Sivrisinekten daha tehlikeli: 60 bin can aldı! Türkiye’de vakaları artıyor

SENA YILDIZ
Abone Ol

Yaz aylarında sayıları hızla artan yakarca sinekleri, taşıdıkları Leishmania paraziti ile halk sağlığını tehdit ediyor. Uzmanlara göre Türkiye’de şark çıbanı ve kala-azar vakalarında ciddi artış var. Peki yazın sessiz tehlikesi yakarca sinekleri insan sağlığını nasıl tehdit ediyor? Hangi hastalıklara yol açıyor? İşte tüm detaylar...

Yaz mevsiminin etkisini artırmasıyla birlikte sivrisinek ve karasinek gibi bilinen zararlılara bir yenisi daha eklendi: Yakarca sinekleri. Halk arasında “kum sineği” ya da “tatarcık” olarak da bilinen bu küçük yapılı sinekler, taşıdıkları Leishmania paraziti nedeniyle ciddi enfeksiyonlara yol açıyor. Türkiye genelinde özellikle Akdeniz, Ege, Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde sıkça görülen bu sinek türü, uzmanlara göre halk sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor.

Bakan Yumaklı orman yangınlarına karşı uyardı: Risk en üst düzeyde
Jurnal.ist

Hürriyet’e konuşan Manisa Celal Bayar Üniversitesi Parazitoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özbilgin, “Dünya genelinde her yıl yaklaşık 2,5 milyon kişi bu parazit nedeniyle hastalanıyor, 60 bin kişi ise yaşamını yitiriyor. Türkiye’de de özellikle şark çıbanı ve kala-azar gibi iki önemli hastalık bu sinek aracılığıyla bulaşıyor” dedi.

Gece ortaya çıkıyor, fark edilmesi zor

Yakarca sinekleri genellikle gece saatlerinde ortaya çıkıyor. Küçük boyutları nedeniyle fark edilmeleri zor olan bu sinekler, sivrisineklerle karıştırılsa da etkileri çok daha ağır olabiliyor. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Yavuz Turan, “Isırık genellikle hissedilmez ama birkaç gün içinde şişlik, kızarıklık ve yara şeklinde belirti verir. Eğer bu lezyon bir haftadan fazla sürerse mutlaka uzman hekime başvurulmalı” dedi.

İki farklı klinik tablo: Şark çıbanı ve kala-azar

Prof. Dr. Yasemin Ersoy ise Leishmania parazitinin iki farklı klinik tabloya yol açtığını belirterek, “Biri ciltte yaralarla kendini gösteren şark çıbanı. Daha çok çocuklarda görülüyor. Diğeri ise kala-azar olarak bilinen, iç organları etkileyen ve ölümcül olabilen sistemik bir hastalık. Bu tablo karaciğer, dalak ve kemik iliğini etkileyebiliyor” ifadelerini kullandı.

Hayvanlar da risk altında

Leishmania paraziti, enfekte bir hayvanı sokan yakarca sineğinin daha sonra insanı ısırmasıyla bulaşıyor. Köpek, kedi, tilki gibi hayvanlar bu bulaş zincirinin önemli bir parçasını oluşturuyor. Prof. Ersoy, nadir de olsa parazitin kan transfüzyonu, iğne paylaşımı ya da anneden bebeğe geçişle de bulaşabileceğini söylüyor.

Nasıl korunmalı?

Uzmanlara göre bu sinekten korunmak için alınabilecek en etkili önlemler şöyle sıralanıyor:

  1. Gece uyurken sineklik ve cibinlik kullanımı
  2. Açık alanlarda uzun kollu ve kapalı giysiler tercih edilmesi
  3. Çöplerin, hayvan gübrelerinin ve organik atıkların ortadan kaldırılması
  4. Özellikle nemli ve rüzgarsız bölgelerden uzak durulması

Yerel yönetimlere görev düşüyor

Dr. Turan, bu sineklerle mücadelede sadece bireysel önlemlerin yeterli olmayacağını vurguluyor: “Yerel yönetimlerce düzenli ilaçlama yapılmalı, çevre temizliği sağlanmalı ve halk doğru şekilde bilgilendirilmeli. Ayrıca sinek popülasyonunun izlendiği sistematik çalışmalar şart.”

Tropikal hastalık riski büyüyor mu?

Türkiye şu anda genel bir tropikal hastalık riski taşımıyor. Ancak uzmanlar, iklim değişikliği, göç hareketliliği ve çevresel değişikliklerin önümüzdeki yıllarda bu tür hastalıkların yaygınlaşmasına zemin hazırlayabileceği uyarısında bulunuyor.

Kavgada yere düşen kişiye minibüs çarptı: O anlar kamerada
Jurnal.ist