Rusya'nın 'Kızıl Ajan'ı Anna Chapman'ın sıra dışı hikayesi
Amerikan Adalet Bakan Yardımcısı Michael Farbiarz’ın deyimiyle ‘çok iyi eğitim görmüş, Rusya’nın en sofistike ajanlarından’ casusluk yürütmek amacıyla ABD’ye yerleşmekle suçlanan 2010 yılında Rusya'ya iade edilen Anna Chapman’ın sıra dışı hikayesini sizler için derledik.
Rusya ajanı olduğu gerekçe gösterilerek FBI tarafından tutuklanan"Kızıl Ajan" Anna Chapman,büyük pazarlıklar sonucu 2010 yılında sınır dışı edilerek ülkesine iade edilmişti.
İşte, Anna Chapman'ın bir solukta okuyacağınız hikayesi...
Üniversite eğitimini Rusya’da alan kızıl ajan, yüksek lisansını da ekonomi alanında Moskova’da bir üniversitede yaptı. Eğitiminin ardından İngiliz vatandaşıyla dünya evine giren Anna Chapman, Londra’ya yerleşerek, lüks bir yaşama adımını attı.
Anna’nın görevi kabul etmesinin ardından Roman, Anna’ya nereye gideceğini anlattı. Roman, Anna’ya; bir dergi almasını, dergiyi belli bir şekilde tutmasını istedi. Böylece yapılan plana göre diğer casus Anna’yı tanıyıp ona yaklaşabilecekti. Diğer ajan Anna’ya yaklaştığında Kızıl ajan, şifre olarak “Affedersiniz ama geçen yaz Kaliforniya’da karşılaşmamış mıydık?” diyecekti.
Kendisini Rusya’nın konsolosluk görevlisi olarak tanıtan Roman gerçekte bir FBI ajanıydı. Anna’nın artık bütün konuşmalarının bir cihaz sayesinde FBI tarafından dinlenilebilecekti. Anna tuzağa düşmüştü.
Roman’dan ayrılan Anna kafasındaki soru işaretlerine cevap bulmak için, yeni bir cep telefonu alıp Moskova’daki merkezi aradı. FBI, Anna’nın Moskova ile konuşmalarını anbean dinledi. Rusya’da telefonun başındaki kişiden Anna’ya “Seni tuzağa düşürmüş olabilirler. Pasaportunu polise teslim et ve hemen Amerika’dan ayrıl” talimatı geldi.
Rusya ajanı olduğu gerekçesiyle Kızıl Ajan" Anna Chapman, 10 arkadaşıyla birlikte FBI tarafından tutuklandı. 2010 yılında büyük pazarlıklar sonucunda ABD'den sınır dışı edilerek ülkesine iade edildi. Rusya'ya iade edilen Anna’nın İngiltere vatandaşlığı da iptal edilerek Kızıl Ajan’ın İngiltere'ye girişi de yasaklandı.
Anna Chapman ,bir gazeteye verdiği demecinde “İlk tutuklandığım zaman, beni oldukça uzun bir süre burada tutacaklar” diye düşünmüştüm. Dışarı çıkabileceğim konusunda hiç umudum yoktu. Ama bu hayatımın bittiği anlamına da gelmiyordu. Daha ilk günden düzenli spor yapmaya başladım.
İkinci gün orada eğitimin konusunda nasıl ilerleyebileceğim konusunda araştırma yaptım. İçeriden de diploma alabilmek mümkünmüş, "Anlaşılan önümüzdeki 5 yıl buradayım, iyisi mi hukuk diplomamı alayım” diye düşündüm. Zaten istiyordum bunu. Yani hep pozitif kaldım.” ifadelerini kullanmıştı.