Güvenli Bölge: S-400'de son, Akdeniz'de ilk perde

HABER MASASI
Abone Ol

GZT'nin fenomen programı 'Güvenli Bölge' Türkiye ve dünya gündemini yakından ilgilendiren S-400'de son, Akdeniz'de ilk perde ve 15 Temmuz'un 3. yılında 243 'askere' FETÖ gözaltısı konularının detaylarını masaya yatırdı. İsmail Halis ve Mete Yarar anlık sorulara anlık cevaplar verdi.

Her hafta ilgiyle takip edilen Güvenli Bölge'nin bu bölümünde S-400'de son, Akdeniz'de ilk perde ve 15 Temmuz'un 3. yılında 243 'askere' FETÖ gözaltısı başlıkları ele alındı.

ByLock ve ankesörlü telefon operasyonları

Güvenli Bölge sıcak gündem maddeleriyle izleyicilerine 'merhaba' dedi. 15 Temmuz'un üçüncü yılında 243 asker gözaltına alındı. Mete Yarar, "Silahlı kuvvetlerin elinde yaklaşık 13 bin kişilik liste olduğu biliniyor. İtirafçı olanlar, tutuklananlar, açığa alınanlar oluyor. Bir buçuk senedir de bu bu şekilde devam ediyor. Örgüt 15 Temmuz'dan önce ByLock'u bırakmıştı ve uzun zamandır kendi 'imam'larıyla kontörlü telefon üzeinden görüşüyorlardı" dedi.

Mete Yarar sözlerine "Özellikle mahrem imam denen, örgütün oluşturduğu kadroda en önemli görevlerde hep öğretmenler var. Subayların başında olan, onları gözetmekle, emir-komute etmekle görevli olanlar 'imam' anlamında öğretmenlerdi. Bunu bilmeyen vatandalar öğretmenlerin ya da örneğin bakkalların ne suçu var diyebiliyor" diye devam etti.

İsmail Halis ise ankesörlü telefon vurgusu yaparak "Ankesörlü telefonu kamuoyu gündemine getiren olay Cumhurbaşkanı'nın evinin olduğu Kısıklı'daki bir bakkaldan yapılan görüşmedir" dedi.

Mete Yarar ise Reyhanlı Saldırısını hatırlatarak "Türkiye'de Reyhanlı Saldırısı olduğu dönemde MİT tırlarının dudurulması olayı yaşandığında, sonrasında bu işten sorumlu Hatay 'imamı' yaşanmıştı. Bu işten sorumlu adam ve örgütün bağlantılarını kuran adam da bir öğretmendi. İtirafı da çok ilginç, ona mektup üzerinden hangi telefona gitmesi gerektiğini, kameraların nerede olmadığını ve tırların hangi ihbarla durdurulacağı, kimi araması gerektiği talimatları mektup üzerinden veriliyor. Bu bilgiler arasında güvenli evler, hücre yapısı, sorumlu imamlar da yer alıyor. Bu bildiğiniz bir istihbarat yapılanmasıdır, hücre yapılanmasıdır. Bu yapılanma ne PKK'da ver ne de DHKP-C'de var. Hatta bu iki örgüt FETÖ'ye göre daha şeffaf çünkü bunlar terör örgütü ama FETÖ direkt olarak bir istihbarat yapılanmasıdır. Ankesörlü telefon meselesi de oldukça ilginçtir. Sadece bu da değil, kontörlü telefonları da kullanıyorlar" dedi.

Mete Yarar, "Türkiye'de çok önemli iki operasyon vardır. Biz buna hacker operasyonu da diyebiliriz. Biri ByLock, diğeri de ankesörlü telefonlara yönelik. O nedenle ByLock operasyonu kadar ankesörlü telefon operasyonu da çok zor ve önemlidir. Çünkü algoritmasını çözmek de çok zordur. Çünkü her zaman konuşmuyorlar. Çaldırıp kapatma, günün belli zamanlarında aramak da birer şifredir" dedi.

Siyasetin içinde hiç mi FETÖ'cü yok sorusuna "Sızmadıkları bir alan yok elbette ki siyasette de varlar" şeklinde cevap veren Mete Yarar, askerler hakkında da; "Tutuklandıkları halde FETÖ ile ilişkisini kesmeyen asker öğrenciler de var" diye cevap verdi.

'FETÖ'nün en önemli kadrolarında hep öğretmenler var'
GZT'nin özel programı Güvenli Bölge her hafta olduğu gibi bu hafta da aynı saatinde sevenleriyle buluştu. Bu hafta konuşulan en önemli konulardan biri de ByLock ve ankesörlü telefon operasyonları oldu. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Mete Yarar, 'Örgüt 15 Temmuz'dan önce ByLock'u bırakmıştı ve uzun zamandır kendi 'imam'larıyla kontörlü telefon üzerinden görüşüyorlardı. Özellikle mahrem imam denen, örgütün oluşturduğu kadroda en önemli görevlerde hep öğretmenler var. Subayların başında olan, onları gözetmekle, emir-komute etmekle görevli olanlar 'imam' anlamında öğretmenlerdi. Bunu bilmeyen vatandalar öğretmenlerin ya da örneğin bakkalların ne suçu var diyebiliyor' dedi.


S-400 meselesi

Aylardır tartışılan S-400 meselesine ilişkin olarak Mete Yarar; "Türkiye egemen bir devlet olarak ne alıp almayacağına kendisi karar verir. Şimdi bir de S-400'ler nereye kurulacak sorusu tartışılıyor. Bu defa da S-400'ler Doğu Akdeniz'e, Ege'ye kurulamaz mevzusu peydah oldu. Asıl konuşulması gereken şey ise S-400'ler belki uçakta, belki indi, belki şuan kuruluyor, belki de dünyaya 15 Temmuz mesajı s-400'ler üzerinden verilecek, belki de 15 Temmuz'da bir sınır ötesi operasyon yapılacak" dedi.

"S-400'ler Akıncı Üssü'ne konuşlandırılabilir"

Mete Yarar S-400'lerin konuşlanacağı yerler için ise "Türkiye S-400 gibi bir hava savunma sistemi bu kadar sınıra yakın bir yere kurmaz. Bu kadar kritik ve uzun menzilli bir sistem daha sınır içine ve kritik yerleri de kapsayacak şekilde konur. Bu Akıncı Üssü de olabilir. Büyük bir mesaj olur. Bazı yerlere deniz yoluyla getirilmişti ama Türkiye'ye uçakla geleceği kesinleşti. İlk geleceği yer Akıncı Üssü olabilir" dedi.

Mete Yarar ilk etapta bir bataryanın getirileceğini söyledi.

Milli silahlar gelişerek devam edecek

Mete Yarar'ın ele aldığı bir diğer önemli başlık ise askeri silahlardı. Yarar "Atak 2'yi ve ANKA'nın daha gelişmişini yakın zamanda göreceğiz" dedi.