İngiltere, Rusya'ya karşı savaşa mı hazırlanıyor?
2014 yılında Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesiyle başlayan kriz, Batı dünyası için alarm niteliği taşımıştı. Ancak Avrupa’nın bu tehdidin ciddiyetini tam olarak kavraması 2022’deki Ukrayna işgaliyle mümkün oldu. Artık sadece Doğu Avrupa değil, İngiltere gibi Batı Avrupa ülkeleri de savaşın olası yankılarına karşı askeri ve siyasi dengelerini yeniden şekillendiriyor.
Soğuk Savaş’ın ardından ilk defa Avrupa, bu denli köklü bir güvenlik reformu içine girdi. İngiltere, bu sürecin en aktif ülkelerinden biri. Çünkü Londra yönetimi, Rusya tehdidinin sadece Ukrayna ile sınırlı kalmayacağını net şekilde görüyor.
İngiltere neden nükleer silah taşıyabilen F-35 aldı?
İngiltere’nin silahlanma hamlesinde öncelik, hava kuvvetlerinin yenilenmesi oldu. NATO Zirvesi sırasında verilen 12 adet F-35A savaş uçağı siparişi, bu yaklaşımın en çarpıcı örneği.
Bu uçaklar, yalnızca görünmezlik yeteneğiyle değil, aynı zamanda nükleer bomba taşıma kabiliyetiyle de dikkat çekiyor. İngiltere, 1998’de sonlandırdığı hava temelli nükleer kapasiteye yaklaşık 25 yıl sonra yeniden dönüş yapıyor. Bu, İngiltere’nin NATO içindeki caydırıcılık misyonunu daha fazla üstleneceği anlamına geliyor.
Toplamda hedeflenen 138 adet F-35 uçağı ile Kraliyet Hava Kuvvetleri, sadece savunma değil, gerektiğinde uzun menzilli taarruz görevlerini de üstlenebilecek kapasiteye ulaşacak. Bu uçaklar hem kara üslerinden hem de HMS Queen Elizabeth uçak gemisi üzerinden kalkış yapabilecek şekilde yapılandırıldı.
Kara kuvvetlerindeki yenilikler neler?
Kara kuvvetleri de bu yeni strateji kapsamında güncelleniyor. Challenger 3 tankları, İngiltere’nin zırhlı birliklerinin belkemiğini oluşturacak. Aktif koruma sistemleri, gelişmiş mühimmat yetenekleri ve modern sensörlerle donatılan bu tanklar, Rus T-90 tanklarının zayıf yönlerinin analiz edilmesiyle tasarlandı.
Ayrıca topçu sistemlerinde de yenilikler yapılıyor. L119 obüslerinin yerini, Norveç iş birliğiyle geliştirilen yeni nesil uzun menzilli top sistemleri alacak. Bu sistemler 80 kilometreyi aşan menziliyle özellikle Doğu Avrupa’da muhtemel bir savaş senaryosuna hazırlık olarak görülüyor.
Storm Shadow’dan FC/ASW’ye: Uzun Menzilli Taarruz Gücü
İngiltere, uzun menzilli saldırı sistemlerinde de ciddi adımlar atıyor. Ukrayna’ya da tedarik edilen Storm Shadow füzeleri, bu yeteneğin günümüzdeki yüzü. Ancak asıl odak, Fransa ile birlikte yürütülen FC/ASW programı.
Bu program kapsamında geliştirilen yeni süpersonik füze sistemleri, denizaltılar ve savaş uçaklarına entegre edilecek. Bu da İngiltere’nin vurucu gücünün daha esnek ve etkili hale gelmesini sağlayacak. Öte yandan DragonFire adlı lazer silah teknolojisi de 2027 itibarıyla Kraliyet Donanması ve kara birliklerinde aktif hale getirilecek.
Kraliyet donanması hangi savaş gemilerini inşa ediyor
İngiltere’nin deniz kuvvetleri modernizasyonunda en dikkat çeken başlıklar Type 26 ve Type 31 fırkateynleri. Type 26 sınıfı gemiler, özellikle su altı tehditlerine karşı geliştirilen yeni nesil platformlar. 13 adet Type 23’ün yerini alacak bu gemiler, gelişmiş sonar sistemleri ve yüksek görev kapasitesiyle Atlantik’ten Hint-Pasifik’e kadar geniş bir alanda görev yapabilecek.
Type 31 fırkateynleri ise İngiltere’nin hızlı müdahale kabiliyetini simgeliyor. Beş adet üretilen bu gemiler, düşük maliyetli olmalarına rağmen modüler yapıları sayesinde farklı görevler için yeniden konfigüre edilebiliyor. Bu da İngiltere’ye küresel kriz bölgelerinde esnek bir deniz gücü sağlıyor.
Nükller denizlatı filosu yenileniyor
İngiltere’nin savunma stratejisinde en kritik başlıklardan biri ise nükleer denizaltılar. AUKUS paktı kapsamında, ABD ve Avustralya ile birlikte geliştirilen SSN-AUKUS sınıfı yeni nesil nükleer saldırı denizaltıları 2030’lu yıllardan itibaren donanmaya katılacak. Bu denizaltılar, İngiltere’nin mevcut Astute sınıfı denizaltılarının yerini alacak.
Ayrıca Dreadnought sınıfı denizaltılar da inşa ediliyor. Bu platformlar, İngiltere’nin nükleer caydırıcılığını sürdüren Trident füzelerini taşıyacak. Böylece ülkenin ikinci vuruş kabiliyeti garanti altına alınmış olacak.
İngiltere'nin altıncı nesil savaş uçağı var mı?
İngiltere'nin savunma sanayiindeki en iddialı projelerden biri de Tempest programı. Altıncı nesil savaş uçağı olarak geliştirilen Tempest, yapay zekâ destekli pilot sistemleri, lazer silahları ve insansız uçak sürüleriyle birlikte çalışacak şekilde tasarlanıyor.
2035’te hizmete girmesi planlanan bu uçak, İngiltere’nin hava gücünde çarpan etkisi yaratması hedeflenen bir platform. Tempest sadece bir jet değil, geleceğin dijital savaş meydanlarına uyum sağlayacak bir savaş sistemi olarak konumlanıyor.
İngiltere'nin savunma arttırımı tüm Avrupa için örnek teşkil ediyor. Çünkü Ukrayna savaşı gösterdi ki, barış garantisi yok. Garantili olan tek şey, gücünüz varsa ciddiye alınmanız. Bu yüzden İngiltere artık gücünü vitrinde değil, sahada göstermek istiyor.