Rastlaşmalar: Sierra Leone

MUSTAFA OLGUN
Abone Ol

Sabah olup tekrar aynı bölgeye geldiğimizde Meryem ablanın rahatsızlığı sebebiyle hastaneye gittiğini öğreniyoruz. Kapının kenarında beliren kızı Ayşe ile tanışıyoruz. Savaştan sonra annesi çocuklara sahip çıkmak istemiş. Zamanla onlarca çocuk buraya gelmiş. Büyüyenler ayrılmış ama hâlâ farklı yaşlarda onlarca çocuk yaşıyor. Şartlar oldukça zor ama Ayşe’nin yüzü hep gülüyor. En çok zorlandığı şeyi soruyorum. Çamaşırları yıkamak çok zor diyor. Çocukların çoğu yürüyemediği için sürünüyor, elbiseleri çok çabuk kirleniyormuş. Haftanın iki günü çamaşır yıkamaktan yorulduğunu söylüyor. Bu zorluklara rağmen çocuklarla oyun oynamayı çok sevdiğini de ekliyor.

Merhametli insanların onlara çok yardım ettiğini ve bu sayede ihtiyaçlarını karşıladıklarını anlatıyor. Biz konuşurken arkadan bir ufaklık gelip Ayşe’ye sarılıyor. Adının Halime olduğunu öğreniyoruz. 11 yaşında olan Halime’nin gelişim geriliği ve epilepsisi varmış. Dans etmeyi çok sevdiğini öğreniyoruz. Bir anda muhabbetimizin neşesi oluyor. Sık sık konuşmamızı bölüp bizden su istiyor. Biz ne anlattığını sordukça daha fazla keyiflenip iletişime geçmeye çalışıyor. O sırada Ayşe kaldıkları barakanın arkasında kalan ve kendileri için inşa edilen yeni binayı gösteriyor. Çalışma tamamlanınca daha iyi şartlarda bir eve sahip olacaklar.

Engelli durağı

Sierra Leone 1961’de İngilizlerden bağımsızlığını kazandıktan sonra siyasi olarak bir türlü istikrar sağlayamamıştı.

Yolun kenarında, tepeye doğru uzanan küçük kasabanın önünden farklı günlerde birkaç kez geçiyoruz. Hemen önünden geçtiğimiz durak ve çevresinde çokça engelli görüyoruz. Nedenini sorduğumuzda ise burada genellikle engellilerin yaşadığını öğreniyoruz. Hatta buraya engelli durağı deniliyormuş. Sierra Leone’de uzun yıllar süren savaşta çok fazla kişi engelli kalmış. Kimi insanların kolları, bacakları bilerek kesilmiş. İlerleyen yıllarda yetersiz sağlık sistemi, kazalar ve hastalıklar sebebiyle de engelli kalan insanlar kasabaya yerleşmiş. Devletin yönlendirmesi ile başkent Freetown yakınlarındaki bu kasaba zaman içinde büyümüş.

1991 yılında başlayan iç savaş sebebiyle on binlerce kişi öldü ve milyonlarca kişi mülteci oldu.

Bölgede kendisi gibi engelliler ile yaşayan ve kimsesi olmayan onlarca kişi var. Ertesi gün engelli çocuklarla ilgilenen Meryem abla ile tanışıyor ve sorularımı soruyorum. Meryem abla yürüyemiyormuş ama buna rağmen 2000 yılından bu yana kimsesiz engelli çocuklara sahip çıkıyormuş. Kızı ise işlerinde ona yardımcı oluyormuş.

Ne olmuştu?

Elmas madenleri ile bilinen ülke, 12 yıl süren savaşın ardından dünyanın en fakir ülkelerinden birisi hâline geldi.

Sierra Leone 1961’de İngilizlerden bağımsızlığını kazandıktan sonra siyasi olarak bir türlü istikrar sağlayamamıştı. 1991 yılında başlayan iç savaş sebebiyle on binlerce kişi öldü ve milyonlarca kişi mülteci oldu. Yaşanan yıkıcı savaşta isyancılar ülkenin başkentine kadar birçok bölgeyi ele geçirmişti. 2002 yılına gelindiğinde Batı Afrika ülkeleri askerlerinden oluşan EKOMOG gücünün desteği ile ülkede isyancılara karşı harekât başladı. Kısa sürede kontrol sağlandı. Ancak bu süreçte birçok sivil ve isyancı ayrım yapılmaksızın öldürüldü. Elmas madenleri ile bilinen ülke, 12 yıl süren savaşın ardından dünyanın en fakir ülkelerinden birisi hâline geldi.