Rastlaşmalar: Lübnan

MUSTAFA OLGUN
Abone Ol

Mahalleyi gezerken tamamen yıkılmış iki binanın olduğu bir avluya geliyoruz. Mahmut Musa ile burada tanışıyoruz. Aslen Suriye Hamalı olan Musa uzun süredir limanda gündelik işlerde çalışıyormuş. Patlamadan sonra işini ve evini kaybetmiş, eşini ve çocuklarını uzakta bir akrabasının yanına göndermiş. Üç aileyle birlikte bir giriş kat dairesinde yaşıyormuş. Evin erkekleri ise avluda açık alanda veya yıkılmayan tek odada yatıyorlar. Yasal hakları olmadığı için çok sınırlı imkânlara sahipler.

Mahmut Musa

Mahmut Musa; Ülkemde ziraat işleriyle uğraşıyordum, on tane koyunum vardı, aileme bakabiliyordum. Ancak geri dönme şansım yok. Limanın tekrar çalışmasını bekliyorum.

Musa o anları “Patlamada ne olduğunu anlamadım. Suriye’de savaşı gördüm ama bu başka bir şeydi. Şimdi ne yapacağım bilmiyorum. Bu eve altı aile, 300 dolar kira veriyorduk. Artık evimiz de yok. Suriye’de yaşayacağım yer olsaydı buraya gelmezdim. Ülkemde ziraat işleriyle uğraşıyordum, on tane koyunum vardı, aileme bakabiliyordum. Ancak geri dönme şansım yok. Limanın tekrar çalışmasını bekliyorum” diyor. Limanın yeniden açılması ve günlük de olsa iş bulabilmek göçmenlerin en büyük beklentisi.

Karantina

Evlerin çoğunun camı ve çerçevesi komple dağılmış, bazılarının duvarları yıkılmıştı.

Yıkılmış duvarlar, patlamış camlar ve harabeye dönmüş bir mahallenin içinde ilerledikten sonra karantina bölgesine giriş yapıyoruz. Bugünlerde genellikle göçmenlerin yaşadığı bu mahalle Beyrut Limanı’nın hemen yanında yer alıyor. Osmanlı döneminde salgın hastalıklara yakalanan insanlar bu mahallede ağırlanır, böylece hastalığın yayılması engellenmeye çalışılırmış.

Ağustos 2020’de Beyrut Limanı’nda yaşanan patlamadan da en çok bu mahalle etkilenmişti. Evlerin çoğunun camı ve çerçevesi komple dağılmış, bazılarının duvarları yıkılmıştı. İnsanlar büyük bir basınç hissetmişler, çoğu kişi deprem olduğunu düşünmüş ancak kısa süre sonra patlamadan haberdar olmuştu.

İnsanlar büyük bir basınç hissetmişler, çoğu kişi deprem olduğunu düşünmüş.

Bir sokaktan geçerken yıkılan evlerden birinin kapısına asılmış olan Hristiyanlara özgü yas tutma araç gereçleriyle karşılaşıyoruz. Aslında burada kalan kiracı Suriyeli Müslüman bir aileymiş. Patlamada üç çocuk ve anne hayatını kaybetmiş. Ev sahibi ise onlar için yas tutuyordu. Evin babası ise bu olaydan sonra başka bir yere gitmiş. Nerede olduğunu kimse bilmiyordu.

Ne olmuştu?

Lübnan uzun yıllardır süren siyasi istikrarsızlık sebebiyle zor günler yaşıyor. Ülke, hükûmet değişiklikleri, ekonomik sorunlar ve değişim talepleri sebebiyle Eski Başbakan Refik Hariri dönemindeki parlak günlerini arıyor.

Lübnan uzun yıllardır süren siyasi istikrarsızlık sebebiyle zor günler yaşıyor.

Ağustos 2020’de Lübnan limanında yaşanan patlamada 204 kişi hayatını kaybetti. Patlamadan kısa bir süre sonra zaten eleştirilerin odağında olan Başbakan Hassan Diyab istifasını sundu. Daha önce istifa eden Eski Başbakan Saad Hariri yeniden hükûmeti kurma görevini üstlendi. Şimdi ise 1975-1990 iç savaşından beri yaşanan en derin krizi çözebilmek için çalışması gerekiyor.