine Bedrana rolü teklif edilir. Eve gittiğinde annesine verdiği tepki: "Anne ben Bedrana olacağım" olur. Bu film kendisine aynı zamanda ilk altın portakalını da getirir.
0. Ama sen çok küçüksün yavrum ...
Hülya Koçyiğit henüz konservatuar öğrencisiyken yönetmen Memduh Ün, okula gelir ve Koçyiğit'i çekeceği filmin baş karakteri Ebru için görmek ister. Görüşme için hazırlanan Koçyiğit, rol için küçük bulunur. Hayalleri yıkılan Hülya Koçyiğit'in yerine o rol için 19 yaşındaki Filiz Akın seçilir. Bu film; Akın'ın ilk filmi olur.
0. Türkan ile başlarsan, tutulursun.
Sinemaya yarışmadan aldığı 1.'lik ile dahil olan Tarık Akan; ilk filmini Fatma Girik, ikinci filmini ise Türkan Şoray ile çeker. Fakat ikinci çektiği film vizyona giren ilk filmi olur, bu sebeple ilk filmi olarak da bu film algılanır/kabul edilir. Sebebi ise; o dönemlerde var olan "Türkan ile oynadın mı tutulursun" algısıydı.
0. Ferid'i sen yaşat
Ertem Eğilmez filmlerinde daima Ferit'i oynayan ve akıllarda bu isimle yer edinen Akan'ın neden hep Ferit ismini kullandığı merak konusu olmuştur. Bunun sebebi; yönetmen Ertem Eğilmezin çok sevdiği ve vefat eden oğlu Ferit'in unutulmasını istememesi yatar. Bu sebepledir ki Akan, tüm bu filmlerde Ferit ismini taşıyarak onu bir anlamda yaşatır.
0. Siz benim babamsınız Paşam
Halit Akçatepe rol aldığı bazı filmlerde babası Sıtkı Akçatepe ile öğretmen - öğrenci rolünü oynamıştır. Hababam sınıfı filminde Sıtkı hoca karakterini canlandıran Sıtkı Akçatepe aynı zamanda Şaban oğlu Şaban filminde de oğlu ile birlikte rol almıştı. Halit Akçatepenin oyunculuğa başlamasındaki etkende kuşkusuz babası olmuştu.
0. Bu yarışmaya katılırsan iyi olur.
Bir çok kişi tarafından Hülya Koçyiğit'in sinemaya yarışma ile dahil olduğu bilinir fakat gerçek tam tersidir. Koçyiğit; Susuz Yaz filminde oynarken kendisi adına yarışmaya başvuru yapılır. Eğer böyle bir giriş yaparsa kariyeri adına iyi bir adım olacaktır fakat küçük bulunduğu için yarışmadan derece almadan ayrılır. Ancak film yarışmadan sonra çıktığı için bu gerçek böyle algılanır. O seneki yarışmanın 1.'si ise; Ajda Pekkan ve Ediz Hun olur.
0. Karakterin ruhuna böyle bürünülür
Usta sanatçı Kemal Sunal'ın kimsenin pek bilmediği bir alışkanlığı vardır. O da; oynayacağı her rol için öncesinde bir hazırlık aşamasına girmesi. Örneğin; rolü bir çöpçü karakteri ise, set başlayana kadar çöpçü kıyafetini giyer ve evinde dolaşıp, hazırlanırmış. Güzel bir alışkanlık olsa gerek :)
0. Sen benden önce ölme
http://aknca.com/emel-sayinin-kemal-sunal-anisi.htm
Emel Sayın, aynı filmde bir kaç kez rol aldığı Kemal Sunal ile ilgili bir anısını şöyle anlatır:
"O zamanlar tığ gibi delikanlı,cepte para çok.Oyuncu bir de,Mavi Boncuk filmini cekiyoruz,bir gün setten çıktık,eve gidiyoruz,ben Laleli'de oturuyorum,Kemal,benden önce çıktı,herkes yevmiyesini almış,taksiyle giden gitti,kendi arabasıyla giden gitti,ben baktım ki Kemal yürüyerek gidiyor,üç kilometre var gideceği yer.Her gün yuruyerek gidip geliyor,merak ettim,nereye gidiyor bu adam böyle diye.Uzun süre yürüdü,sonra bir bankta bir adam yatıyordu,kaldırdı adamı,bir şeyler konuştular,sonra cebinden para çıkarıp verdi.Şaşırmıştım,sonra biraz daha ilerde bir lokantaya girdi,bir şey yemeden çıktı,oraya da para verdiğini görmüştüm..
Bıraktım takibi,banktaki adama yaklaştım,'tanıyor musunuz o az önce size para veren adamı?' dedim.
'Adını bilmem,sormam da,her gün para verir bana..'dedi,
Teşekkür ettim, az ilerdeki lokantaya gittim,
'Az önce gelen beyin borcu mu var size?'dedim,tanımadılar beni,
'Kemal abi'nin mi,yok hayır bize her gün evsizler uğrar,yemek yediririz,o da sağolsun,onların yemek masrafını öder..' dedi..
Ertesi gün Kemal'in yanına gittim,
'Sen ne güzel bir adamsın ya..' dedim,ne olduğunu anlayamadı,
sarıldım ağladım..
'Ölme sen benden önce..' dedim,
dinletemedim…"