Castellan 229 yıl sonra yeniden soruyor: 1796 İstanbul’u Avrupa’dan daha güvenli miydi?

SERCAN KEMAL KANTOĞLU
Abone Ol

Yabancı bir ressamın şaşkınlığı! 1796’da İstanbul’a gelen Castellan, Avrupa’nın büyük şehirlerinde bile olmayan bir güvenliği ve aydınlatma düzenini rapor etti.

Bugünün karmaşık metropol hayatında kulağa fantastik gelen bir cümle, 18. yüzyıl sonlarında İstanbul'un asayiş ve düzenini özetliyor. Sultan III. Selim'in davetiyle İstanbul’a gelen Fransız ressam ve mimar Castellan, başkentin gece güvenliğine dair hayranlığını şu sözlerle dile getirmişti: "İstanbul’da geceleri hiçbir saldırıdan korkmayarak gündüz gibi yürüyebilirsiniz."

Avrupa’ya Kıyasla Olağanüstü Güvenlik

Castellan’ın bu gözlemi, o dönemde Londra veya Paris gibi Avrupa şehirlerinde gece asayişinin oldukça bozuk ve sokakların karanlık olmasıyla karşılaştırıldığında, İstanbul’un güvenlik ve kamu düzeni açısından ne kadar ileride olduğunu göstermektedir.

III. Selim dönemi, Osmanlı İmparatorluğu'nda modernleşme ve düzenlemelerin (Nizam-ı Cedid) başladığı bir döneme denk gelir. Şehirde asayişin bu denli güçlü olmasında, III. Selim’in bizzat ilgilendiği güvenlik ve aydınlatma tedbirleri etkiliydi.

Sadece askeri alanda değil, kentsel alanda da düzenlemeler yapan padişahın çabaları sayesinde, yabancı bir gözlemci için bile İstanbul, gece yarısı tek başına yürünebilecek kadar güvenli ve iyi aydınlatılmış bir metropol imajı çiziyordu. Castellan’ın bu anısı, imparatorluk başkentinin sadece ihtişamını değil, aynı zamanda günlük yaşam kalitesini de gösteren değerli bir tarihi kayıttır.

Bu yazının başlığı yazardan bağımsız editoryal olarak hazırlanmıştır.