Türkiye'nin ilk kahve ithal eden kahvecisi: Brezilya Kurukahveci

Türkiye'nin ilk kahve ithal eden kahvecisi: Brezilya Kurukahveci

ESRA ŞEN
Abone Ol

Bugün market raflarında veya bir kafede birbirinden farklı ithal kahve çeşitlerini bulmak oldukça kolay. Ancak bir zamanlar bu çeşitlilik oldukça sınırlı ve tek elden yapılıyordu. Yani kahve üreticileri kendi kafalarına göre istedikleri ithal kahveyi ülkeye getiremiyorlardı. Türkiye’de ithal kahve alışkanlığının oluşması uzun yıllar aldı. Bu dönüşümün merkezinde ise 1920 yılında İstanbul’da kurulan ve zamanla ülke kahve tarihinde özel bir yere sahip olan bir marka bulunuyor: Brezilya kurukahvecisi.

İşletmenin temelleri, Sıddık Ergincan’ın Kasımpaşa’da devraldığı küçük bir dükkanla atıldı. O yıllarda dükkan Merkez Kurukahvecisi adıyla faaliyet gösteriyordu. Kahve satışının devlet kontrolünde olması nedeniyle ürün sürekliliği her zaman mümkün değildi. Bu yüzden kahvenin yanında kuruyemiş ve baharat gibi ürünler de satılarak dükkanın ayakta kalması sağlandı. Bu çok ürünlü yapı, markanın ilk karakterini belirledi.

Zaman içinde iş büyüdü, müşteri kitlesi genişledi ve Sıddık Bey’in oğlu Mevlüt Ergincan da işletmenin yönetimine dahil oldu. İstanbul’un farklı noktalarında açılan yeni şubelerle birlikte marka, yalnızca bir mahalle dükkanı olmaktan çıktı. 1950’li yıllar ise işletmenin kaderini değiştiren bir dönüm noktası oldu. Yurt dışından ürün getirmenin serbestleşmesiyle birlikte kahve üzerindeki kısıtlamalar ortadan kalktı. Bu gelişme, Mevlüt Ergincan için önemli bir fırsat yarattı. Kahveyi aracısız ve doğrudan ithal etme fikri bu dönemde hayata geçirildi.

Farklı ülkelerden gelen çekirdekler denendi. Endonezya’dan başlayan arayış, Brezilya kahvesiyle son buldu. Yapılan kavurma denemeleri sonucunda, Brezilya kahvesinin Türk damak tadına en uygun lezzeti sunduğu belirlendi. Bu girişimle birlikte işletme, Türkiye’de resmi olarak kahve ithal eden ilk marka olma unvanını kazandı.

İthal edilen kahvenin gördüğü yoğun ilgi, markanın ismine de yansıdı. 1952 yılında alınan kararla Merkez Kurukahvecisi, adını Brezilya Kurukahvecisi olarak değiştirdi. Aynı dönemde özel olarak hazırlanan fincanlar ve bugün hala kullanılan ikonik logo ile marka kimliği netleşti ve tescil süreci tamamlandı.

Aradan geçen onca yıla rağmen değişmeyen en önemli unsur ise kahvenin kendisi oldu. Marka, hala tek bir kahve türüyle çalışıyor. Arabica çekirdekleri çiğ halde ithal ediliyor, kavurma ve öğütme işlemleri aynı anlayışla yapılıyor. Daha koyu kavrulmuş, sert içimli bir alternatif sunulsa da temel lezzet çizgisi korunuyor.

Bugün bu marka, yalnızca Türkiye’ye ithal kahveyi getiren ilk işletme olarak değil; yaklaşık bir asırdır aynı kahveyi aynı istikrarla sunan ender örneklerden biri olarak anılıyor. Değişen tüketim alışkanlıklarına rağmen çizgisini koruması, onu kahve tarihinde ayrı bir noktaya taşıyor.

E ESRA ŞEN Pirimedya