2029'da açılacak bir havalimanı neden şimdiden dünyanın dikkatini çekiyor?

AYŞEGÜL ARSLAN ÖZŞAHİN
Abone Ol

Mimarlık dünyası her yıl geleceğe göz kırpan projeleri seçer; ama bazı yapılar daha tamamlanmadan bile kendi hikâyesini yazmaya başlar. Bu yıl Dünya Mimarlık Festivali’nde “Future Project of the Year” ödülünü alan Bhutan’daki Gelephu Uluslararası Havalimanı, tam olarak böyle bir proje. Bitmesine dört yıl var ama şimdiden “geleceğin havalimanı” diye anılıyor.

Bunun nedeni sadece estetik değil. Bu yapı, Bhutan’ın dünyaya nasıl bir kapı açmak istediğini gösteren bir manifesto aslında.

Mutluluğu kalkınma ölçütü yapan bir ülkenin havalimanı nasıl olur?

Bu yıl Dünya Mimarlık Festivali’nde “Future Project of the Year” ödülünü alan Bhutan’daki Gelephu Uluslararası Havalimanı, tam olarak böyle bir proje.

Bhutan uzun süredir “Gross National Happiness” felsefesiyle biliniyor; yani ekonomik büyüme değil, toplumsal mutluluk esas alınıyor. Bu yaklaşım, yeni havalimanının tasarımına da doğrudan yansımış.

Gelephu Uluslararası Havalimanı, Bhutan’ın güneyinde kurulması planlanan Mindfulness City projesinin merkez yapılarından biri. Yani burası; kendi iddialarına göre sakinlik, doğa ve ritüellerle örülü bir yaşam felsefesinin ilk durağı.

Daha kapıdan girerken sizi yüksek tavanlar veya metal parıltılar karşılamayacak. Onun yerine ahşap oymalar, doğal ışık ve nefes alan bir mimari var.

Bjarke Ingels Group’un imzası: Gelenekle geleceği aynı masaya oturtmak

BIG, yıllardır mimarlıkta “sade görünen ama teknik olarak radikal” projeler yapıyor. Gelephu da bu geleneğin yeni halkası.

Terminalin taşıyıcı sistemi tamamen Bhutan’a özgü ahşap işçiliğiyle kuruluyor. Bu sadece kültürel bir selam değil; o ahşap ızgara yapı, nem dengesini doğal yollarla koruyor. Yapay iklimlendirme ihtiyacını azaltıyor. Enerji tüketimini düşürüyor.

Çünkü proje şunu söylüyor: Gelecek, sadece teknolojide değil; nasıl bir yaşam kurmak istediğimizde.

Kısacası: Modern mühendislik + geleneksel zanaat = Bhutan’ın kendi mimari dili.

Kapasite büyük, iddia daha büyük

2029’da açıldığında günde 123 uçuşla başlayacak. Ama hedef 2065’te 5,5 milyon yolcu. Küçük bir ülke için büyük bir vizyon. Butan uzun yıllar boyunca kontrollü bir turizm politikası uyguladı; sürdürülebilirlik ülkenin temel ilkesi. Bu nedenle Gelephu Havalimanı da “daha fazla turist çekmek için” değil; doğru tür ziyaretçiyi, doğru bir deneyimle ağırlamak için tasarlandı.

Neden şimdiden bu kadar konuşuluyor?

Kısacası: Modern mühendislik + geleneksel zanaat = Bhutan’ın kendi mimari dili.

Çünkü proje şunu söylüyor: Gelecek, sadece teknolojide değil; nasıl bir yaşam kurmak istediğimizde.

Bugünün uluslararası havalimanları dev ticari alanlara, hız koridorlarına, ışık bombardımanına dönmüş durumda. Gelephu ise tam tersini yapıyor: ışığını doğadan alıyor, sesini ritüellerden alıyor, omurgasını yerel zanaattan alıyor, felsefesini ülkenin mutluluk yaklaşımından alıyor.

Belki de bu yüzden daha açılmadan “yılın en iyi gelecek projesi” seçildi. Çünkü sadece bir yapı değil; hangi değerlerle geleceğe yürümek istediğini anlatan bir öneri.

Bu proje, bugüne kadar “havalimanı” dediğimiz şeyle hesaplaşmamızı sağlıyor. Metal tünellerden ve neon tabelalardan başka bir seçenek olabilir miymiş?

Gelephu, “evet” diyor.