"Salt bir şekilde yaklaşıyoruz": Yalnızca güzel sanatlar fakültesinde okumuş olanların maruz kaldığı durumlar
HÜSNA KÖŞGER
Birbirinden farklı kelime kalıpları, olduğundan farklı görünme çabaları, kodlanmış gibi tek bir model giyinen öğrencileriyle namını Everest'e çıkarmış bir fakültedir burası ... Geçen 4 yılda tüm bu örnekleriyle sizi nasıl bir süreç bekler bilmek ister misiniz?
Hikayemize göre siz yalın, kendi halinde bir öğrencisiniz ve mekanınız güzel sanatlar fakültesi. Tam bir gününüzü burada, hiç bir şeyi yadırgamadan geçirmek istiyorsunuz ve bu içeriği adım adım takip ediyorsunuz. Hazırsanız: Başlıyoruz :)
1. Sabahın bir vaktinden itibaren karşınıza çıkan Pelin Su takımı
Sabahın bir vakti uyanılmış; yüzlere makyaj yapılmış, saçlar fönlenmiştir. Siz ise "her zaman ki" halinizdesinizdir.
2. Ayılmak için girdikleri kahve mağazasından asla çıkamayanlar
Siz yalnızca bir yudum çay içseniz ayılırsınız, fakat onlar her daim düzenli olarak içtikleri kahvelerini içmeden hayatta kendilerine gelemezler.
3. Şalın yoksa içeri giremezsin
"Pardon canım? Sen bizden miydin?" dedirtecek kadar kimlik yerine geçmiş bir kıyafettir kendileri. Hocanızdan tutun da, kendini modern ve sanatçı ruhlu göstermek için "bende Nişantaşı çocuğuyum" diye ağlayacak arkadaşlarınız da bile görebilirsiniz.
4. Renkli saçlarım ruhumu yansıtır
Yuvarlak, çerçeveli gözlükleri ve renkli saçlarıyla bir kız arkadaşınız mutlaka ama mutlaka bulunur. En sevdikleri mekanlar arasında çoğunlukla sizin pek de gitmekten hoşlanmayacağınız yerler vardır. Sofistik şeylere bayılırlar
5. Şiir sokakta ve çay kavramlarına hizmet edenler topluluğu
Çay sevilmez mi hiç? Elbette, hemde çok :) Fakat bunu samimiyetten uzak duruma düşürmek hiç kabul edilebilir değil. Şiirlerim ve çayım olmadan yapamıyorum diyen çok kişiyle karşılaşırsınız bu yüzden, çoğu popülarite üzerine kurulmuş ilgilerdir.
6. Ne demek arabesk-fantezi dinliyorum?!
Bunu söylediğiniz anda sizi yadırgayanlar olacaktır (zevkler ve renkler meselesi).Olsun da; insan neyse o olmalı bu hayat da. Sizde onların dinlediklerini sevmezsiniz ama belli etmezsiniz. Çünkü saygılı olmak bunu gerektirir :) Bu saygıya ulaşamamış insanlarla illa ki her ortamda karşılaşılır
7. Tiki olanlar ve gizemli takılanlar
Tiki olanlar tıpkı örnekteki gibi olurlar, gizemli takılanlar ise çoğunlukla adı bilinmeyenlerdir. Siz gider, herkesle konuştuğunuz gibi konuşursunuz o kişiyle, geriye dödüğünüz de "ne konuştunuz ki onunla?" gibi tepkilerle karşılaşırsınız
8. Müze,sergi ve festivallerden çıkmayanlar
İzlediğinizde net uykunuzu getirecek ya da size tertemiz bir sayfa kadar beyaz gelecek olan tablolardan sürrealist anlamlar çıkaran insanlardır. Birde derin duygular yaşarlar, "ben niye hissedemedim bunu ya" dersiniz.
9. Ben dizi izlemiyorum ki, yalnızca internetten yabancı dizi
Bu sadece bir örnektir, devamı da çokçadır. Siz izlemiyorsanız bile, bulunduğunuz ortam sayesinde az-çok bilgi sahibi olursunuz.
10. Anlamadığın kelimelerin kullanımı
http://giphy.com/gifs/abcnetwork-tired-the-middle-l4pLXMFYQmTM2se7m
O kadar çoktur ki bunlar, bazen kendinizi bambaşka bir yerde hissedebilirsiniz. Salt düşünce yapısıyla hareket edin, egzajere olmayın ... Egzajere, nesi?