İstanbul’da hangi semtte ne yenir? Şehrin lezzet haritası güncellendi

İstanbul’da hangi semtte ne yenir? Şehrin lezzet haritası güncellendi

ESRA ŞEN
Abone Ol

İstanbul’u yalnızca tarihiyle, manzarasıyla ya da kalabalığıyla tanımlamak eksik kalır. Bu şehir, her köşesinde ayrı bir tat saklayan, sokaklarında geçmişten bugüne uzanan lezzet izleri taşıyan dev bir sofradır adeta. Bazı semtler ise öyle tatlarla özdeşleşmiştir ki, adı anıldığında damağınızda bir şeyler canlanır. İşte İstanbul’un semt semt damak haritası…

Ortaköy – Kumpir ve Waffle

Boğaz’ın kıyısında yürürken etrafı buram buram patates ve çikolata kokusu sarar. Ortaköy, bol malzemelerle doldurulmuş kumpiri ve rengarenk süslemelerle bezenmiş waffle’ıyla hafızalara kazınır. Kalabalığın içinde bir bankta oturup hem denizi izler hem de bu tatların keyfini sürmek, İstanbul deneyiminin olmazsa olmazıdır.

Sarıyer – Börek

Sabah kahvaltısında ya da öğle yemeğinde günün hangi saatinde Sariyer'de olusanız olun tercihiniz eminim börek olacaktır. Kıymalı, peynirli ya da ıspanaklı fark etmez; çıtır çıtır dokusu ve hafifliğiyle Sarıyer böreği, semtin kendisi kadar zarif bir tat bırakır damakta.

Beyoğlu – Balık ekmekten ıslak hamburgere

Galata Köprüsü'nün altında taze pişmiş balık ekmeklerin kokusu burnunuza çalınırken, birkaç durak sonra Taksim'de bir klasik sizi bekler: Islak hamburger. Beyoğlu’nun sokak lezzetleri, gündüz ayrı gece ayrı ritim tutar. Bu semt, karnınızı doyururken ruhunuzu da doyurur.

Kadıköy – Kokoreç

Anadolu Yakası’na geçenlerin ilk uğrak noktalarından biridir Kadıköy Çarşı. Burada kokoreççiler ve balık restoranları arasında karar vermek zordur çünkü hepsi iddialıdır. Sokak aralarında ayakta yenen bir kokoreç Kadıköy’ün özgür ruhunu yansıtır.

Üsküdar – Simit

Üsküdar sahilinde bir banka oturup martı sesleri eşliğinde simidinizi çaya bandırmadan İstanbul tamamlanmış sayılmaz. Bu sade ama içten gelen lezzet, hem geleneksel hem de zamansızdır. Üsküdar’da lezzet, gösterişte değil; samimiyettedir.

Eminönü – Balık ekmek

Galata Köprüsü’nün altındaki salaş teknelerde pişen balık ekmekler, Eminönü’nü Eminönü yapan lezzetlerin başında gelir. Turşu suyu eşliğinde ayakta yenir, üstüne martı sesleri ve boğaz meltemi eklenir. Bu basit ama efsanevi sokak yemeği, İstanbul’un tadına varmanın en keyifli yollarından biridir.

Sultanahmet – Köfte

Sultanahmet sadece camileriyle değil; tarihi köftecileriyle de akıllarda yer eder. Yanında domates sosu, közlenmiş biber, belki de biraz pilav… Her lokmasında nostaljik bir İstanbul vardır.

Bebek – Badem ezmesi

Boğaz’ın en nezih semtlerinden biri olan Bebek, badem ezmesiyle damakta iz bırakır. İncecik dokusu, hafifliği ve doğal aromasıyla bu tatlı, adeta semtin rafine ruhunu yansıtır. Yanına bir Türk kahvesi alıp sahilde yürümek, Bebek’te olmanın ayrıcalığını hissettirir.

Kanlıca – Yoğurt

Boğaz hattında bir başka durak: Kanlıca. Kaymak gibi yoğurdu, üzerine serpiştirilen pudra şekeriyle bambaşka bir hâl alır. Ahşap taburelerde oturup bu geleneksel lezzeti tatmak, hem göze hem damağa hitap eder. Üstelik her kaşık, geçmişe açılan bir pencere gibidir.

Vefa – Boza

Soğuk bir akşamda Vefa Bozacısı'nın önünde oluşan kuyruklar, bu içeceğin İstanbul için ne kadar değerli olduğunu gösterir. Tarçınla buluşan boza, hem mideyi hem gönlü ısıtır. İçine birkaç leblebi eklemekse âdeta bir İstanbul ritüelidir.

Bu yazının başlığı yazardan bağımsız editoryal olarak hazırlanmıştır.

E ESRA ŞEN Pirimedya