Neden Güven(e)miyoruz?

HABER MERKEZİ
Abone Ol

Güven sorunu herkesin yaşadığı en büyük sıkıntılardan biri. Bu sorunu aşıp güvenmeyi beceremiyoruz. Bir de 'çabuk güveniyorsan aptalsın' yargısı ön planda. Bu ön yargılar insana güven konusunda da büyük zararlar veriyor. Peki neden güven(e)miyoruz? Bu sorunun cevabını çoğu insan sormaya korkar. Oysa bu konular çözülmesi gereken sorunlar olarak hep baş köşemizde duruyor.

Her zaman herkese güvenilmez. Bu kalıp bizim için böyle. Özellikle 'güvendiğimiz o dağlara kar yağınca' hissettiğimiz o öfkenin tarifi yok. Hal böyle olunca güvenmemek en iyi şeylerden birisi oluyor.

Ancak bir taraftan da bunları bahane olarak arkasına sığınıyoruz.

  • Peki sorun ne? Neden güvenmek bu kadar zor?

Yoksa sorun bakış açısı mı?

Güven ve zekanın bir alakası olabilir mi? Güvenmeyi aptallık olarak görüyoruz çünkü.

  • Bu yüzden mi acaba güvenmemeyi zeki olmakla bağdaştırmıyoruz da zekayı güvenmemekle bağdaştırıyoruz? Aynı gibi gelse de bakış açısı farklılığı var.

Bazı insanlara göre güven uçurumdan düşmeden önce sizi tutan el bazılarına göreyse düşeceğiniz zaman sizi tutan kişidir. Bunlar aslında hep bakış açısı farklılığından.

Güven tek taraflı değil, iki taraflıdır. Bu duygu tek taraflı gelişip büyüyemez. Tabi ki sürekli tetikte olup, kimseye yem olmak istemeyiz. Ancak bu durumda biraz huzura veda etmeniz gerekebilir.

Güvenmek ilk önce sizden başlar. Uçurumun kenarına gelmeden önce kendinize güvenmeyi öğrenmelisiniz.

Huzurun kapısını açmak adına kabuğunuza saklanın demiyoruz. Sadece biraz güvenmeyi deneyebiliriz. Güven hissini yaşamak hayatımızdaki seçimlerle alakalı ve bir de bu seçimlerden sonra kötü olduğunda bile kendimizi sevgiyle kucaklayabilmekle alakalı. Neden mi? Çünkü kendisine güvenmeyen insan kimseye güvenemez.

  • İlham vermesi için: Aşkta her zaman biraz delilik vardır. Ama delilikte de her zaman biraz mantık vardır. - F. Nietzche
  • Dünyada, sizin dışınızda kimsenin gidemeyeceği tek bir yol vardır: Nereye varır? Sormayın, ilerleyin. - F. Nietzche

Çoğu zaman kendimizi güvensiz hissederiz. Yeterince güzel, yeterince yakışıklı, yeterince gür saçlı değilizdir, yeterince güzel vücudumuz yoktur. Bunları düşünmekten güven kısmına bir türü gelemeyiz. Oysa kendimizle barışık olmak bizi hayata ve herkese karşı güvenmek konusunda yönlendirir.

Güvenmek için korkmamak gerek

Güvenmek için ne yapılabilir?

Hem kendinize hem de başkalarına güvenmek için ne yapmanız lazım? Biraz zor olduğunun farkındayız. Ancak denemekten zarar gelmez diyen kısımdayız. Öncelikle sorunun kaynağını çok iyi analiz etmemiz gerekiyor.

  • Bağ kurmakta zorlanıyor muyum? Sürekli daha iyi bir şeyi kaçırıyormuşum gibi mi geliyor? Benim onlar için neler yaptığımı görmeyip yeterince takdir etmediklerinde sinirleniyor muyum? Önüme çıkan fırsatları alacak kadar cesur olmadığım için bu hayatta kaybettiğimi mi hissediyorum?

Bu soruların cevabını zor da olsa vermeniz, verebilmeniz lazım. Bir şeylerin değişmesini istiyorsanız karşı koymayın. Güvenmekten ve hayatı yaşamaktan korkmayın. Çünkü gerçek potansiyelimizi böyle yaşayamayız, korkarak ve güvensizlikle.