Uzmanlardan önemli uyarı: Kan nakli ölümcül hastalık riski mi taşıyor?

Kan nakli güvenliği konusunda üst düzey bir hükümet danışmanı, donörden hastaya ölümcül bir beyin hastalığının bulaşma olasılığı konusunda endişelendiğini söyledi.

Profesör James Neuberger, Sky News'in Natalie Bralee-Brett ve kardeşi Neil'in vakasını araştırmasının ardından konuştu. İkisi de potansiyel olarak ölümcül bir beyin hastalığı olan iyatrojenik serebral amiloid anjiyopati (ICAA) ile enfekte olmuştu.

Natalie ve Neil'a çocukluklarında yapılan ameliyatlarda, ölü bedenlerden alınan enfekte dokuların nakledilmesi işlemi uygulandı.

Sonuç olarak, Natalie sürekli beyin kanaması geçiriyor ve ölümcül felç geçirme ve Alzheimer hastalığına yakalanma riski yüksek. Kardeşinin durumu ise o kadar kötüleşti ki, artık çalışmayı bırakmak zorunda kaldı.

Profesör Neuberger şunları söyledi:

• "ICAA çok daha zor ve çok daha zorlu bir sorundur ve kesinlikle beni ve meslektaşlarımı geceleri uykusuz bırakan bir sorundur. Şu anda bu konunun endişe verici olduğu konusunda fikir birliği vardır. Kan naklinin sadece gerekli olduğunda yapılmasını sağlamalıyız. İnsanların kan naklinin risk taşıdığını anlamaları gerekiyor ve her ne kadar Birleşik Krallık'ta kan çok güvenli olsa da, hastaların bu riskin farkında olmalarını sağlamalıyız."

Hastalık ve kan nakli arasındaki bağlantı

Bu durum genellikle 70 ve 80 yaşlarındaki kişileri etkiler, ancak nadir durumlarda çok daha erken ortaya çıkabilir. Tıbbi bir işlemden sonra geliştiğinde, iyatrojenik CAA (ICAA) olarak adlandırılır.

Kasım 2023 ile Ocak 2024 arasında bu hastalığı olan bir grup hastayla çalışan ABD'li araştırmacılar, hastalık ile kan nakli arasında bir bağlantı kurdu.

Tarama yapılan 35 hastadan ikisinin (%6) açık bir kan nakli geçmişi olduğunu keşfettiler.

Her ikisi de semptomlar ortaya çıkmadan on yıllar önce, çocukken kan nakli almıştı. 47 ve 57 yaşlarında, normalden çok daha erken bir yaşta CAA teşhisi kondu.

Kan nakli, nadiren de olsa amiloid proteini yayabiliyorsa, bu durum kan güvenliği açısından önemli sonuçlar doğurabilir.

NHS Blood and Transplant sözcüsü şunları söyledi:

• "Bilim adamları ve doktorlar, geçmişte olduğundan çok daha fazla yeni ortaya çıkan risklerin farkındadır. Kan güvenliği sistemi de bu risklere çok daha duyarlıdır. Mevcut sistemler, kan tedarikinin güvenliğini korumada her zamankinden daha etkilidir. Şu anda dünyadaki en güvenli kan tedarik sistemlerinden birine sahibiz. Transfüzyonlar sadece gerekli olduğunda yapılır."